Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/2743
Karar No: 2014/4294
Karar Tarihi: 14.03.2014

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/2743 Esas 2014/4294 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2014/2743 E.  ,  2014/4294 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Alucra Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 07/09/2012
    NUMARASI : 2009/49-2012/163

    K.. K.. ile H.. D.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Alucra Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 07.09.2012 gün ve 49/163 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    KARAR

    Davacı dava dilekçesinde, .....ada 32 sayılı parselin Kenan ve .... ve 27 sayılı parsellerin ölü .K. adına tapuya tescil edildiğini, yapılan tespitlerin hatalı olduğunu açıklayarak anılan parsellerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı K.. K.. adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Kenan 31.08.2009 havale tarihli dilekçesinde, 114 ada 32 sayılı parselin kadastro çalışmaları sırasında adına aynı ada 27 sayılı parselin ise rahmetli ağabeyi K..Y.. adına tespit ve tescil edildiğini, söz konusu gayrimenkullerin babasından intikal ettiğini, en az 40 seneyi aşkın bir seneden beri zilyet ve tasarrufunda bulunduğu, daha önceki babaları tarafından ekilip biçildiğini, toplam zilyetlik süresinin 100 yılı aşkın bulunduğunu açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davalı Y.. Y.. dava konusu 27 sayılı parselin ölü eşi K..Y..’dan kaldığını, cami ile bir ilgisinin olmadığını, 100 yılı aşkın bir süreden beri aralıksız, çekişmesiz malik sıfatıyla zilyet olduklarını, eşine de babası R..Y..’dan intikal ettiğini açıklayarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı Veli, M.. Y..’da davanın reddini savunmuşlardır.
    ... ada 27 sayılı parselin maliki K.. Y..’ın diğer mirasçılarına dava dilekçesi tebliğ edilmesine karşın yargılama oturumlarına katılmamışlardır.
    Mahkemece, davalı Kenan adına kayıtlı bulunan 114 ada 32 ve K..Y..adına tapuda kayıtlı aynı ada .... sayılı parselin tapu kayıtlarının iptali ile davacı K..Tüzel Kişiliği adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine hüküm davalılar Ünzüle, Yeter, Mercan, Mehmet, Kenan, Veli, A.. Y.. ile H.. Y..(.....) ve M.. E.. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastrodan önceki zilyetlik hukuki sebebine uygun olarak açılan tapu iptali ve tescil davasıdır.
    Mahkemece, yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı K.. Tüzel Kişiliğini temsilen k...muhtarı, dava dilekçesinde taşınmazların evveliyatının ve bugün itibariyle cami yeri olarak bilindiğini, camide imamlık yapan kişiler tarafından tasarruf edildiğini, bu iki parça taşınmazın yanlışlıkla adı geçenlerin özel malıymış gibi adlarına tespit ve tescillerinin yapıldığını açıklayarak iptal ve tescil isteğinde bulunmuş, keşifte birlikte dinlenilen tespit bilirkişileri ise, taşınmazların Kenan ve Kazım’ın babaları tarafından ekilip, biçildiğini ancak, ona ait olmadığını, imam olduğu için burayı ekip, biçtiğini, dava konusu köyün ortak malı olduğunu, davacı tanığı Kerim ise, duyduğu kadarıyla bu yerlerin Melek isimli bir kadın tarafından camiye bağışlandığını, 1978 yılından beri Devletin imamı tarafından kullanıldığını, maaşlı imam olduktan sonra ise kullanmadıklarını, öncesinde imama para verilmeyip, taşınmazın kullanılmasına izin verildiğini, davalı tanığı H..O.. ise, taşınmazların davalıların ortak miras bırakanı R..Y.. tarafından ekilip, biçildiğini, R..Y.."ın kendisi gibi babasının da imam olduğunu, imam oldukları için dava konusu yeri ekip biçtiklerini bildirmiş, davacı tanığı C..E.. ise, taşınmazın Raşit ve mirasçıları tarafından kullandığını, ancak imam olduğu için kullanıp kullanmadıkları konusunda bir bilgisinin olmadığını açıklamışlardır.
    Görüldüğü gibi tanık beyanları arasında çelişki bulunduğu halde mahkemece bu çelişki üzerinde durulmadığı anlaşılmıştır. İki tane tespit bilirkişisi tanık olarak K..Tüzel Kişiliği tarafından gösterildiği ve HMK"nun 261/1. maddesi uyarınca ayrı ayrı dinlenilmesi gerektiği halde her iki tanığın tek kişiymiş gibi beyanlarının alınması usule aykırıdır. Mahkemece, komşu köylerden ve ayrıca aynı köyden iki ayrı bilirkişi listesi istediği halde 25.05.2012 tarihli yargılama oturumunda verilen keşif ara kararı gereğince yerel bilirkişilerin ne şekilde çağrılıp dinleneceği konusunda her hangi bir açıklamaya yer verilmemiştir. Zilyetlik maddi olaylardan olup, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14/1. maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanık dahil her türlü delille kanıtlanması mümkündür.
    O halde mahkemece yapılacak iş; aynı köyden seçilen bilirkişi listesinde yer alan kişiler ile taraf tanıklarının HMK"nun 243 ve 244. maddeleri gereğince keşif yerine davetiye ile çağrılmaları, uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle keşif yerinde dinlenilmeleri, gerçekten dava konusu taşınmazların camiye ait olup, Devletten maaş almadan, cami imamlarına bu taşınmazların kullanılması için izin verilip verilmediği, davalı Kenan ve diğer davalıların miras bırakanı Kazım’ın babası R.. Y..’ın camide imamlık yapıp, yapmadığı maaş karşılığı taşınmazları ekip, ekmediği çocuklarının da aynı şekilde taşınmazlar üzerinde tasarrufta bulunup bulunmadıkları, davalılar ile miras bırakanları taşınmazlar üzerinde sürdürdükleri zilyetliğin fer’i zilyetlik mi, yoksa asli zilyet mi olduğu, bundan ayrı davalıların savundukları gibi taşınmazların dedelerinden babalarına, babalarından da kendilerine intikal edip etmediği, zilyetlik süresinin toplam 100 yılı aşkın bulunup bulunmadığı konularını yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulması, kapalı kalan konularda sorular yöneltilerek gerçeğin saptanması, beyanlar arasında çelişki bulunduğu taktirde yüzleştirilerek aykırılığın giderilmesi, HMK"nun 261. maddesi uyarınca yerel bilirkişi ve tanıkların tek tek huzura alınarak yöntemine uygun bir biçimde yeminleri yaptırılarak dinlenmesi, ondan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    Davalılar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 14.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi