8. Hukuk Dairesi 2013/5068 E. , 2014/4291 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/01/2013
NUMARASI : 2012/347-2013/30
M.. A.. ile A.. K.. ve A.. S.. aralarındaki tapu iptali ve tescil, tazminat davasının reddine dair Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 16.01.2013 gün ve 347/30 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, dava dilekçesinde; vekil edeninin G...K..? ada 15 parsel sayılı taşınmazı 25.01.2009 tarihinde A.. K.."dan harici satış sözleşmesi ile satın aldığını, satış bedeli olan 10.000 ABD Dolarının peşin olarak ödediğini, taşınmazın zilyetliğini de aynı tarihte devraldığını, vekil edeninin tapu kaydının devrini istemesi üzerine davalı A.. K..’ın A.. S..’nın arsaya ev yaptığını, sana ne tapusu vereceğim dediğini açıklayarak ..... ada 15 parsel sayılı taşınmazın A.. K.. adına olan tapu kaydının iptali ile vekil edeni adına tapuya tesciline, davalı A.. S..’nın taşınmaza müdahalesinin men’ine, davalı A.. K..’a karşı açılan tapu iptali ve tescil davasının kabulünün mümkün olmaması halinde satış bedeli olan 10.000 ABD Doları ile cezai şart tutarı olan 20.000 ABD Dolarının karar tarihindeki döviz kuru üzerinden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini dava etmiştir.
Davalı A.. S.. vekili, cevap dilekçesinde özetle; vekil edeninin taşınmazı Kozan ........ Noterliği"nce düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, davacının dayanağı olan senedin Borçlar Kanunu’nun 213 ve Medeni Kanun’un 706. maddeleri gereğince geçerli olmadığını açıklayarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı, A.. K.. davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, harici satış sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, elatmanın önlenmesi ve satış bedeli ile cezai şartın tahsili istemine ilişkindir.
Uyuşmazlık konusu taşınmaz Bekir oğlu A.. K.. adına 03.08.1998 tarihinde tescil edilmiştir. Davacı ise, 25.01.1999 tarihli harici satış sözleşmesine dayanmaktadır. Kozan 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 07.03.2011 tarih ve 359/131 esas ve karar sayılı hükmü ile davalı A.. S.. yönünden açılan davanın reddine, davalı A..K.. yönünden açılan davanın kabulüne, dava konusu 105 ada 15 parsel sayılı taşınmazın davalı A.. K.. adına olan tapuya kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesi üzerine hüküm, davalı A.. K.. vekili tarafından temyiz edilmiş, Daire’nin 27.02.2012 gün ve 4297/1183 Esas ve Karar sayılı hükmü ile davacının 25.01.1999 tarihli harici satış senedine dayandığı, satış tarihi itibariyle taşınmazın tapuda kayıtlı olduğu, tapuda kayıtlı bulunan bir taşınmazın haricen satışının TMK’nun 706, Borçlar Kanunu’nun 713, ve Tapu Kanunu’nun 26. maddeleri karşısında geçersiz olduğu, böyle bir satışın haricen satın ve devralan kişiye herhangi bir hak bahşetmeyeceği, ancak harici satış nedeniyle tarafların vermiş oldukları değerleri geri isteyebilecekleri benimsenerek tapu iptali ve tescil talebinin reddine, denkleştirici adalet ilkesi gereğince satış parasının uyarlama kuralları çerçevesinde dava tarihindeki karşılığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir…denilmek suretiyle bozma sevk edilmiştir. Mahkemece, 08.10.2010 tarihli ara kararı ile bozma ilamına uyulmasına, dosyanın bir bütün halinde hesap bilirkişisine tevdiine ve bilirkişi ücreti ile tebliğ giderlerini yatırmak üzere davacı tarafa kesin süre verilmesine karar verilmiştir. Mahkemece, 16.01.2013 tarihli oturumda ise kesin süre içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dava konusu olayda, bilirkişi D.. D.. M..Ç..tarafından düzenlenen 11.03.2010 tarihli hesap bilirkişisi raporu alınmıştır. Bu rapora göre, satış bedelinin dava tarihinde ulaştığı değer 33.551,61 TL olduğu tespit edilmiştir. Mahkemece, daha önceden alınan bu raporun kabul edilmeme gerekçesi belirtilmeden yeniden bilirkişi raporu alınmasına, bilirkişi ücreti ile tebligat ve talimat giderlerinin yatırılması için davacı tarafa kesin süre verilmesi ve süresi içerisinde bilirkişi ücretinin yatırılmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
Bu nedenle davacı vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK’nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 14.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.