
Esas No: 2016/5702
Karar No: 2016/5863
Karar Tarihi: 30.05.2016
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/5702 Esas 2016/5863 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 29/03/2016 tarih ve 2015/843-2016/258 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili tarafından davalı şirketin banka hesabına 12.08.2014 tarihinde 950.000,00 TL yatırıldığını, bu hususun şirketin ticari defter ve banka kayıtları ile sabit olduğunu, davalı şirkete gönderilen ihtarnameye rağmen paranın iade edilmediğini ileri sürerek müvekkili tarafından yatırılan 950.000,00 TL’nin şimdilik 20.000,00 TL’sinin 12.08.2014 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı ile müvekkili şirket arasında herhangi bir ticari ilişki olmadığını, davacının müvekkili şirketin de dahil olduğu holding bünyesinde bulunan ...’ye ait tuğla fabrikasında müdür olarak çalıştığını, davacının çalıştığı şirketi dolandırdığını ve hakkında pek çok hukuki ve cezai dava açıldığını, davacının müvekkili şirkete para vermesinin hayatın ve ticaretin olağan akışına aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, ve tüm dosya kapsamına göre; açılan davanın banka havalesi aracılığı ile gönderildiği iddia edilen paranın iadesi istemine ilişkin olduğu, davacının tacir ve esnaf olmadığı, bu durumda davaya bakmakla görevli mahkemenin genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, banka havalesi ile gönderildiği iddia edilen paranın istirdadı istemine ilişkin olup, mahkemece, davacının tacir ve esnaf olmadığı gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı vekili, paranın davalıya gönderilme sebebini açıklamamış olup, davalı vekili de davacının müvekkili şirketinde dahil olduğu holding bünyesinde müdür olarak çalıştığını savunmuştur. Bu durumda, mahkemece, davalı savunması üzerinde durularak, davacı vekiline dava konusu paranın gönderilme sebebi açıklattırılıp sonucuna mahkemenin görevli olup olmadığı değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.