Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/22954
Karar No: 2017/4236
Karar Tarihi: 18.04.2017

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/22954 Esas 2017/4236 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/22954 E.  ,  2017/4236 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın husumetten reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkiline işyeri sigortalı işyerinin bulunduğu binanın genel giderinin tıkanarak geri tepmesi sonucu pis su sirayet etmesiyle işyerinde hasar meydana geldiğini, sigortalısına 2.852 TL hasar tazminatı ödendiğini, TTK 1301. maddesi, B.K. 41. ve 55. maddeleri uyarınca davalı tarafın %100 kusuruna göre sigortalısına ödenen 2.852 TL’nin 08/12/2011 tarihinden işleyecek reeskont faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın apartman yönetimi aleyhine açıldığı, apartman kat malikleri kurulunun tüzel kişiliği ve bu nedenle taraf ehliyet bulunmadığından davanın husumetten reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, işyeri sigorta poliçesi nedeniyle hasar bedelinin ortak yerlerden kaynaklandığı iddiasıyla apartman yönetiminden rücuen tahsili istemine ilişkindir.
    634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 34. maddesinin 1. fıkrasında “Kat malikleri, ana gayrimenkulün yönetimini kendi aralarından veya dışarıdan seçecekleri bir kimseye veya üç kişilik bir kurula verebilirler; bu kimseye (Yönetici), Kurula da (Yönetim Kurulu) denir.” hükmü yer almakta, aynı Kanunun 35. maddesinde de yöneticinin görevleri sayılmaktadır. Yine aynı Kanunun 38. maddesinde yöneticinin sorumluluğuna ilişkin genel kural “Yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur.” şeklinde ortaya konularak 39. maddesinde ise yöneticinin hesap verme yükümlülüğü düzenlenmekte; 40. maddenin 1. fıkrasında ise Yöneticinin Hakları “Yönetici kaide olarak vekilin haklarına sahiptir.” şeklinde ifade edilmektedir. Bu hükümler göstermektedir ki, ana gayrimenkulün yönetimi için atanan yönetici veya Yönetim Kurulu vekil statüsündedir. Dolayısıyla gerek iç ilişkide, gerek dış ilişkide vekil gibi sorumlu ve vekilin haklarına sahiptir. (HGK 08.11.2006 gün ... K)
    Davalının hasarın gerçekleştiği tarihte sigortalı işyerinin bulunduğu apartmanın yönetim kurulu olduğu iddia edilmektedir. Davalı ... ile kat malikleri arasındaki sözleşme niteliğindeki yönetim planı ile, bağımsız bölüm maliklerine burada belirtilen hizmetlerin en iyi bir şekilde götürülmesi, site ile ilgili iş ve işlemlerin bir elden yürütülmesi, hizmetlerin ifasının sağlanması, ortak yaşam amaçlarının gerçekleşmesi için birbirlerine karşı çeşitli edimler üstlenmişlerdir. Kat Mülkiyeti Yasası"nın 35. maddesi hükmünde, ana gayrimenkulün gayesine uygun olarak kullanılması, korunması, bakımı ve onarımı için kat maliklerinin yararına gereken tedbirlerin alınması yöneticinin görevleri arasındadır.
    Dava konusu hasarın binanın genel giderinin tıkanarak geri tepmesinden kaynaklandığı iddia edilmektedir. Davacının talep ettiği tazminat yönünden, davalı apartman yönetim kurulunun 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nun 38. maddesi ve sözleşmeden kaynaklanan temsil görevi kapsamında pasif husumet ehliyeti bulunduğu gibi, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu"nun 19. maddesinde her kat malikinin ana gayrimenkule ve diğer bağımsız bölümlere, kusuru ile verdiği zarardan dolayı diğer kat maliklerine karşı sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır. Aynı kanunun ek 1. maddesinde kat mülkiyetinden kaynaklanan her türlü uyuşmazlığın değerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesinde çözümleneceği öngörülmüştür.
    Bu durumda mahkemece, sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek davanın HMK 114/1-c.maddesi gereğince görevsizlik nedeniyle HMK 115/2.maddesi gereğince dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın husumetten reddedilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 18/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi