MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlu ...‘nın alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla adına kayıtlı taşınmazı 24.12.2009 tarihinde 1/2 hisse oranında davalılar ... ve ...’a sattığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı borçlu savunma yapmamıştır.
Davalılar ... ve ... vekili dava konusu taşınmazı baba-kız olan müvekkillerinin iyi niyetle ve 90.000 TL bedelle aldıklarını, aldıkları tarihten beri...’in kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre, davacı tarafından verilen kesin süre içerisinde dava konusu taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri üzerinden belirlenen eksik harcın yatırmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava İİK’nun 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Tasarrufun iptali davalarında harç ve vekalet ücreti takip konusu alacak miktarı ile (kat"i aciz belgesine bağlanmış ise bu miktar) iptali istenen tasarrufun tasarruf tarihindeki değeri karşılaştırılarak düşük olan değer üzerinden nispi olarak hesaplanır.
Somut olayda iptali istenen taşınmazın tasarruf tarihindeki değeri 90.000 TL, takip konusu alacak ise 30.10.2012 tarihli kat’i aciz belgesi gereği 34.045,98 TL’dir. Davacı vekilinin yatırması gereken peşin harç miktarına esas değer daha düşük olan kat’i aciz belgesindeki 34.045,98 TL üzerinden alınması gereken 581,42 TL’dir. Davacı vekili davasını 55.000 TL değer üzerinden açmış olup başvuru peşin harcını da bu miktar üzerinden yatırdığından Mahkemenin 10.7.2014 tarihli 120.000 TL üzerinden eksik harcın tamamlanması için davacı vekiline kesin süre verilmesine ilişkin ara kararı ve anılan karar gereği yerine getirilmediğinden davanın dava şartı yokluğundan reddi isabetli görülmemiştir. Davacı tarafından dava peşin harcının fazlasıyla yatırılmış olması nedeniyle davanın esasının incelenmesi, dava koşulları ve iptal şartları yönünden dosya incelenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
Kabule göre de; dava önkoşul yokluğu nedeniyle reddedildiğinden AAÜT’nin 7/2 maddesi gereğince kendisinin vekille temsil ettiren davalılar yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken nispi vekalet ücreti takdiri de doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.