Adana Ceza Kararları - Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2009/1462 Esas 2014/648 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2009/1462
Karar No: 2014/648
Karar Tarihi: 27.01.2014

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2009/1462 Esas 2014/648 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)

Mahkeme, suç konusu MDMA içeren 968 adet tabletin miktarına bağlı olarak tehlikeli oluşu nedeniyle temel cezanın alt sınırın üzerinde belirlenmesi gerektiğinin gözetilmediğini belirtmiştir. Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olduğu ve delillerin gerekçeli kararda tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiği ve suç tipi ile yaptırımların doğru belirlendiği sonucuna varılmıştır. Ancak, sanık müdafiinin temyiz itirazlarına göre, sanık hakkında 2918 sayılı Kanun'un 119. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmadığı belirtilmiştir. Bu nedenle hüküm BOZULMUŞ ve sanığın sürücü belgesinin geri alınması ile ilgili bölüm hüküm fıkrasından çıkarılarak, hüküm DÜZELTİLEREK ONANMIŞTIR. Kanun maddeleri olarak ise; TCK 61. madde, 5237 sayılı TCK'nın 5 ve 53. maddeleri, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 1. maddesi, ve CMUK'nın 321. ve 322. maddeleri belirtilmiştir.

10. Ceza Dairesi 2009/1462 E. , 2014/648 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Suç konusu MDMA içeren 968 adet tabletin miktarına bağlı olarak önem ve değeri ile oluşturduğu tehlikenin ağırlığı nedeniyle, TCK 61. maddesine göre, temel cezanın alt sınırın üzerinde belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 5 ve 53. maddeleri ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 1. maddesi hükmü gereğince sanık hakkında 2918 sayılı Kanun"un 119. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmadığının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; sanığın sürücü belgesinin geri alınması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.