17. Hukuk Dairesi 2016/6620 E. , 2017/4167 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı alacaklı vekili, borçlu davalı ... hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı, alacaklılardan mal kaçırma amacı ile taşınmazlarını diğer davalı ..."e devrettiğinden, bu devirlere ilişkin tasarrufların iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, takip konusu bononun gerçek bir borç ilişkisine dayanmadığını kullanılan kredinin teminatı olarak verildiğini ancak İbrahim"e yapılan taşınmaz satışının gerçek olduğunu müvekkilinin 2011 yılında davalı ..."den hayvan aldığını hastalık nedeni ile 43 tanesinin öldüğünü bu nedenle borcunu ödeyemediğini bu nedenle taşınmazını borcuna karşılık sattığını, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ... duruşmada, davalı ..."in kendisinden borç aldığını borcu kapatmak amacı ile taşınmazı satın aldığını belirtmiştir.
Mahkemece, borçlunun mal kaçırma amacı ile hareket etmediğini maddi olarak zor duruma düşmesi ve borçlarını ödemek amacıyla taşınmazları sattığı, davacının satışın muvazaalı olduğunu ispatlayamadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri ... yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/1). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nisbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
Borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı iptale tabi tasarrufları, üç grup altında ve İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde düzenlenmiştir. Ancak, bu maddelerde iptal edilebilecek bütün tasarruflar, sınırlı olarak sayılmış değildir. Kanun, iptale tabi bazı tasarruflar için genel bir tanımlama yaparak hangi tasarrufların iptale tabi olduğu hususunun tayinini hakimin takdirine bırakmıştır (İİK.md.281). Bu yasal nedenle de, davacı tarafından İİK.nun 278, 279 ve 280.maddelerden birine dayanılmış olsa dahi, mahkeme bununla bağlı olmayıp, diğer maddelerden birine göre iptal kararı verebilir (Y.H.G.K.25.11.1987 Tarih, ... Esas ve ... Karar sayılı ilamı). Genelde denilebilir ki, borçlunun iptal edilebilecek tasarrufları, alacaklılarından mal kaçırılmasına yönelik olarak yapılan ivazsız veya aciz halinde yapılan tasarruflar ile alacaklılarına zarar verme kastıyla yapılan tasarruflardır.
Somut olayda, aciz hali sabit olan borçlu ..."in borcun doğumundan sonra 28.07.2011 tarihinde dava konusu 488 ada 17 parseli 1.000 TL, 1450 ada 10 parsel 14 nolu bağımsız bölümü 36.000 TL"na davalı ..."e devrettiği, bilirkişiler tarafından 17 parselin satış tarihindeki raiç değerinin 13.080,40 TL olarak belirlendiği, tapudaki satış bedeli ile raiç bedel arasında fahiş fark bulunduğu, yine 14 nolu bağımsız bölümün 70.000,00 TL olarak belirlenmiş ise de üzerinde dava dışı ... Bankası AŞ"nin 1 tirilyonluk ipoteği bulunduğu bu hali ile de taşınmazın tapudaki değeri ile ipotek bedeli de dikkate alındığında gerçek değeri arasında yukarıya doğru aşırı oransızlık olduğu, İİK"nın 278/2 maddesinde edimler arasındaki aşırı farkın bağışlama hükmünde sayılıp yapılan tasarrufun iptale tabi olduğun gibi davalıların açıklamları ve tanık anlatımları ile sabit olduğu üzere, taşınmazların hayvan alamı nedeni ile ortaya çıkan borcun ödenmesi amacı ile alacağa karşılık devrinin yapıldığı bu hali ile de İİK"nun 279/2 maddesine göre "Para ve mutad ödeme vasıtalarından gayri bir suretle yapılan ödemelerin" acizden itibaren bir yıl içinde yapılmaları halinde iptali gerektiği borca karşılık taşınmaz devrinin mutad ödeme vasıtası olarak görülmesi mümkün olmadığından, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 18.04.2017 günü oybirliğiyle karar verilmiştir.