
Esas No: 2015/5122
Karar No: 2016/3758
Karar Tarihi: 07.04.2016
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/5122 Esas 2016/3758 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında .... Köyü çalışma alanı içinde kalan 294 ve 804 parsel sayılı 78.000 ve 178.000 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar 98 ve 625 parsel sayılı taşınmazlara uygulanan vergi kayıtlarının miktar fazlası olup meradan açma oldukları belirtilerek mera olarak sınırlandırılmıştır. İtirazı Kadastro Komisyonunca reddedilen davacılar ... ve müşterekleri, vergi kaydına, miras yolu ile gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu 294 parsel sayılı taşınmazın payları da gösterilmek sureti ile ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, 804 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılardan ..... ve ... vekili ile davacı ... ve davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar .....ve müştereklerinin 804 parsel sayılı taşınmaza yönelik sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, mera niteliğinde olduğu belirlenen taşınmazın bu niteliği ile sınırlandırılarak mera özel siciline yazılmasına karar verilmesi gerekirken bu yönde hüküm kurulmaması isabetsiz ise de; bu eksikliğin giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın hüküm fıkrasının 2. bendinde yer alan “taşınmazın” kelimesinden sonra gelen “tespit gibi tesciline” sözlerinin çıkartılmasına, yerine “mera olarak sınırlandırılmasına ve mera özel siciline işlenmesine” sözlerinin yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA,
2- Mahkemece, kadastro tespiti sırasında mera olarak sınırlandırılan bu taşınmaz üzerinde davacılar ve murisleri yararına 3402 sayılı Yasa"nın 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Çekişmeli taşınmaz komşu 98 parsel sayılı taşınmaza revizyon gören 1937 tarihli, 296 tahrir nolu vergi kaydının miktar fazlası olarak mera niteliği ile sınırlandırılmıştır. Söz konusu vergi kaydı 80 ar miktarında olup vergi kaydının batı ve güney hudutları mera olarak okumaktadır. 98 parsel sayılı taşınmaz 8.200 metrekare yüzölçümü ile vergi kaydı miktarı olarak davacılar adına tespit ve tescil edilmiştir. Zirai bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın çevresinde bulunan ve mera olarak tespit görüp kesinleşen 95, 96 ve 299 parsel sayılı taşınmazlarla toprak yapısı ve kullanım durumu itibariyle benzerlik gösterdiği belirtildiği gibi rapor ekinde sunulan fotoğraflarda da bu durum açıkça görülmektedir. Hal böyle olunca; taşınmazın meraya el atılarak kazanıldığının kabulü gerekir. Kural olarak bu nitelikteki taşınmazlar üzerinde sürdürülen zilyetlik süresi ne olursa olsun hukukça bir değer taşımamaktadır. Bu nedenlerle davanın reddine ve taşınmazın tespit gibi 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 16/B maddesi gereğince mera niteliği ile sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davalı Hazinenin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacılara iadesine, 07.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.