17. Hukuk Dairesi 2016/7109 E. , 2017/7533 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalılar... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, ... il merkezinde öğretmenleri taşıyan servis otobüsü ile kamyonun kavşakta çarpışmaları neticesinde meydana gelen kazada, servis otobüsünde yolcu olarak bulunan davacı ..."ın eşi ve ..."ın annesi murisleri ... ile davacılar ..."nin eşi,... ve ..."ın anneleri murisleri ..."ın vefat ettiği, davacı ..."un ise ağır şekilde yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere muris..."ın ölümü nedeni ile eşi ... ve yaşı küçük oğlu ... için ayrı ayrı 75.000,00"er TL,..."ın ölümü nedeniyle eş ... ile yaşı küçük çocukları ... ve ... için ayrı ayrı 75.000,00"er TL, ve davacı ..."un yaralanması için 25.000,00 TL"den toplam 400.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı ... ve ... vekili, murisleri ..."ın kaza sırasında 7 aylık hamile olduğunu, kaza sonrasında bebek..."ın anne karnından sezeryan ile alındığını, ancak bebek ..."ın 45 dakika yaşadıktan sonra vefat ettiğini belirterek, bebek..."ın vefatı nedeniyle baba ... için 50.000,00 TL, kardeş...için 25.000,00 TL toplam 75.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... ve ... vekili, müvekkil sürücü ..."nin olayda tali kusurlu olduğunu, talep edilen manevi taminatın fahiş bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... ve ... vekili, karşı araç sürücüsü ..."in kavşağa hızlı bir şekilde girdiğini, kazanın bu nedenle meydana geldiğini, servis şöförü ..."ın kusurlu olmadığını, talep edilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 50.000,00 TL, ... için 60.000,00 TL; davacı ... için 50.000,00 TL, davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 60.000,00"er TL, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, Birleşen davada; davacı ... için 15.000,00 TL ve davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ... ve ..."a verilmesine karar verilmiş; hükmün davacılar vekili, davalılar ... ve ... vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 03/03/2015 gün ve 2013/17272 Esas 2015/3821 Karar sayılı ilamı ile "tarafların kusur oranı, olayın oluş şekli ve diğer hususlar gözetildiğinde takdir olunan manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu görüldüğü ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği; aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan her bir davacı için kabul edilen tazminat yönünden ayrı ayrı vekalet ücreti belirlenmesi gerekirken toplam kabul edilen tazminat miktarı üzerinden vekalet ücretine hükmedilmesinin doğru görülmediği; vekille temsil edilen davalılar yararına tek vekalet ücreti verilmesi gerektiği ve kazaya neden olan aracın ticari araç olması sebebiyle talep halinde, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının kısa vadeli avans kredileri için uyguladığı faiz oranında temerrüt faizine hükmedilmesi gerektiği" gerekçesiyle karar bozulmuş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece, bozma ilamının gerekleri yerine getirilerek davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 35.000,00 TL,... için 40.000,00 TL; davacı ... için 35.000,00 TL, davacılar ... ve ... için ayrı ayrı 40.000,00"er TL, davacı ... için 7.000,00 TL manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine, birleşen davada; davacı ... için 10.000,00 TL ve davacı ... için 7.000,00 TL manevi tazminatın, 29/11/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı ... ve ..."a verilmesine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar ..."ın (kendi adına asaleten, ..."ye velayeten) 22.01.2016 tarihli dilekçesiyle, davacılar ..."ın (kendi adına asaleten,... ve ..."a velayeten) 21.01.2016 tarihli dilekçesiyle ve davacı ..."un 25.01.2016 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiği; davalılar ... ve ... vekilinin 30.03.2016 tarihli dilekçesiyle temyiz isteğinden feragat ettiğini bildirdiği ve vekaletnamesinde de temyizden feragate yetkili olduğu anlaşılmış ise de; öncelikle vaki davadan feragat nedeniyle bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz dilekçesinin feragat nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılar ... ve ..."a geri verilmesine 11/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.