Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01.04.2000 tarihinde işe başladığının ve işçilik alacaklarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere ve özellikle 30.03.2001 ve 26.07.2002 tarihli giriş bildirgelerine, işten ayrılma bildirimlerine, 11.01.2002 ve 02.07.2003 tarihli ibranemelere, imzalı ücret bodrolarına, çalışmalarının usulüne uygun olarak bilgirge ve bordrolarla kuruma bildirilmiş bulunulmasına, 12.09.2003 tarihli iş müfettişi tutanağına ve diğer işyeri bilgilerine göre davacının tüm, davalıların ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Davacı, 01.04.2000-02.07.2003 tarihleri arasında davalı işyerinde aralıksız çalıştığının tesbitini istemiş, Mahkemece 01.04.2000-30.03.2001 tarihleri arasındaki dönemin kabulü ile fazla istemin reddine karar verilmiştir.
Yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi olan bu tür davalarda, çalışma olgusunun belirlenmesinde davalı işyerine ait dönem bordrolarında dava konusu süreyi kapsayacak şekilde çalışmaları yer alan işyeri çalışanları ile gerektiğinde komşu işyerlerinin kayıtlarına geçmiş çalışanlarının beyanlarına başvurulmak suretiyle sonuca gidilmesi gerektiği Yargıtay"ın yerleşik içtihatları gereğidir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nn 2003/21-35-64, 2004/21-480-579, 2005/21-60-69, 2005/21-495-582, 2006/21-43-98 sayılı İçtihatları ) İfadeleri hükme esas alınan tanıklardan M. S."ın davalı işyerindeki çalışmalarının 17.11.2000-21.02.2001 tarihleri arasında görüldüğü dolayısıyla bu süre dışındaki çalışmalara yönelik beyanının soyut düzeyde kaldığı, işyeri çalışanı olduğunu belirten Kamil Çankaya"nın isminin işyeri bordrolarında bulunmadığı, tanık Ş.Ü."ün ise davalı işyeri veya komşu işyeri çalışanı olmadığı, diğer tanıkların da davalı işveren tanıkları olup beyanlarının yeterli olmadığı, bu durumda 01.04.2000-17.11.2000 ve 21.02.2001-30.03.2001 tarihleri arasındak dönemler yönünden tanık sözlerinin soyut düzeyde kaldığı ortadadır.
Mahkemece yukarıda açıklanan olgular gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 07.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.