3. Hukuk Dairesi 2014/5345 E. , 2014/12085 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : MALATYA 2.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/06/2013
NUMARASI : 2012/411-2013/326
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili aleyhine davalı tarafça Malatya 3.İcra Müdürlüğü"nün 2011/5825 esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını; takip konusunun elektrik borcundan kaynaklandığını, borç dönemlerinin ise 2006 yılından başlamak üzere takip tarihine kadar olan dönem olduğunu, takibi ve borcu kabul etmediklerini, müvekkilinin borcunu ödeyip adına kayıtlı olan aboneliği kapatmak istediğini yazılı olarak beyan ettiği halde davalı kurumun müvekkilinin dilekçesine cevap vermediğini ve dilekçe gereğini de yerine getirmediğini; müvekkilinin abonelik işlemlerinin kapanması ve borcun ödenmesi konusunda üzerine düşeni yaptığını, ancak davalı kurumun aboneliği sonlandırmadığını ve borcun birikmesine sebebiyet verdiğini, müvekkilinin dilekçe tarihlerinde taşınmazdan ayrıldığını, taşınmazı kiralayan şahsın da borcu ödemediğini; davalı kurumun 6 yıl gibi bir zaman geçmesine rağmen elektrik borcundan dolayı elektriği kesmediğini belirterek icra takip dosyasındaki icra işlemlerinin dava sonuna kadar tedbiren durdurulmasına ve müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline, davalının borç miktarının % 40"ından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının, müvekkili şirkete 16/06/2004 tarihinde abone olduğunu ve halen aboneliğinin de devam ettiğini; dava dilekçesinde iddia edildiği gibi müvekkili şirkete abone kaydının iptaline ilişkin dilekçe verilmediğini, aboneliğin devam ettiğini, davacının sorumlu olduğunu, davacının kendi adına olan aboneliği başkasının kullanmasına izin verdiğini veya rıza gösterdiğini savunarak, davanın ve kötü niyet tazminatı talebinin reddine, müvekkili şirket lehine %40"tan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, dava konusu aboneliğin hali hazırda davalı adına kayıtlı olduğu, davacı tarafça dilekçe tarihlerini ve defter kayıt numaralarını gösteren kuruma ait kayıt belgesinin fotokopisini dosyaya ibraz edildiğini ve fotokopide geçen 14/11/2006 tarih ve 7103 dilekçe numaralı, 09/04/2007 tarih ve 2765 dilekçe numaralı kayıtlardaki dilekçenin, aboneliğin kapatılması talebini içerdiğini davacı kurumun cevabi yazılarından, davacı tarafından böyle bir dilekçenin verilmediği bildirildiğini, davalı tarafından bildirilen 14/11/2006 tarih ve 7103 dilekçe numaralı sırada, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından kamulaştırma bildirimi olarak 19/10/2006 tarihinde verildiğini; yine 2765 dilekçe numaralı sırada ise M. Ş. adlı kişi tarafından aydınlatma talebi ile dilekçe verildiği, davacı tarafın ileri sürmüş olduğu iddiasını ispatlayamadığından davanın reddi yönünde hüküm kurulmuş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava davalı şirket tarafından davacı E.. Ç.. aleyhine başlatılan icra takibine konu 8.807,30 TL elektrik bedelinden dolayı borçlu olmadığının tespitine yönelik menfi tespit davasıdır.
Davacı tarafça Malatya Elektrik Dağıtım Müessesesine ait 14/11/2006 tarih ve 7103 dilekçe numaralı alındı belgesi ile F. Malatya İl Müdürlüğüne ait 9/4/2007 tarih ve 2765 dilekçe takip numaralı alındı belgelerinin birer örneğini sunulduğu, mahkemece söz konusu alındı belgelerine istinaden kurumdan gelen evrak defterine ait fotokopinin istenildiği, ancak gelen evrak kayıt defteri fotokopisinin hangi yıla ait olduğunun açıkça belirli olmadığı, 14/11/2006 tarihli 7103 sayılı alındı belgesine ilişkin kuruma giriş tarihinin 19/10/2006 tarihi olarak kaydedildiği ve geldiği yere iade edildiği yönünde not düşüldüğü, yine 9/4/2007 tarihli 2765 sayılı alındı belgesine ilişkin dilekçe notunun ve Teknik 2 birimine havale edildiğinin not düşüldüğü ve fakat gerek kurum cevabi yazısında ve gerekse evrak kayıt defterinin fotokopisinde davacı tarafın iddia ettiği dilekçelerin içeriği ve yapılan nihai işlem veya işlemler için her hangi bir bilginin söz konusu evrak kayıt defterinin içeriğinde bulunmadığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığa göre aşağıdaki hususun tespiti ve incelenmesi gereklidir.
Mahkemece davacı tarafın iddiası doğrultusunda ibraz edilen alındı belgelerine konu dilekçelerin okunaklı ve onaylı örnekleri ile dilekçelere istinaden davalı kurum tarafından ne tür işlemler yapıldığının kurumdan sorulması ve işlem yapılmış ise yapılan işlemlere ilişkin belge ve bilgilerin celbedilmesi, davacı tarafın tutanak tarihinden önce bizatihi aboneliği sona erdirmek için başvurusunun olup olmadığının tespit edilerek toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması bozmayı gerektirmiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.