Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/808
Karar No: 2014/3726
Karar Tarihi: 25.02.2014

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/808 Esas 2014/3726 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı, bir borç sebebiyle müvekkilinin aleyhine icra takibi başlatmıştır. Ancak davacı, davalının faturayı başka bir şirket adına düzenlediği ve kendisiyle hiçbir bağlantısı olmadığı şeklinde iddialarda bulunmuştur. Yapılan yargılama sonucunda, faturaların gerçekten başka bir şirket adına düzenlendiği ve davacı şirketin kayıtlarında yer almadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, davalının icra takibi yapmakta haksız olduğu ve davacının borçlu olmadığının tespiti talep edilmiştir. Mahkeme, davacının talebini kabul etmiş ve davalının kötüniyetli olmadığını belirterek tazminat talebini reddetmiştir. Kanun Maddeleri: İcra ve İflas Kanunu, Borçlar Kanunu.
19. Hukuk Dairesi         2014/808 E.  ,  2014/3726 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalının cari hesap alacağından dolayı müvekkili aleyhine icra takibi yaptığını, takip dayanağı faturalar incelendiğinde müvekkili şirket ile borçlu şirketin aynı şirket olmadığının açıkça anlaşılacağını, davalının fatura kestiği ve mal verdiği şirketin vergi kaydı ile müvekkilinin vergi kaydı numaralarının farklı olduğunu, davalıya bu durumu açıklamalarına rağmen kabul görmediğini beyanla, müvekkilinin icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine %40 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, iddiaların haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının müvekkiline olan borcu nedeniyle davacı aleyhine icra takibi başlattıklarını ve takibin kesinleştiğini, borcun ödendiğini, kötüniyetli olarak bu davanın açıldığını, faturadaki vergi numarasının faturada ismi yazan firma tarafından müvekkiline bildirilmiş olup, müvekkilinin bu numaranın doğruluğunu araştırma yükümlülüğünün bulunmadığını, salt vergi kimlik numarasının yanlış yazılmış olmasının davacının davaya konu borçtan sorumlu olmadığı anlamına gelmeyeceğini, faturalardaki firmanın davacının şubesi olduğunu, şubenin iyiniyetli üçüncü kişi olan müvekkil firmaya olan borcundan davacı firmanın sorumlu olduğunu, ... Ticaret Odası kayıtlarına göre faturada adı geçen firma ile davacının adreslerinin aynı olduğunu beyanla, davanın reddine ve davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, alınan bilirkişi raporu uyarınca, faturaların davadışı şirket adına düzenlendiği, faturaların davacı şirket tarafından benimsenmediği gibi, davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarında da yer almadığı, davacı ile davadışı şirketin aynı adreste oldukları açık ise de, gerek muhasebesel açıdan ve gerekse şirketler hukuku açısından, birbirlerinden tamamen bağımsız bulunan, aynilik veya bağlılık ilişkisi bulunmayan, farklı vergi numaraları bulunan şirketler olduğu, davalı şirketin farklı tüzel kişiliği bulunan davacı şirket aleyhine takip yapmasının kabul edilebilir olmadığı, faturaya konu borçla ilgili ödemeyi de takip tarihinden sonra davadışı şirketin yapmış olduğu belirtilerek, davanın kabulü ile, davacının ... 9. İcra Müdürlüğü" nün 2013/490 sayılı dosyasına konu cari hesap ve işlemiş faiz toplamı 4.156,97-TL borçtan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, davalının icra takibi yapmakta haksız olmakla birlikte kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından davacının tazminat talebinin reddine, davanın kabulü nedeni ile de davalının tazminat talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi