
Esas No: 2019/1049
Karar No: 2020/359
Karar Tarihi: 14.01.2020
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2019/1049 Esas 2020/359 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.01.2013 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan muhakeme sonunda; davanın kabulüne dair verilen 15.01.2019 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 14.01.2020 günü için yapılan tebligat üzerine gelen olmadı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra iş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Davacı vekili 22.01.2013 tarihli dilekçesi ile tarafların murisi olan ..."ın 01.07.1926 doğumlu olup 08.12.2012 tarihinde vefat ettiğini, murisin ... 13. Noterliğinin 18.05.2011 tarih, 8416 yevmiye nolu ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile 3129 parselde bulunan payının tamamını kendisine verdiğini ileri sürerek tapunun iptaliyle adına tescilini istemiştir.
Davalılar vekili, usul ve esas yönünden davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne, muris ... adına tapuda kayıtlı olan 3129 parsel sayılı taşınmazın tapusunun iptali ile davacı adına tesciline dair verilen karar Dairemizin 07.03.2017 tarihli, 2016/11280 Esas - 2017/1732 Karar sayılı ilamı ile "...Dava konusu 3129 parsel sayılı taşınmazda tarafların murisi ... kızı ..."ın 2/24 payının 29.01.2013 tarihinde intikal suretiyle elbirliği mülkiyet şeklinde mirasçıları adına kayıtlı olduğu tapu kaydından anlaşılmaktadır. Dava konusu olan pay dışında tapuda dava dışı çok sayıda paylı malikler bulunduğu halde hükmün infazında şüphe ve tereddüt oluşturacak şekilde iptaline ve tesciline karar verilen dava konusu payın hüküm sonucunda açıkça gösterilmediği ve bu haliyle verilen kararın 6100 sayılı HMK"nun 297/2. maddesine aykırı olduğu sonucuna varıldığından usulüne uygun şekilde hüküm sonucu oluşturulması için kararın bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile, 3129 parsel sayılı taşınmazda davalılar ..., ... ve ... adına olan payların tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK"nin 297. maddesinin 2. fıkrası gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Somut olaya gelince; 18.05.2011 tarihli ölünceye kadar bakma sözleşmesine göre bakım alacaklısı ... dava konusu taşınmazdaki hissesinin tamamını devretmeyi kabul etmiştir. Ancak mirasçılardan davalı ..."un muris ..."dan intikal eden hissesinden başka babasından intikal eden 1/24 hissesinin bulunduğu anlaşılmıştır. Mahkemece kurulan hükümde davalılardan iptal edilen hissenin ve davacıya tesciline karar verilecek hisselerin açıkça tereddüt bırakmayacak şekilde hükümde gösterilmesi gerekirken davalı ..."a babasından intikal edilen hissenin de iptaline karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.01.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.