
Esas No: 2014/13073
Karar No: 2014/11090
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/13073 Esas 2014/11090 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Uyuşmazlık, taraflarca akdedilen 09.08.2011 tarihli sözleşmeden kaynaklanan ödemelerin iadesi istemine ilişkin olup, dava dosyasının temyiz incelemesi için gönderildiği Yargıtay 15.Hukuk Dairesince, taraflar arasındaki sözleşmenin adi ortaklığa ilişkin olduğu gerekçesiyle Dairemize gönderilmiştir.
Adi ortaklık; iki yada daha fazla kişinin emeklerini ve mallarını ortak bir amaca erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşmedir (TBK. 620/1 md.). Diğer bir anlatımla, adi ortaklık; birbirini tanıyan, birbirlerinin kabiliyet ve şahsiyetlerine güvenen, eşit ve aynı durumda olan gerçek veya tüzelkişilerin, müşterek amacın gerçekleştirilmesini sağlayacak vasıtaları (sermaye paylarını) ortaklığa getirme konusunda karşılıklı ve uygun irade beyanlarının birbirine ulaşmasıyla teşkil eden bir kişi topluluğudur.
Buna göre adi ortaklığın unsurları; kişi, müşterek amaç, müşterek amaç uğruna birlikte çaba, katılım payı(sermaye) ve sözleşme bağı şeklinde belirtilebilir (Prof. Dr...., Adi Ortaklık Temeline Dayalı Sözleşme İlişkileri, 3. Bası, İstanbul 2012, s.18-74). Bu nedenle, her olayda bu unsurların var olup olmadığının araştırılması gerekir.
Ancak, adi ortaklığın, bazı komşu hukuksal müesseselerden, özellikle eser sözleşmesinden ayırt edilmesini sağlayan temel kriterler; müşterek amaç ve müşterek amaç uğruna birlikte çaba unsurudur. Zira, ortaklığa sermaye olarak yalnızca emeğini koyan ortağın zarardan muaf tutulabileceğini öngören TBK. m. 623/3 (BK. m.523/2) hükmünün karşıt anlamına (argumentum a contrario) başvuran Türk doktrininde, ortaklığa sermaye olarak salt emeğini koyan ortak dışında hiçbir ortağın zarardan muaf tutulamayacağı, müşterek amacın ve sonuçta adi ortaklığın varlığından söz edebilmek için bütün ortakların hem kazanca ve hem de zarara katılmalarının gerekli olduğu görüşü egemendir. Ayrıca, ortakların müşterek amaca ulaşmak için birlikte çaba sarf etmek konusunda yükümlülük altına girmeleri, adi ortaklığın varlığı bakımından zorunludur. Bu unsur ortaklık sözleşmesinin içeriğinde mutlaka yer almalıdır (Prof. Dr.... , Adi Ortaklık Temeline Dayalı Sözleşme İlişkileri, 3. Bası, İstanbul 2012, s.
Taraflarca akdedilen 09.08.2011 tarihli sözleşmeye göre; davacı firma, davalı firme tarafından inşa edilecek olan yat projesi nedeniyle yapım ücreti olarak aylık 20.000 Euro ve kârın %2 sini ödeyecek olup, davalı firma zarardan muaf tutulmuştur.
Bu haliyle, taraflarca akdedilen sözleşme, dava dışı şahıslar tarafından verilen siparişleri toplayan davacı firma ile davalı tersane sahibi firma arasında bu siparişlerin imal edilmesi için yapılmış eser sözleşmesi olup, uyuşmazlık; bu sözleşme uyarınca davacı firma tarafından davalı firmaya yapım ücreti olarak yapılan aylık ödemelerin iadesi istemine ilişkindir.
Diğer taraftan, uyuşmazlık; yerel mahkemece, eser sözleşemsi olarak nitelendirilmiş ve bu doğrultuda hüküm kurulmuştur. Eş söyleyişle, davada adi ortaklığa ilişkin bir netilendirmede bulunmamaktadır (2797 sayılı Yargıtay Kanunu"nun 14.maddesi).
Davanın açıklanan bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 15. Hukuk Dairesinindir.
Ancak, anılan daire dosyayı dairemize göndermiş olduğundan; dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kurulunca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine, 15.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.