4. Hukuk Dairesi 2021/99 E. , 2021/701 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı İzsu Genel Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 11/10/2013 gününde verilen dilekçe ile kurum zararı sebebiyle alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/09/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, kurum zararı nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; davalının Kanalizasyon Daire Başkanı olarak görev yaptığını, talebi üzerine dava dışı şirket ile müvekkil idare arasında yağmur suyu ızgara alım sözleşmesi yapıldığını, yüklenici şirketin alacağını dava dışı şahsa temlik ettiğini, temliknamenin tebliğine rağmen ödemenin dava dışı yüklenici şirkete yapıldığını, alacağı temlik alan şahsın müvekkil kuruma karşı açtığı dava neticesinde temlikname bedelinin ödenerek mükerrer ödeme yapıldığını, oluşan kamu zararına davalının sebebiyet verdiğini belirterek, uğradığı zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı, temlik işleminin yapılması hususunda yetki ve sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
a-Dairemizin 09/05/2018 tarihli 2018/674 esas, 2018/3953 karar sayılı mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince davacının sorumluluğunun tespit edildiği ancak mahkemece, davalının kusurunun kapsam ve oranı konusunda hem kabule uygun hem de denetime elverişli şekilde bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın sonuca ulaşıldığı, hangi usul ve esaslar çerçevesinde ve hangi yasal dayanağa istinaden %50 kusur indirimi yapıldığının gerekçelendirilmediği anlaşılmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemesi Kanunu’nun 297/1-c maddesi, fıkra ve bendi gereğince hüküm, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılmasını ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerini içermek zorundadır.
Aynı şekilde HMK’nın 27. maddesinde de hukuki dinlenilme hakkının gereği olarak mahkemenin kararlarını somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini kesin olarak belirtmekte ve buna aykırı kararların bozma nedeni yapılacağını öngörmektedir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu, 07/06/1976 tarihli ve 1976/3-4 esas, 1976/3 karar sayılı ilamında, kararın aydınlatılması, keyfiliğin önlenmesi ve tarafların tatmin edilmesi bakımından gerekçenin zorunlu olduğunu tespit etmiştir.
Yukarıda verilen ilkeler gözetildiğinde, gerekçeli karar hakkına aykırı bir şekilde hiçbir mantıksal çıkarıma ve somut veriye dayanmaksızın davacının %50 kusurlu olduğundan bahisle hüküm tesis edilmiş olması doğru olmamıştır. Kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
b-Bilindiği üzere kesin delil ve kuvvetli delil ancak hukuki nedeni, sonucu ve konusu aynı olan davalar arasında söz konusu olabilir. Ayrıca taraflarca getirilme ilkesi gereğince kamu düzenine ilişkin olmayan ve re’sen mahkemece göz önünde bulundurulamayacak hususlarda delil değerlendirilmesi yapılması mümkün değildir. Somut olayda dosya içerisinde bulunan İzmir 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/349 esas sayılı dosyası tarafları arasında ileri sürülen takas-mahsup definden kaynaklı olarak dava dışı... Vana Ltd. Şti.’den alacağının bulunduğu hususuna değinilmek suretiyle bu dosya kapsamındaki alacağın düşürülerek zarar kaleminin mahkemece hesaplanması ve bu haliyle eldeki dosyada davalı tarafından sunulmayan takas-mahsup definin değerlendirilerek karar verilmiş olması doğru olmayıp kararın bu sebeple de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen (2-a-b) bentlerinde açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, (1) nolu bentte gösterilen sebeple davacının diğer temyiz itirazlarının reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 18/02/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.