19. Ceza Dairesi 2018/4295 E. , 2019/7523 K.
"İçtihat Metni"Karşılıksız çek keşide etmek suçundan sanık ..."nın 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 5 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/2. maddeleri gereğince 48.710,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair İzmir 3. İcra Ceza Mahkemesinin 19/12/2017 tarihli ve 2016/858 esas, 2017/1070 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 31/05/2018 gün ve 5451 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/06/2018 gün ve KYB.2018-49624 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre; sanığın Türkiye Ekonomi Bankası A.Ş Şanlıurfa Şubesinde bulunan hesabından keşide ettiği 21/07/2016 tarihli ve 7093773 numaralı çekin, 22/07/2016 tarihinde muhatap bankaya ibrazında karşılığının bulunmaması sebebiyle cezalandırılmasına karar verilmiş ise de; 09/08/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6728 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile değişik 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 5/1. maddesinin çekin ibraz tarihinden sonra yürürlüğe girdiği anlaşılmakla; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7/1. maddesinde yer alan ""İşlendiği zaman yürürlükte bulunan kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. İşlendikten sonra yürürlüğe giren kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı da kimse cezalandırılamaz ve hakkında güvenlik tedbiri uygulanamaz. Böyle bir ceza veya güvenlik tedbiri hükmolunmuşsa infazı ve kanunî neticeleri kendiliğinden kalkar."" şeklindeki düzenleme karşısında, bahse konu somut olaydaki çekin bankaya 22/07/2016 tarihinde ibraz edildiği nazara alındığında, atılı suç tarihinde sadece idari yaptırım sorumluluğu bulunan ve eylemi suç teşkil etmeyen sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Kanun yararına bozma istemine konu İzmir 3. İcra Ceza Mahkemesinin 19/12/2017 tarihli ve 2016/858 esas, 2017/1070 sayılı karar içeriği incelendiğinde: TEB Bankası Şanlıurfa Şubesine ait, 16/07/2016 keşide tarihli, 18/07/2016 ibraz tarihli, 7093772 Çek numaralı, 50.000,00 bedelli, TEB Bankası Şanlıurfa Şubesine ait, 21/07/2016 keşide tarihli, 22/07/2016 ibraz tarihli, 7093773 Çek numaralı, 50.000,00 TL bedelli, TEB Bankası Şanlıurfa Şubesine ait 25/07/2016 keşide tarihli, 25/07/2016 ibraz tarihli, 7093774 Çek numaralı, 100.000,00 bedelli, TEB Bankası Şanlıurfa Şubesine ait 12/08/2016 keşide tarihli, 12/08/2016 ibraz tarihli, 7093775 Çek numaralı, 100.000,00 bedelli ve yine TEB Bankası Şanlıurfa Şubesine ait, 25/08/2016 keşide tarihli, 25/08/2016 ibraz tarihli, 7093777 Çek numaralı, 120.000,00 bedelli toplam beş adet çekin sanık tarafından keşide edilmesi ve çekler üzerinde "karşılıksızdır" işlemi yapılması nedeniyle sanığın beş kez ayrı ayrı adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiğinin görüldüğü, istinaf kanun yolu incelemesine konu edilmeksizin kesinleşen hükümlerden yalnızca TEB Bankası Şanlıurfa Şubesine ait, 21/07/2016 keşide tarihli, 22/07/2016 ibraz tarihli, 7093773 Çek numaralı ve 50.000,00 TL bedelli çekin, 09/08/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6728 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile değişik 5941 sayılı Çek Kanunu’nun 5/1. maddesinin çekin ibraz tarihinden sonra yürürlüğe girdiği gerekçesi ile bu çek yönünden verilen hükmün bozulması talep edilmesi karşısında, kanun yararına bozma talebinde belirtilen bu çek ile aynı şartlara sahip, TEB
Bankası Şanlıurfa Şubesine ait, 16/07/2016 keşide tarihli, 18/07/2016 ibraz tarihli, 7093772 Çek numaralı, 50.000,00 bedelli ve 25/07/2016 keşide tarihli, 25/07/2016 ibraz tarihli, 7093774 Çek numaralı, 100.000,00 bedelli çekler yönünden verilen hükümlerin de kanun yararına bozma yasa yoluna konu edilip edilmeyeceğinin takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 29/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.