17. Hukuk Dairesi 2015/14944 E. , 2018/10667 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 13.11.2018 Salı günü davacılar ve davalı tarafından gelen olmadı.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili; 09.05.2012 tarihinde davacılardan ..."ın eşi, diğer iki davacının annesi olan yolcu konumundaki ..."ın davalı şirketin kayıt maliki olduğu aracın sürücüsünün tam ve asli kusuru nedeniyle oluşan trafik kazasında ağır şekilde yaralandığını ve kalıcı olarak malul kaldığını belirterek davacı ... için 20.000,00 TL, diğer davacılar ... ve ... için 10.000,00 TL"şer manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ...Ş. Vekili; derdestlik ve zamanaşımı itirazında bulunmuş, kusuru kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacıların eş ve anneleri dava dışı ..."ın uğradığı bedensel zararın ağır bedensel zarar boyutunda bulunmadığı, davacılar açısından doğrudan zarara uğramanın söz konusu olmadığı, yansıma yoluyla manevi tazminat talebinde bulunulamayacağı ve bu itibarla manevi tazminat talebinde bulunmak için gerekli şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebi ile manevi tazminat istemine ilişkindir.Davacılar vekilince yaralanan dava dışı ..."in eşi ve çocukları için manevi
tazminat talebinde bulunulmuş, mahkemece; davacıların manevi tazminat istemlerinin reddine karar verilmiştir.
Olay tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 47. maddesinde manevi tazminat istemi düzenlenmiştir. Zarar kavramına (B.K. 46 ve 47) ruhsal bütünlüğün ihlali, sinir bozukluğu veya hastalığı gibi hallerin de girdiği bu maddelerde sadece maddi sağlık bütünlüğünün değil, ruhsal ve sinirsel bütünlüğün de korunduğu doktrinde ve ... kararlarında kabul edilmektedir. Öyleyse, bir kişinin cismani zarara uğraması/ölmesi sonucunda, onun (ana, baba, karı, koca, çocukları ve kardeşleri gibi) çok yakınlarından birinin de aynı eylem nedeniyle ruhsal bütünlüğü ağır şekilde bozulmuşsa, onların da manevi tazminat isteyebilecekleri kabul edilmelidir.
Yine dava ve karar tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.maddesi ile bu konu yeniden düzenlenmiş olup özetle “ağır bedensel zarar yada ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar para ödenmesine karar verilebilineceği” hükmü getirilmiştir. Bu yeni düzenlenme ile 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun yürürlük zamanında içtihatlarla düzenlenen husus yasa koyucu tarafından açıklığa kavuşturulmuştur.
Somut olaya gelince; gerek haksız fiil zamanında yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nda gerekse bu kanun zamanında gelişen içtihatlar ışığında düzenlenen 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununda trafik kazası nedeniyle %11,2 oranında malul kalan dava dışı .."in eşi ve çocukları olan davacıların da manevi tazminat talep etme hakkı bulunduğu hususunda tartışma bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davacılar için de uygun miktarda manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davacıların manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, Duruşmada vekille temsil olunmayan davacılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 14/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.