Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/18040
Karar No: 2017/1338
Karar Tarihi: 13.02.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/18040 Esas 2017/1338 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/18040 E.  ,  2017/1338 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve süresi dışında davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili; 16.08.2010 tarihinde davalı ... Ananonim Türk Sigorta Şirketi tarafından sigortalı, ..."in maliki ve ..."ın yönetimindeki kamyonetin seyir halinde iken davalı ... A.Ş. tarafından sigortalı, davalı ..."ın maliki ve davalı reşit olmayan ehliyetsiz sürücü ..."ın yönetimindeki otomobile çarptığını, bu çarpışmanın etkisi ile savrulan otomobilin yaya olarak bulunan ...."e çarpması sonucunda davacı ..."nın eşi, diğer davacıların babaları ...."in hayatını kaybettiğini, kazanın oluşumunda müteveffanın kusursuz ve davalı sürücülerin ise eşit oranda kusurlu bulunduğunu, davacıların müteveffanın desteğinden yoksun kaldıklarını ileri sürerek davalı ... Şirketinden poliçenin kaza ve kişi başına -150.000,00-TL.teminatının %50 kusur oranına göre -75.000,00-TL.nin, davalı ... A.Ş"den poliçenin kaza ve kişi başına göre -175.000,00-TL.olan teminatın %50 kusur oranına göre -75.000,00-TL.sinin kaza itibaren en yüksek reeskont avans faizi ile birlikte tahsiline; davalı
    sigorta şirketleri haricindeki diğer davalılardan her davacı için miras payları oranında paylaştırılmak üzere -5.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının ve her davacı için kişi başına 50.000,00-TL manevi tazminatının kaza tarihinden itibaren en yüksek reeskont avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davacılar vekili; 07.01.2014 havale tarihli ıslah dilekçesi ile her bir sigorta şirketinden müvekkli eş için poliçe limitinin tamamını talep ettiklerini ve sonuç ve istem kısmındaki taleplerini 162.500,00-TL.arttırarak temerrüde düşen her iki sigorta şirketinden kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlite ve ıslah edilen miktarda dahil olmak üzere poliçe limitlerinin tamamının davacı eş için hüküm altına alınmasına, sigorta şirketleri haricindeki diğer davalılar yönünden davacı eş için talep edilen -5.000,00-TL.maddi tazminatı -65.709,06-TL.ıslah ederek ıslah edilen miktar için de kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili; davaya bakmakta İstanbul Mahkemelerinin yetkili bulunduğunu, davacı tarafından dava açılmadan önce herhangi bir talepte bulunulmadığından dava tarihinin temerrüt tarihi olarak kabul edilmesi gerektiğini, poliçe limitinin tamamının otomatik olarak ödenemeyeceğini, murisin ölmeden önceki kazancı ile ilgili olarak iddiaların kanıtlanması gerektiğini, ceza dosyasının beklenmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... A.Ş. Vekili; poliçe gereği sorumluluğun limitle sınırlı olduğunu, davacılara maaş bağlandığından bu miktarın da ödenecek tazminat tutarından düşülmesi gerektiğini ve dava tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar ... ve ...; kazanın oluşunda ve ölümün meydana gelişinde ..."ın bir kusuru bulunmadığını, kusurun tamamının olaya dikkatsizliği ve aşırı hızıyla sebebiyet veren ..."a ait olduğunu, ceza davasının sonuçlanmasının beklenmesi gerektiğini, davacılar tarafından talep edilen tazminat miktarının hayatın hiçbir gerçekliği ile bağdaşmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
    Davalı ... ve davalı ..., davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile maddi tazminat talepleri yönünden davacılardan ... bakımından 70.709,06 TL destekten yoksun kalma tazminatının (davalı şahıslardan 16.08.2010 tarihinden itibaren, diğer davalı ... şirketlerinden temerrüt tarihi olan 25.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına, hüküm altına alınan tazminatın davalı ... A.Ş"nin kusur oranı uyarınca bu tazminatın 24.748,17 TL"sinden poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere, diğer davalı ... ...nin de yine kusur oranı uyarınca 45.960,89 TL"sinden poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere sorumlu tutulmasına; manevi tazminat yönünden davacı ... bakımından 25.000,00 TL, Davacı ... bakımından 10.000,00 TL, diğer davacı ... bakımından 10.000,00 TL olmak üzere toplam 45.000,00 TL manevi tazminatın davalı şahıslardan kaza tarihi olan 16.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmiş; hüküm davacılar vekili ve süresi dışında davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davalı ... vekilinin temyiz istemi yönünden yapılan incelemede;
    Mahkeme hükmü davalı ... vekili Avukat ..."e 02.07.2014 tarihinde tebliğ edilmiş olup, yargılama aşamasında vekalet sunan davalı ... vekili Avukat ... tarafından temyiz dilekçesi 15 günlük yasal süre geçirildikten sonra 22.07.2014 tarihinde harcı yatırılarak muhabere yolu ile verilmiştir. Avukat ..."in dosya arasında azil ve istifasına rastlanmadığından kendisine yapılan tebligat ile temyiz süresi başlamıştır. Süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 3/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay tarafından da bu yolda karar verilebileceğinden, süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3- Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacılar vekili dava ve ıslah dilekçesi ile tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ederek teselsül hükümlerine dayanmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Yasası’nın 88. maddesi gereğince aynı zarardan sorumlu olanların müteselsilen sorumlu olacakları düzenlenmiş, Borçlar Kanunu’nun 142. (TBK.nun 163.) maddesi gereğince ise davacıya istediği borçluya başvurma hakkı tanınmıştır. Buna göre davacılar yararına hükmedilen maddi tazminatın tamamının davalılar işleten, sürücü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısından (davalı ... şirketleri poliçe limitleri dahilinde) müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekmektedir. Bu nedenle hüküm kısmında müştereken ve müteselsilen diye belirtip davalıların kusur oranına göre sorumlu tutularak miktar belirtilmesi doğru görülmediği gibi çelişki de oluşturmakla doğru görülmeyip bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin süre yönünden REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalı ..."e geri verilmesine 13/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi