
Esas No: 2016/14420
Karar No: 2017/3150
Karar Tarihi: 15.03.2017
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/14420 Esas 2017/3150 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki nafaka artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, ...si 12. Sınıf öğrencisi olduğunu, iki yıl yurt dışında yaşadığı için yaşıtlarına göre geri olduğunu, davalı babasından 125 TL nafaka aldığını ve başka geliri olmadığını ancak nafakayla geçinemediğini, mağdur olduğunu ve nafakanın 500 TL"ye artırılmasını talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile de talebinin yardım nafakası olduğunu belirtmiştir.
Davalı vekili, davacının 18 yaşını doldurmasına rağmen nafakanın artırılmasını talep ettiği, iştirak nafakası artırım talebinin mümkün olmadığından davanın usulden reddini gerektiği, Yargıtay kararlarına göre lüks harcamalara harcayan tarafın katlanması gerektiği, davacının özel okula gitmesinin zorunlu olmadığı, mahkemenin aksi kanaate olması halinde hakkaniyete uygun bir nafakanın takdir edilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, " Davacının davasının kısmen kabulü ile aylık 350.00 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden başlamak üzere davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine, Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’nin 9. maddesi yollaması ile 3.kısmına göre hesaplanan nispi vekalet ücreti A.A.Ü.T.’sinin 2.kısmının 2.bölümüne göre belirlenen maktu vekalet ücretinden az olamayacağından 1.800,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine’’ karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2) Davanın yardım nafakasına ilişkin olduğu ve davacının reşit olmakla daha önce lehine hükmedilen iştirak nafakasının kendiliğinden kalktığı mahkemenin de kabulünde
olduğu ve hükmün gerekçe kısmında ayrıntısıyla açıklandığı üzere, hükümde ‘’….350,00 TL yardım nafakasına...’’ hükmedilmesi gerekirken, sehven ‘’….yoksulluk nafakası…’’ olarak nitelendirme yapılması ve davacı kendisini vekil ile temsil ettirmemiş olmasına rağmen sehven davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olması bozmayı gerektirmiştir. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, usulün 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün ilk paragrafında belirtilen ‘’… aylık 350.00 TL yoksulluk nafakasının…’’ ibaresinin çıkartılarak yerine ‘’…. aylık 350.00 TL yardım nafakasının’’ yazılmak suretiyle, hükmün üçüncü paragrafının ise hüküm metninden çıkartılarak hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 15.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.