17. Ceza Dairesi 2015/23014 E. , 2017/296 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : ...
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Suça sürüklenen çocuğun eyleminin TKCK"nın 141/1 ve 143. maddelerine uyduğunun anlaşılması karşısında; hakkında hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanmayacağı görüşü ile yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)Suça sürüklenen çocuğun, evinde hırsızlık ürünü olan eşyaların bulunduğuna dair yapılan ihbar üzerine, evinde yapılan aramada müştekiye ait bisikletin bulunduğu ve bisikleti aldığı yeri söylemesi üzerine yapılan araştırma neticesinde, daha önceden herhangi bir müracatta bulunmayan müştekiye ulaşılarak bisikletinin iade edildiğinin anlaşılması karşısında; hakkında 5237 sayılı TCK"nun 168/2. maddesinde yer alan etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
2)Suç tarihinde 18 yaşını doldurmamış suça sürüklenen çocuk hakkında açıklanan kısa süreli hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün, 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca aynı Yasa"nın 50/1. maddesinde yer alan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmeyerek, yazılı şekilde karar verilmesi,
3)Müştekinin hazırlık aşamasında 24.03.2012 tarihinde beyanı alınırken, bisikletin ifadesinin alındığı tarihten yaklaşık 1 ay önce çalındığını beyan ettiği ve suç tarihinin suça sürüklenen çocuk savunmalarından da net bir şekilde tespitinin mümkün olmadığının
anlaşılması karşısında; karar başlığında suç tarihinin 24.02.2012 olarak yazılması gerektiği halde, suç tarihinin müştekinin beyanının alındığı tarih olan 24.03.2012 olarak yazılması ve suça sürüklenen çocuğun eyleminin TCK"nun 141/1. maddesinde tanımlanan hırsızlık suçuna uyduğu halde, karar başlığında suç adının "Kilitlenmek suretiyle muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık" olarak yazılarak karışıklığa sebebiyet verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, 12.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.