17. Hukuk Dairesi 2015/18876 E. , 2018/10559 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin 15/09/2008 günü minibüsten indikten sonra yolun karşı istikametine geçmek isterken arkadan gelen ve aynı yöne gitmekte olan sürücü ... kontrolündeki ... plaka sayılı aracın çarpması sonucu yaralandığını, tedavi sonrasında müvekkilinin sol kol ve sol bacağında sürekli sakatlığın oluştuğunu, bu sakatlanma sonucunda müvekkilinin ömür boyu işgöremez duruma düştüğünü, davacı müvekkilinin tekstil sektöründe çalışan makine ustası olup ekonomik geleceğinin de tehlikeye girdiğini, müvekkilinin bedensel ve ruhsal olarak uğradığı kayıplar sonucunda kaza tarihinden bugüne kadar çalışmadığını ve ortaya çıkan kalıcı sakatlıklar sonucu bundan sonra da çalışma imkanının kalmadığını, bu kazanın oluşmasında davalı araç sürücüsü ..."ın aracının hızlı olup kusurlu olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hak ve alacakları talep etme hakları saklı kalmak kaydıyla tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen olmak üzere 10.000,00 TL. maddi zarar 6.000,00 TL. tedavi giderine ve ... şirketi dışında kalan diğer iki davalıdan müteselsilen ve müştereken alınmak üzere 50.000,00 TL. manevi tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; müvekkilleri aleyhine açılan davanın haksız, kanuni ve dayanaktan yoksun ve zamanaşımına uğramış bir dava olduğunu, meydana gelen trafik kazasında kusurun tamamen davacıya ait olduğunu, müvekkilinin meydana gelen kazada kusursuz olması sebebi ile açılan davanın reddi gerektiğini, davacı tarafın müvekkillerinden olayın meydana gelmesinde kendisinin kusurlu olması sebebi ile herhangi bir maddi ve manevi taminat talep etmesinin mümkün olmadığını, talep edilen maddi ve manevi tazminatları ile tedavi giderlerinin fahiş ve yerinde bulunmadığını, müvekkillerinin bütün bunlara rağmen insani ve vicdani olarak davacının tedavi giderlerinin 3.625,00 TL.lik kısmını 23/09/2008 taraihli makbuz karşılığında ödediklerini, ayrıca müvekkillerinden ..."ın yine davacıya 30/04/2009 tarihinde 750,00 TL. ödeme yaptığını belirterek haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... cevap dilekçesinde; ...plaka numaralı aracın müvekkili şirket tarafından zorunlu trafik ... poliçesi ile sigortalandığını, müvekkili ... şirketinin sigortalısının kusurlu olması ve bu kusurun ispat edilmiş olması halinde ispatlanabilmiş gerçek zarar miktarının sigortalısının kusuru oranına tekabül eden kısmı için ve herhalde azami poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olabileceğini, tedavi giderleri yönünden de tedaviye yönelik hangi giderlerin karşılandığı ve buna ilişkin sübut delillerin araştırılması gerektiğini, davacının müvekkili şirkete herhangi bir başvuruda bulunmaksazın iş bu davayı ikame ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, 71.911,72 TL. maddi tazminatın, davalı ... şirketinin sorumluluğu 66.819,52 TL. ve poliçe limitleri ile sınırlı olmak kaydıyla, davalı ... yönünden dava tarihinden itibaren, diğer davalılar yönünden olay tarihi olan 15/09/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 15.000,00 TL. manevi tazminatın olay tarihi olan 15/09/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde; manevi tazminatın taktirinde B.K."nun 47. Maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 35,90 TL onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 13/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.