14. Hukuk Dairesi 2014/12785 E. , 2015/3186 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 22.05.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı ..., evveliyatı harman yeri olan dava konusu taşınmazların kadastro çalışmaları yapılırken belediye adına tescil edildiğini, taşınmazın harman yeri olması nedeniyle ... adına tescil edilmesi gerektiğini belirterek tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur.
Davalı Belediye, kadastro çalışmalarının 1970 yıllarında yapıldığını, dava konusu taşınmazların yerleşim alanı içerisinde kaldığını, bir kısmının üçüncü kişilere satıldığını ve imar planında parklar, yollar yeşil alanlar ve projeler planlandığını, davanın hukuki mesnetten yoksun olduğunu ve reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu 117 ada 38 parsel ve 1714 ada 3 parsel sayılı taşınmazda bulunan 10 no"lu bağımsız bölüme ilişkin davaların dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, dava konusu 1714 ada 3 parsel sayılı taşınmazda bulunan 11 ve 12 no"lu bağımsız bölümlere açılan davanın kabulü ile ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava konusu 1714 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında "harman yeri" niteliği ile davalı ... Belediyesi adına tespit ve tescil edilen 117 ada 38 parsel sayılı taşınmazın ifrazı ile oluştuğu anlaşılmıştır.
5393 sayılı Belediye Kanununun "Belediye tasarrufundaki yerler" başlıklı 79. maddesi hükmüne göre "Diğer kanunlarla getirilen hükümler saklı kalmak üzere, mezarlıklar ile belediye sınırları içinde bulunan ve sahipsiz arazi niteliğinde olan seyrangâh, harman yeri, koruluk, dinlenme yerleri, meydanlar, bataklık, çöp döküm sahaları, yıkılmış kale ve kulelerin arsaları ve enkazı ve benzeri yerler belediyenin tasarrufundadır.
Belediye tarafından deniz, akarsu ve gölden doldurma suretiyle kazanılan alanlar, Kıyı Kanunu ve ilgili mevzuata uygun olarak kullanılmak şartıyla Maliye Bakanlığı tarafından belediyelerin, büyükşehirlerde büyükşehir belediyelerinin tasarrufuna bırakılır"
Somut olaya gelince; davacı ..., dava konusu taşınmazların harman yeri olduğunu 1580 sayılı Belediyeler Kanununun 159. maddesi uyarınca davalı adına tescil edilmiş ise de anılan kanun maddesinin taşınmazların davalı adına tesciline imkan vermediği, sadece kullanım hakkını belediyeye verdiği iddiası ile tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuş ise de dava konusu taşınmazların imar planı yapılmadan önce de harman yeri niteliğinde olduğu ve halen de imar planı içerisinde kaldığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla mahkemece davacı ...nin tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesinin 2. fıkrasında yer alan düzenlemeye göre husumet ve dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddedilmesi durumunda davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılan avukatlık ücretine hükmolunacağının belirtilmesi karşısında maktu vekalet ücretini aşacak şekilde davalı belediye yararına vekalet ücretine hükmolunması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde davalı tarafa iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 24.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.