17. Hukuk Dairesi 2014/22103 E. , 2017/4205 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili,davalı ...vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili; davacının kızları ... kullandığı... plakalı araçta yolcu iken 29/06/2011 günü geçirdikleri kaza neticesinde 30 yaşında vefat ettiğini, araç şoförünün trafik kazası tespit tutanağında asli kusurlu ve tam kusurlu olduğunu, şoförün kaza günü 100 promil alkollü olduğunu, aracın maliki ..."ın işleten sıfatıyla sorumlu olduğunu, ölen kızlarının davacıların ailesine maddi ve manave anlamda yararı olduğunu kaza neticesinde öldüğünden ailesine yapmış olduğu maddi ve bu sebeple davalıdan destekten yoksun kalma zararı ödemesi talep ettiğini belirterek davacılar için 10.000"er TL maddi, 40.000"er TL manevi tazminat talep etmiş, 04.03.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini davacı ... için 21.347,23 TL ye, davacı ... için 24.080,96 TL"ye yükseltmiştir.
Davalılar vekilleri davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, maddi tazminat talebi yönünden; davacı ... (ölenin babası) için maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 14.943,06 TL maddi tazminatın (bilirkişinin belirlediği miktardan %30 hatır taşımacılığı indirimi yapılmıştır.) davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, ... şirketi yönünden dava tarihinden ve poliçe limiti ile sınırlı olarak, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden -29.06.2011- itibaren yasal faizi yürütülmesine, davacya verilmesine; davacı aysel öner (ölenin annesi) için maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 16.856,67 TL maddi tazminatın (bilirkişinin belirlediği miktardan %30 hatır taşımacılığı indirimi yapılmıştır.) davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, ... şirketi yönünden dava tarihinden ve poliçe limiti ile sınırlı olarak, diğer davalılar yönünden kaza tarihinden -29.06.2011- itibaren yasal faizi yürütülmesine, davacya verilmesine;manevi tazminat talebi yönünden; ... şirketi yönünden manevi tazminat talebi olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden davacı ..."in (ölenin babası) manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile kaza tarihinden -29.06.2011- itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 10.000,00-TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan müşterek ve müteselsilen tahsiline, davacıya verilmesine, diğer davalılar yönünden davacı aysel öner (ölenin annesi) manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile kaza tarihinden -29.06.2011- itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 10.000,00-TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."dan müşterek ve müteselsilen tahsiline, davacya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili, davalı ...vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacılar vekili, davalı ...vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-)Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Hatır taşıması, ... teminatı kapsamında ise de, hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığından, bu gibi taşımalarda BK.nun 43. maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse ... İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Somut olayda, mahkemece, davacıların kızının araçta hatır için taşındığı kabul edilmekle birlikte bilirkişi tarafından hesaplanan tazminattan %30 oranında hatır taşıması indirimi yapılmış ise de takdir edilen indirim oranı somut olaya uygun olmadığı gibi ... oranda indirim yapılmasının gerekçesi de izah edilmemiştir. Bu itibarla somut olayın özelliğine ve Dairemizin yerleşik uygulamasına göre %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3-)Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre (6098 sayılı BK. md. 56), hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, Türk Medeni Kanununun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hukuka ve hakkaniyete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, desteğin anne ve babası olan davacılar lehine takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
4-)Somut olayda, müteveffa...olarak bulunuduğu otomobil sürücüsü davalı ..."ın alkollü olduğu kaza tespit tutanağı ve tüm dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Alkollü olduğu bilinen bir sürücü idaresindeki araca binilmesi zararın doğmasına veya artmasına sebebiyet vermektedir. Bu durumda mahkemece, 6098 sayılı Türk
Borçlar Kanunu"nun 52. maddesi (818 sayılı BK 44) gereğince desteğin müterafik kusuru nedeniyle tazminattan indirim yapılması hususu tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu hususun değerlendirilmemiş olması doğru görülmemiştir.
5-)Davalı ... şirketi hükmedilen maddi tazminattan sorumlu tutulduğuna göre yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinden de maddi tazminat miktarına göre sorumlu tutulması gerekirken yazılı şekilde hükmedilen tazminatın tümüne ilişkin yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinden diğer davalılarla birlikte sorumlu sorumlu tutulmuş olması doğru görülmemiştir
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili, davalı ...vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin, (4) ve (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekili ile davalı ...vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ile davalı ...Ş, ..., ..."a geri verilmesine 18/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.