17. Hukuk Dairesi 2014/17985 E. , 2017/1323 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; 05.01.2010 tarihinde işleteninin davalı ..., sürücüsünün ... ve sigortacısının ... A.Ş. olduğu otobüsten davacının inerken otobüsün aniden hareket etmesi nedeniyle ağır bir şekilde yaralandığını, işgücünü tamamen yitirdiğini, bakıma muhtaç hale geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 10.000 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı ... yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere tüm davalılardan, davalı ... şirketince karşılanmayan 477,71-TL tedavi giderinin davalılardan dava tarihinden itibaren avans faiziyle, davacı ... için 500.000 TL, ....için 10.000 TL ve .... için 10.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..... İşletmeleri Genel Müdürlüğü"nden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılar vekili; 20/05/2014 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 137.876,45 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ... vekili; kaza sonrası davalı şirketin poliçe kapsamında üzerine düşen tüm ödemeleri yaptığını, kazanın oluşumunda sigortalı araç sürücüsünün tamamen kusurlu olduklarını kabul etmediklerini ve dava tarihinden itibaren faiz istenebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; ceza davasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, talep edilen manevi tazminat miktarının son derece fahiş olduğunu, davacının çocukları açısından manevi tazminata hükmedilemeyeceğini, davacının yaralanması ile davalının eylemi arasında illiyet bağı olmadığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili; davalı idarenin şoförünün kusurunun olmadığını ve istenilen tazminat miktarının fahiş olduğunu bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacı ..."ın maddi tazminat isteminin kabulü ile gerçekleşen nihai zararı olan 137.876,45-TL maddi tazminatın davalı ... yönünden poliçe limiti ile sınırlı ve dava tarihinden itibaren, davalılar .... İşletmeleri Genel Müdürlüğü ve.... yönünden kaza tarihi olan 5/1/2010 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile davacı ... için 15.000,00-TL, davacı ... için 5.000,00-TL, davacı ... .... için 5.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 5/1/2010 tarihinden itibaren işleyecek değişik oranlarda avans faizi ile birlikte davalı ... İşletmeleri Genel Müdürlüğü ve davalı ....."den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davacıların fazlaya ilişkin istemlerinin reddine; davacı ... yönünden talep edilen 477,71-TL tedavi giderine yönelik talepten feragat edilmiş olmakla bu talep yönünden feragat nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, 6098 sayılı B.K.’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.Belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı ... için takdir olunan manevi tazminatın az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 6.636,79 TL kalan harcın davalı ..."nden alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 13/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.