7. Hukuk Dairesi 2021/1377 E. , 2021/3130 K.
"İçtihat Metni"7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 08/05/2017 tarihinde verilen dilekçeyle tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın reddine dair verilen 09/10/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüne dair verilen kararın temyizi üzerine temyiz isteminin reddine dair verilen ek kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı, tanıştığı bir bayan ile evlenmek istediğinde oğlunun "üzerinde kayıtlı malların tamamını kendisine devretmesi halinde hem malları kardeşleri adına koruyacağını, şayet evlilik sürmezse boşanma ile sona ererse boşanma dava konusu taşınmazları oğluna devrettiğini, boşanma sonrası iş bu malları tekrardan kendisine iade edeceğini, ancak bu koşulla evlenmesine müsade edeceğini ve kardeşlerini de ikna edeceğini" beyan etmesi üzerine oğluna inanarak boşanması halinde geri verileceği inancı ile bağışlama işlemi ile devrettiğini, ancak davacının evliliğinin yürümediğini ve boşandığını, boşanmanın ardından davalı oğluna giderek kendisine taşınmazların iadesini istediğini, ancak oğlunun önce kendisini oyaladığını, sonra da devri yapmayacağını söylediğini, bu konuşmalardan sonra davalının babasını ziyaret etmediğini, kız kardeşleri ile de konuşmadığını, davacının, öz oğlu tarafından kandırılarak hataya düşürüldüğünü, 70 küsür yaşındaki babasının oğlu tarafından kandırıldığını, bir evlat olarak babasını terkedip, evlatlık vazifelerini yerine getirmediği gibi kendi öz kızkardeşleri ile dahi ilişiğini kestiğini beyanla, İzmir ili, Seferihisar ilçesi, Ürkmez Mahallesi, Bengiler Mevki 217 ada, 3 parselde kayıtlı taşınmaz ve İzmir ili, Konak ilçesi, Halkapınar, 3634 ada, 1 parsel, zemin kat 9 nolu bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazların tapu kaydının iptali ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davacının boşanmadan sonra iade edilmek üzere bağış yaptığını ileri sürdüğünü , bu iddianın doğru olmadığını ancak bir an için doğru olduğu kabul edilse dahi BK"nın 297 maddesinde belirlenen bir yıllık süre içerisinde davanın açılmadığını, davacının boşanma tarihinin 04/03/2016 tarihi olduğunu, davanın bir yıllık süre geçtikten sonra açıldığını, bu nedenle davanın öncelikle hak düşürücü süre yönünden reddi gerektiğini, davacının hile iddiasınnı ise, TBK"nın 39. maddesine göre bir yıl içerisinde ileri sürülmesi gerektiğini, boşanma tarihinden itibaren de bir yıllık sürenin geçtiğini, bu yönden de davanın reddi gerektiğini, bağışlamanın gerçek bir bağışlama olduğunu, davacının istek ve iradesinin de bu yolda olduğunu, işlem yapılırken davacının akıl sağlığının yerinde olduğunu, ana, baba ve kardeşlerinin her zaman yanında olan birisi olduğunu, davacı babasını daha önce diğer çocuklarına da bedelsiz taşınmaz devri yaptığını, bağış yapılmasını sağlamak amacı ile gerçekleştirilmiş hileli bir davranışının söz konusu olmadığını, davacının taşınmaz devrinin nedeni olarak ileri sürdüğü olayların davaya geçerli bir dayanak hazırlayabilmek adına düşünülen hayali bir senaryodan ibaret olduğunu, davanın öncelikle hak düşürücü süre yönünde, reddine ve bağıştan dönmeyi gerektiren bir sebep olmaması nedeniyle esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09/10/2018 tarih 2017/217 Esas 2018/407 Karar sayılı ilamı ile; "...bağıştan rücu şartının boşanma ile gerçekleştiği, ilamın 04/03/2016 yılında kesinleştiği, davanın 08/05/2017 tarihinde açıldığı, TBK"nın 297/1. maddesinde belirtilen 1 yıllık sürenin geçtiği gerekçesiyle, zaman aşımı sebebi ile davanın reddine" karar verilmiştir.
Davacı vekilinin istinaf talebi, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 23/12/2019 tarih 2019/467 Esas, 2019/2098 Karar sayılı kararı ile kabul edilmiş ve "İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı, tapu iptali ve tescil talebi olduğundan davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, yukarıda belirtilen usule göre inceleme yapılarak, taraf delilleri toplanıp oluşacak sonuca göre karar verilmesi için ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yargılamaya devam edilmek üzere dosyanın kararı veren mahkemesine gönderilmesine" karar verilmiştir.
Davalı vekilinin temyiz istemi ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 20/02/2020 tarihli ek kararı ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-a maddesi gereğince verilen hükmün kesin olduğu ve temyiz kabiliyetinin bulunmadığı anlaşılmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 361. ve 366. maddelerine göre, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir
Davalı vekili temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararı temyiz etmiştir.
Somut olayda; İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 23/12/2019 tarihli kararıyla, yerel mahkeme kararının kaldırılarak dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin HMK 353/1-a/6. maddesi gereğince kesin olarak karar verildiği anlaşılmaktadır. HMK 353/1-a/6. maddesinde de açıkça belirtildiği üzere verilen karar kesin nitelikte olduğundan davacı vekilinin temyiz talebinin ilgili bölge adliye mahkemesince reddedilmesine dair verilen ek kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, 20/02/2020 tarihli ek kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine ve temyiz olunan ek kararda yazılı gerekçelere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi ek kararının ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 24/11/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.