17. Hukuk Dairesi 2016/655 E. , 2018/11069 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın ve birleşen davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı işletene ait olup sürücü ..."un kullandığı aracın çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve bakıma muhtaç hale geldiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydıyla şimdilik çalışma gücü kaybı ve bakıcı giderleri için 15.000 TL maddi tazminatın 25.06.2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen 2013/263 Esas sayılı dava dilekçesinde, kazaya karışan aracın trafik poliçesinin davalı ... şirketi tarafından yapıldığını, davalı ... şirketince müvekkiline ödenen tazminat miktarının müvekkilin zararını karşılamadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydıyla çalışma gücü kaybı için 13.000 TL, bakıcı giderleri için 2000 TL olmak üzere toplam 15.000 TL maddi tazminatın poliçe limitleri dahilinde 25.06.2005 tarihinden
itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, dosyanın aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunan 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/269 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın zamanaşımı yönünden reddine karar verilmesini, davacının kusur durumu, davalıya ait araç trafik sigortasından ve kasko sigortasından almış bulunduğu tazminatları, çalıştığı kurumdan ayrılması nedeniyle emekli sandığı tarafından yapılan ve yapılmakta olan ödemeler dikkate alındığında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı kooperatif vekili, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının kazada tamamen kusurlu olduğu, davacının ... şirketinden maluliyet nedeniyle 04.10.2007 tarihinde 27.845 TL tazminat aldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl dosyada ihbar olunan ... ... A.Ş. Vekili, dava açılmadan önce müvekkili şirkete yapılan başvuru neticesinde yapılan aktüerya hesaplama neticesinde trafik kazası nedeni ile malul kalan başvuru sahibinin gerçek zarar miktarının 27.845 TL olarak tespit edildiğini ve tutarın 26.09.2007 tarihli ihbarname mukabilinde ilgililere ödendiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının bakiye tazminat alacağı bulunmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine dair karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ile açılan maddi tazminat talebi hakkında karar verilebilmesi, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise ... Kurumu ... Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin ... Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların, işgücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda, kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak dava tarihinden önce alınmış ... Devlet Hastanesinin 29.05.2007 tarihli engelli Sağlık Kurulu Raporunda %83 oranında sürekli engelli olduğu belirtilmiş; mahkemece yargılama sırasında alınan ... ... Kurumu 3.... Dairesinin 13.11.2013 tarihli raporunda ise %43,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve 4 ay süre ile geçici iş göremezlik halinde kaldığı belirlenmiştir.
Bu haliyle davacının işgücü kaybı oranına ilişkin olarak dosyada bulunan maluliyet raporları arasında açık bir çelişki bulunmakta olup mahkemece bu konudaki çelişkiyi giderecek şekilde bir bilirkişi raporu alınmamıştır. Bu nedenle mahkemece maluliyet hususunda yapılan araştırma yetersizdir.
Mahkemece, kazayla ilgili olup tüm tedavi evrakları celbedildikten sonra, yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü esas alınarak, ... Kurumu Genel Kurulundan dosyadaki işgücü kaybı oranlarına ilişkin raporlar arasındaki çelişkilerin giderilmesi ve ayrıca kaza tarihinin 25.06.2005 olmasına göre ... Devlet Hastanesinin 29.05.2007 tarihli raporunda "yardımla dahi güç ayakta durduğu, hiç yürüyemediği, sol eli ve kolu ile ince işler yapamadığı"na dair tespiti dikkate alınarak ... Genel Kurulunun hazırlayacağı raporda davacının iyileşme döneminde (ve varsa) maluliyet döneminde bir başkasının sürekli bakımına muhtaç olup olmadığı hususunda da ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınıp kazanılmış haklar da nazara alınmak suretiyle sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 21/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.