19. Ceza Dairesi 2018/4576 E. , 2019/5406 K.
"İçtihat Metni"
Karşılıksız çek düzenleme suçundan sanık ..."in, 5941 sayılı Çek Kanunu"nun 5/1 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 53/2. maddeleri gereğince 55.060,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Konya 4. İcra Ceza Mahkemesinin 09/05/2017 tarihli ve 2017/170 esas, 2017/574 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, infaz savcılığı tarafından 5941 sayılı Kanun"un 5/1. fıkra 2. cümlesinin Anayasa Mahkemesince iptal edilmesi üzerine oluşan tereddüdün giderilmesi talebi üzerine, cezanın infazının devamına ilişkin Konya 4. İcra Ceza Mahkemesinin 31/01/2018 tarihli ve 2017/170 esas, 2017/574 sayılı ek kararına yönelik itirazın reddine ilişkin Konya 1. İcra Ceza Mahkemesinin 22/02/2018 tarihli ve 2018/19 değişik iş sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 03/07/2018 gün ve 2018 - 8727 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/07/2018 gün ve ...... sayılı ihbarnamesi ile dairemize gönderilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Konya 4. İcra Ceza Mahkemesinin 09/05/2017 tarihli ve 2017/170 esas, 2017/574 sayılı gerekçeli kararında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/2. maddesi yerine aynı Kanun"un 53/2. maddesinin yazılmasının mahallinde düzeltilebilecek maddi hata olduğu düşünülerek yapılan incelemede;
10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarihli ve 2016/191 esas 2017/131 sayılı kararı ile 5941 sayılı Kanun"un 1. fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticari işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından” şeklindeki ibarenin iptal edildiği,
Her ne kadar 1982 Anayasasının 153/5. maddesine göre, Anayasa Mahkemesi iptal kararlarının geriye yürümeyeceği belirtilmiş ise de; söz konusu iptal kararının sanık lehine bir durum ortaya çıkardığı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 7/2. maddesinde, "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un 9/3. maddesindeki “Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.” şeklindeki düzenlemeler uyarınca, sanığın hukuki durumun yeniden değerlendirilerek lehe olan, söz konusu iptal kararı sonrası yürürlük kazanan 5941 sayılı Kanun"un 5/1. maddesinde yer alan, "(Değişik: 15/7/2016-6728/63 md.) Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, binbeşyüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur. Ancak, hükmedilecek adli para cezası; çek bedelinin karşılıksız kalan miktarı, (…)(2) az olamaz." hükmü gereğince sanık lehine bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
10/10/2017 tarihli ve 30206 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 26/07/2017 tarihli ve 2016/191 esas 2017/131 sayılı kararı ile 5941 sayılı Kanun"un 1. fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan “çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticarî işlerde temerrüt faizi oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile takip ve yargılama gideri toplamından” şeklindeki ibarenin iptal edilmiş olması karşısında, mahkemece takdiren belirlenen 550 gün adli para cezasının aynı şekilde takdiren tespit edilen günlük 100 TL ile çarpılması suretiyle hükmedilen 55.000,00 TL adli para cezası üzerine ticari temerrüt faizi, takip ve yargılama gideri toplamları da eklenmek suretiyle sanığın neticeden 55.060,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, Konya 1. İcra Ceza Mahkemesinin 22/02/2018 tarihli ve 2018/19 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nun 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma gereği yeniden uygulama yapılarak, Konya 4. İcra Ceza Mahkemesinin 09/05/2017 tarihli ve 2017/170 esas, 2017/574 sayılı asıl kararındaki (1) numaralı hükümden, (c) fıkrasının tamamen çıkarılmasına, infazın takdiren hükmedilen 55.000,00 TL üzerinden yapılmasına, hükmün diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, 11/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.