11. Hukuk Dairesi 2021/2501 E. , 2021/5917 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce bozmaya uyularak davanın kabulüne dair verilen 29.12.2020 tarih ve 2020/599 E- 2020/1463 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalı şirketin yurt dışında birçok ülkede yatırılan paraların istenildiği her an geri çekilebileceği ve karşılığında yüksek oranda faiz verileceği garantisi ile müvekkilinin davalı şirkete para verdiğini, ancak ödenen paranın bir türlü geri alınamadığını ileri sürerek davalı şirkete ortak olunmadığının tespiti ve verilen paranın davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı şirket davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davacının davasının kısmen kabulüne, davacının davalı ...Ş. nin şirket ortağı olmadığının tespitine, 261.268,43 TL"nin temerrüt tarihi olarak kabul edilen 22.03.2016 dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlardaki avans faiziyle davalılardan müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili ve davalı şirket vekili istinaf etmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, uyulan bozma ilamı sonrasında, taraflar arasında görülmekte olan davanın 05.12.2019 tarihinde 7194 sayılı Yasa"nın 41. maddesiyle 3332 sayılı Yasa"ya eklenen geçici 4. maddesi kapsamında olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK"nın 353/1.b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili yeniden hüküm kurulmasına, açılan dava ile ilgili karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, Bölge Adliye Mahkemesince uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı davacıdan peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 11.10.2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.