17. Hukuk Dairesi 2009/8720 E. , 2010/701 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ...’un alacaklısından mal kaçırmak amacıyla ... Mahallesi, 422 Ada, 8 parselde kayıtlı taşınmazını 3.10.2005 tarihinde davalı ...’na, onun da 19.10.2005 tarihinde davalı ... ’ya sattığını belirterek, tasarrufun iptaline borçlu adına tesciline karar verilmesini dava ve talep etmiş, 6.3.2007 tarihli dilekçesiyle dava konusu taşınmazın üzerindeki ipotek nedeniyle icra yoluyla satıldığından davanın İİK 283/2 maddesi gereğince bedele dönüştürülerek alacak miktarı kadar tazminatın davalılardan tahsilini istemiştir.
Davalı ... vekili, ... Esas sayılı takip dosyasında müvekkiline ait onbir taşınmaz ile iki araca haciz konulduğunu bunlarla ilgili değer tespiti ve satış işlemleri yapılmadığını, ... Esas sayılı takip dosyası yönünden ise tasarrufun borçtan önce yapıldığını ve borçlunun taşındığı adreste yapılan 7.10.2005 tarihli haciz tutanağının geçici aciz belgesi niteliğinde olmadığını, taşınmazın 1/2 hissesinin üzerindeki ipotekle birlikte 121.000TL bedelle sa-
tıldığını, iptal isteminin hangi takip dosyasından istendiğinin belirtilmediğini, yargılama sırasında taşınmazın ipotek borcu nedeniyle icra kanalıyla satıldığından davanın konusuz kaldığını belirterek, reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili aciz belgesi sunulmadığını dava konusu taşınmazı iyiniyetle ve üzerindeki ipotekle birlikte 121.000TL’ye alıp 126.000TL’ye sattığını, yargılama sırasında davanın konusuz kaldığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, aciz belgesi sunulmadığını, müvekkilinin iyiniyetli 4.kişi olduğunu, taşınmazın ipotek borcu nedeniyle satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre dava konusu taşınmaz yargılama sırasında satıldığından davalı borçlu ile, davalı 4.kişi ... ’nun kötüniyetli olduğu ispatlanamadığı gerekçesiyle bu davalılar yönünden davanın reddine, davalı borçlunun dava konusu taşınmazı düşük bedelle davalı ..."e sattığı, borçlunun mal kaçırma amacıyla yaptığı bu tasarrufta davalı 3.kişinin iyiniyetli kabul edilemiyeceği taşınmaz yargılama sırasında satıldığından ipotek bedeli düşüldükten sonra kalan 432.042,00 TL tazminatın takip konusu alacak ve ferileriyle sınırlı olarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."ndan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden; davalı borçlunun ...’na yaptığı 3.10.2005 tarihli tasarruf iptal edildiğinden ve davalı borçlu ile üçüncü şahıs arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunduğundan davalı borçlunun harç ve yargılama giderleriyle sorumlu tutulup lehine vekalet ücreti takdir edilmemesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı ...’un vekilinin yargılama giderlerine (harç ve vekalet ücreti) ilişkin temyiz itirazlarının yerinde görülmediğinden reddi gerekmiştir.
2-Davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Bu tür davaların dinlenebilmesi için iptali istenen tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılması gereklidir.
Somut olayda ... Esas sayılı takip dosyasına konu çek 4.10.2005 keşide tarihli olup 6.10.2005 tarihinde bankaya ibraz edilmiş; iptali istenen tasarruf ise 3.10.2005 tarihinde yapılmıştır. Çekte vade olmamasına rağmen ticari hayatta vadeli çek kullanıldığı bilinen bir gerçek olduğundan davacı vekiline 4.10.2005 keşide tarihli borca ilişkin temel ilişki tasarruftan önce doğmuş ise borcun doğumu konusunda varsa delillerini sunması ve borcun daha önce doğduğu ispatlandığı takdirde buna ilişkin dava koşulunun gerçekleştiği aksi takdirde ... Esas sayılı takip dosyasındaki alacak ve fer’ileri yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
3-Kabule göre de, tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanması doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ..."a geri verilmesine 2.2.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.