17. Hukuk Dairesi 2014/23748 E. , 2017/4379 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı ...Ş. vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalı tarafa ait araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada desteğin öldüğünü açıklayıp cenaze, defin ve taziye giderleri için 5.000,00 TL maddi tazminat, ... için 1.000,00 TL maddi, 75.000,00 TL manevi, ... için 1.000,00 TL maddi, 75.000,00 TL manevi, ... için 3.000,00 TL manevi, ... için 30.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 7.000,00TL maddi tazminat ile 210.000,00TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında davalılar ... ve ... hakkında açılan manevi tazminat taleplerinden feragat ettiklerini beyan etmiş ve ıslah dilekçesiyle ile maddi tazminat talebini artırmıştır.
Davalılar kusura ve tazminat miktarına itiraz ederek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile; davacı ... için 33.607,59 TL, ... için 36.235,13 TL maddi tazminatın tahsiline, cenaze, defin ve taziye giderlerine yönelik talebin reddine, manevi tazminat talebinin reddine, karar verilmiş, hüküm davalı ...Ş. vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ...Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüme dayalı tazminat sitemine ilişkindir.
Ceza dosyasında da kesinleşen maddi olguya göre kaza; davalı ..."in yaya olarak yola kontrolsüz bir şekilde aniden çıkması sonucunda normal güzergahında seyreden diğer davalı ... Yıldırımın"ın kamyoneti ile önce yaya olan davalı ..."e çarptıktan sonra mahal şartların üzerinde hızlı olması sebebi ile direksiyon hakimiyetini kaybedip yolun solunda kaldırımda bulunan davacılar desteğine çarpması şekline gerçekleşmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi heyeti raporuna göre davalı sürücü ... %20 oranında, diğer davalı yaya ... ise %80 oranında kusurlu sayılarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Ceza Mahkemesince davalı yaya ..."in kusurunun bulunmadığından beraatine karar verilmiştir.
Yargılamada birliğin sağlanması ve yargıya olan güvenin sarsılmaması bakımından anılan ceza dosyasında kesinleşen maddi vakıa da göz önünde bulundurularak, ceza dosyasının getirtirtilip kusur durumları ve özellikle de desteğin ölümü ile davalı yaya ..."in eylemi arasındaki illiyet bağının mahkemece değerlendirilmesi gerekmektedir. Davalı yaya ..."in sorumluluğu belirlenirken hukuki sorumluluk ile cezai sorumluluğunun sınırları da birbirine karıştırılmamalıdır. Ceza yargılamasında davalı ..."in beraatine yönelik cezai sorumluluk hukuk mahkemesince bağlayıcı değil ise de kesinleşen maddi olgu ile bağlı olan hukuk mahkemesince davalı ..."in bu davranışının sonucun doğmasına veya ağırlaşmasına etkisi değerlendirilmelidir. Mahkemece gerektiğinde uzman bilirkişi kurulundan her iki dosyadaki raporlar, tanık beyanları tartışılmak ve tarafların itirazlarını cevaplamak suretiyle ayrıntılı, denetime açık rapor alınıp sonucuna göre karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3- Bozma neden ve şekline göre davalı ...Ş. vekilinin vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 20.4.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.