11. Hukuk Dairesi 2015/10986 E. , 2016/8097 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 8. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 09/10/2013 gün ve 2013/261 - 2013/318 sayılı kararı onayan Daire"nin 14/05/2015 gün ve 2014/10264 - 2015/6918 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili ile davalı banka arasında iki ayrı opsiyon sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeler kapsamında davalı banka ile işlemler yapıldığını, 22.09.2011 tarihinde davalı banka görevlileri tarafından müvekkilinin aranarak kendisine kapatma evrakların gönderileceğinin ve bu evrakları imzalayarak geri göndermesinin söylendiğini, müvekkilinin vade bitimine henüz 3 ay olmasına rağmen neden hesabın kapatıldığını sorması üzerine kendisinden teminat göstermesinin istenildiğini, müvekkilinin bunun üzerine davalı bankaya 40.000 TL gönderdiğini ve hesabın kapatılmasını engellediğini, bu kez 04.10.2011 tarihinde müvekkilinin aranarak 2 hesaptan birinin kapatılması talebinde bulunulduğunu ve daha sonra da 2 hesabın da kapatıldığının bildirildiğini, oysa müvekkilinin hiçbir şekilde hesabın kapatılmasını istemediğini, bunun için davalı bankaya teminat olarak para gönderdiğini, davalı bankanın usulsüz biçimde hesabı kapattığını, müvekkiline teminat tamamlama çağrısı yapılmadığını, imzalatılan risk bildirim formunun da usulüne uygun olmadığını, her ay sonu itibari ile gönderilmesi gereken hesap ekstrelerinin gönderilmediğini, emirlerin iletilme şeklinin tebliğlere aykırı olduğunu ileri sürerek, şimdilik 500.000 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır.
Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 13/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.