Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/53306
Karar No: 2019/5197
Karar Tarihi: 26.03.2019

Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/53306 Esas 2019/5197 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2014/53306 E.  ,  2019/5197 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Tehdit
    HÜKÜM : Beraat

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 185. maddesi uyarınca on sekiz yaşını doldurmamış sanık hakkındaki duruşmalarının kapalı yapılacağı ve hükmün de kapalı duruşmada açıklanacağı gözetilmeden, son celsenin kapalı yerine açık yapılması, hükmün de açık oturumda tefhim edilmesinin, giderilmesi ve tekrarlanması olanağı bulunmadığından bozma sebebi kabul edilmeyerek yapılan incelemede;
    1)Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.
    Kavga ve tartışma sırasında haksız bir fiilin kendisinde husule getirdiği şiddetli öfke ve elemin (gazabın) failin iradesini etkileyen bir etken olarak kusur yeteneğinde meydana getirdiği azalma nedeniyle koşulları varsa ancak yasal indirim nedeni olarak kabul edilebilir ise de, önceden ilke boyutunda kastı kaldıran ve suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü mümkün değildir.
    Bu açıklamaların ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mağdurun, ablasını ziyaret etmeye gittiği sırada elinde bali poşeti bulunan suça sürüklenen çocuk ..."in, mağdurun önünü keserek mağdura hitaben " buradan geçemezsin buralar benden sorulur, sen ne geziyorsun burada, bana sazaklı Süleyman derler, buranın allahı benim, seni burada bıçaklayıp öldürürüm" şeklinde sözler söyleyerek tehditte bulunduğunun iddia edilmesi, mağdurun, suça sürüklenen çocuğun ellerinden tutarak olayı polise ihbar ettiği, 22/05/2013 tarihli kolluk görevlilerince tanzim edilen tutanak içeriğinde polis memurlarının olay yerine gelmesinden sonra da suça sürüklenen çocuğun mağduru öldürmekle tehdit etmeyi sürdürdüğünün, ağız kokusundan uçucu madde kullandığı, alınan adli muayane raporunda da uçucu madde kokusunun (bali) alındığının belirtilmesi ve suça sürüklenen çocuğun da soruşturma ve yargılama aşamasında alınan ifadelerinde, olay sırasında mağdura hitaben " bekle ben de seni vuracağım" şeklinde sözler söylediğini ikrar etmesi karşısında; söylenen sözlerinin objektif olarak sonuç almaya uygun ve elverişli ve tartışma sırasında söylenen sözler kastı kaldıran, suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü olanaksız bulunduğu, "...korkutucu sözlerin kavga ortamında söylenmesi nedeniyle tehdit suçunun nesnel anlamda korkutuculuk ögesinin oluşmadığı ..." şeklinde yerinde olmayan gerekçesiyle beraat kararı verilmesi,
    2) Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuklar hakkında 5395 sayılı Yasanın 35. maddesi gereğince sosyal inceleme raporu alınmaması ve aldırılmama nedeninin gerekçeli kararda gösterilmemesi,
    3) Yargılamaya çocuk mahkemesi sıfatıyla bakıldığının yazılmaması,
    4)Tehdit, suçunun oluştuğunun kabulü halinde ise; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaşma hükümleri yeniden düzenlenmiş ve sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunduğu anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 26/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi