
Esas No: 2016/502
Karar No: 2018/10404
Karar Tarihi: 12.11.2018
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/502 Esas 2018/10404 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait davalı ... şirketine kasko sigorta poliçesi ile sigortalı aracın, 25/04/2013 tarihinde meydana gelen kazada hasarlandığını ve tespit yaptırdıklarını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile, 74.000,00 TL hasar bedeli ile 23.400,00 TL mahrum kaldığı kazanç kaybının ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile 40.000,00 TL"nin dava tarihi olan 06/05/2014 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine, davacının kazanç kaybına yönelik isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, taraflar arasında düzenlenen ve kaza tarihi itibariyle geçerli bulunan kasko sigorta poliçesinde kazanç kaybı (gelir kaybı) zararının teminat altına alınmadığının anlaşılmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
2-Kara ... Kasko Sigortası Genel Şartlarının 3.3.1.2. maddesi hükmü uyarınca "onarım masrafları, sigortalı taşıtın ... gerçekleştiği tarihteki değerini aşar ya da taşıt onarım kabul etmez ise taşıt tam hasara uğramış sayılır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur" hükmü öngörülmüş olup, bu hükümden açıkça anlaşılacağı üzere, davalı ... meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, sigortalı araç hurdasını sigorta ettirenin kendisine verilmesi istenmedikçe, sigortacı tarafından davacı ... ettirenin uhdesinde bırakıp, hurda bedelini tazminattan düşmesi olanaklı değildir. Zira, kasko sigortasında aslolan amaç zarar bedelinin tamamen karşılanmasıdır.
Somut olayda; davaya konu aracın pert olduğu hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Dava dilekçesindeki talep dikkate alındığında, davacının araç hurdasını talep etmediği, tespit dosyasında aracın 2. el piyasa rayiç bedelinin 74.000,00 TL, expertiz raporunda 70.000,00 TL ve yargılama aşamasında alınan ve hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda ise 75.000,00 TL olarak belirlendiği, sovtaj (hurda) değerinin; expertiz raporunda 30.000,00 TL (sözlü olarak alınan teklif), dava dosyasındaki bilirkişi raporunda ise 35.000,00 TL olarak belirlendiği anlaşılmakla, araç hurdasının kendisinde kalması talebi bulunmayan davacının talebi doğrultusunda bilirkişi raporu ile tespit edilen gerçek zarar miktarı dikkate alınmak suretiyle karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi uygun bulunmamıştır.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 2.049,30 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 12/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.