
Esas No: 2018/2217
Karar No: 2020/733
Karar Tarihi: 09.07.2020
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2018/2217 Esas 2020/733 Karar Sayılı İlamı
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2018/2217
KARAR NO : 2020/733
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/240 Esas - 2017/1154 Karar
TARİHİ: 20/11/2017
DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne ilişkin karara karşı, davalılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ... San. ve Tic. Ltd. Şti.'ne müvekkili banka ile imzalamış olduğu 08/07/2013 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi çerçevesinde kredi kullandırıldığını, davalıların da aynı sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzalayarak bu borca müteselsilen kefil olduklarını, ... San.ve Tic. Ltd. Şti. hakkında Bakırköy 5. Asliye Tcaret Mahkemesi'nin 2016/656 Esas sayılı dosyası üzerinden iflas erteleme kararı verildiğini, bu nedenle itirazın iptali davasının işbu borçluya yöneltilmemiş olduğunu, borcun ödenmemesi nedeniyle borçluların bildirmiş oldukları adreslerine Büyükçekmece .... Noterliğinden 25/07/2016 tarih, ... yevmiye no'lu ihtarname ekinde borç bakiyesini ve ayrıntısını gösteren hesap özeti gönderilerek hesapların kat edildiğini, ihtarnameye rağmen borcu ödemeyen davalılar aleyhine icra takibine geçilerek borçlulara ödeme emrinin tebliğ edildiğini, yetki itirazı nedeniyle takibin Büyükçekmece .... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyası üzerinden devam ettirildiğini , davalı borçluların ödeme emrini tebellüğ ettikten sonra borcun aslına, faizine, ve tüm fer'ilerine 20/02/2017 tarihinde itiraz ederek takibin durmasını sağladıklarını, genel kredi sözleşmesi incelendiğinde, borçluların kendi isimlerini yazarak ve imzalarını atarak borca kefil olduklarını, itirazın takibi yavaşlatmak amaçlı kötü niyetli olarak yapıldığını, borçlu davalıların takibe itirazları haksız olmakla davanın kabulü halinde %20'den az olmamak üzere tazminat taleplerinin de olduğunu, belirtilen bu nedenlerle; fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davalıların Büyükçekmece .... İcra Müdürlüğü ... Esas sayılı dosyasından başlatılan icra takibine yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, itiraz edilen alacak miktarının %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir. Davalılar cevap dilekçesinde özetle; davaya karşı cevap verilmediği, ancak icra takip dosyasına vekilleri aracılığı ile sundukları itirazı dilekçesinde özetle; her ne kadar Büyükçekmece .... Noterliğinin ... yevmiye nolu ihtarnamesinde kredi sözleşmesine kefil oldukları belirtilmişse de, kredi sözleşmesi ve banka kayıtları nüshalarının müvekkillerinde bulunmadığından müvekkilleri ... ve ...'un kefalet ile ilgili yüklendiği sorumluluk hususunda bir bilgisi bulunmamaktadır diyerek, yetkiye, takibe, asıl alacağa ek olarak talep edilen BSMV, işlemiş faiz, temerrüt faizi, işlemiş faiz ve temerrüt faizi oranı, gider vergisi talebine ve sair ferilere açıkça itiraz ediyoruz diyerek, icra takibinin durdurulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesi 20/11/2017 tarihli, 2017/240 Esas - 2017/1154 Karar sayılı kararında, "...dava dışı asıl borçlu tarafından kullanılan işletme genel kredisi kapsamında ödenmeyen kısım yönünden davalı kefillerin sorumlu olup olmadıkları takibe itirazlarında haklı olup olmadıkları noktasında olup mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davalı söz konusu kredi sözleşmesini müşterek ve müteselsil kefil olarak imzalamıştır. Genel Kredi Sözleşmesine göre söz konusu kefil imzalarının, 6098 sayılı TBK'nun 583. Maddesi hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş olduğu kanaati hasıl olmakla birlikte, Davalıların kefil olduğu tutar 750.000 TL olup, davalıların sorumluluğunun kefalet miktarı ile sınırlı olduğu tartışmasızdır. Bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere söz konusu kredi sözleşmesi uyarınca davacı dava dışı kredi borçlusuna kredi kullandırmış, kredi borcunun hesap bakiyesinin ödenmemesi üzerine davacı tarafından davalılar dahil tüm borçlulara B.Çekmece ....Noterliğinin ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile kredi borcunun 3 gün içinde ödenmesi ihtar edilmiş, ihtarname davalılara 26.07.2016 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalılar 30.07.2016 tarihinde temerrüde düşmüşlerdir. Bilirkişi tarafından yapılan hesaplamada, davalının kefalet limitinin 750.000 TL olduğu..." gerekçesiyle davalının sorumlu olduğu asıl alacak 88.493,79.-TL asıl alacak, 7.656,48.-TL temerrüt faizi, faizin % 5 BSMV'si 382,82.TL ve 1.087,27.-TL. ihtarname masrafı olmak üzere, toplam 97.620,36.-TL. olarak hesaplanmış ve 96.705,74 TL üzerinden talepte bulunduklarını beyan ettiğinden taleple bağlı kalınarak toplam 96.705,74 TL üzerinden davanın kabulüne ve akdi faiz oranı üzerinden faiz işletilmesine, Alacak likit olup takibe haksız itiraz edildiğinden %40 icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Bu karara karşı davalılar vekili tarafındn istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davalalar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Huzurda ikame edilmiş davada usülsuz tebligat yapıldığını, icra takibine vekil aracılığı ile yapılan itiraza rağmen mahkemeye açılan davada davalı asillere tebligat çıkarılmasının doğru olmadığını, tebligatların da usulsüz olarak yapılması nedeniyle mahkeme kararının, iddia ve itirazları sunulmadan tek taraflı olarak kurulduğunu, 20/02/2017 tarihli iptali talep edilen itirazlarında görüleceği üzere, ilgili icra takibinin dayanağının, ödeme emrine eklenmediğini, müvekkillerinin aleyhine asıl alacak üzerinden kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin başlı başına hukuka aykırılık teşkil ettiğini, mahkemenin asıl alacağa takip tarinden itibaren işleyecek şekilde yıllık %30,24 oranında akdi temerrüt faizi uygulanması şeklindeki hükmünün de hukuka aykırılık teşkil ettiğini, Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/240 Esas, 2917/1154 Karar 20/11/2017 tarihli kararının bozularak, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, davacı yanın açıkça kötü niyetli olması hasebiyle alacağın 40%’ından aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, masarifi muhakeme ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline, kararın istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmesine kadar icrasının geri bırakılmasına, karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE Dava, davacı banka tarafından dava dışı şirkete kullandırılan kredi borcunun, sözleşmeye müteselsil kefil olan davalılardan tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş, karar karşı davalı vekilince istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İstinaf incelemesi HMK 355. maddesi uyarınca istinaf başvuru nedenleri ve kamu düzenine aykırılık yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır.Eldeki dava itirazın iptali istemine ilişkindir. Takip borçlusu davalılar takibe vekilleri marifetiyle itiraz etmişlerse de, açılan davanın takip borçlusu itiraz eden borçlular davalı olarak gösterilerek açılması ve borçlu asillere dava dilekçesi tebliğinde yasa ve usule aykırılık yoktur. Yine dava dilekçesi ve eklerinin istinafa başvurusuna konu gerekçeli kararın da tebliğ edildiği anlaşılan davalıların mernis adresine TK 21. maddesi uyarınca tebliğ edildiği anlaşılmakla, tebligatların yasa ve usule uygun olarak yapıldığı sonucuna ulaşıldığından, davalılar vekilinin bu yönlerdeki istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.İcra takip talebinde alacaklı vekilince takibe dayanak borcun sebebi ve dayanakları gösterilmiş olduğu takip talep formundan anlaşılmakla, davalılar vekilinin aksi yöndeki istinafı da yerinde görülmemiştir.İİK'nın 67. maddesi uyarınca, kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın likit (belirlenebilir) olduğu dikkate alınarak, kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinde isabetsizlik bulanmamaktadır.Alacağın dayanağı dava dışı şirkete kullandırılan işletme KMH kredi borcuna ilişkin olup, bilirkişi raporu içeriğindeki tespitler ışığında kabul edilen asıl alacak yönünden taraflar arasındaki kredi sözleşmesinin 7.8.3 maddesindeki gecikme ve temerrüt faizi düzenlemesi ile TCMB duyurusu doğrultusunda hükmedilen faiz oranı yerinde olmakla, davalılar vekilinin bu yöndeki istinafı da yerinde görülmemiştir.İlk derece mahkemesince alınan bilirkişi raporundaki tespit ve hesaplamalar ışığında kurulan hüküm ve gerekçesinde yasa ve usule aykırılık bulunmadığı gibi, kamu düzenine aykırılık da görülmediğinden, davalılar vekilinini istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-HMK'nın 353/1.b.1.maddesi uyarınca davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,2-Davalılar vekili tarafından yatırılan istinaf başvuru harçlarının Hazineye irad kaydına,3-Bakiye 4.954,47 TL nispi istinaf harcının davalılardan tahsiline, Hazineye irad kaydına,4-Davalılar tarafından istinaf kanun yoluna başvuru için yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,5-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti tayinine yer olmadığına,6-Gerekçeli kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,7-Dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair;HMK'nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, oybirliğiyle ve temyiz yolu açık olarak karar verildi.09/07/2020
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.