
Esas No: 2015/15316
Karar No: 2015/15316
Karar Tarihi: 7/2/2018
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
BEDİR AYDIN BAŞVURUSU |
(Başvuru Numarası: 2015/15316) |
|
Karar Tarihi: 7/2/2018 |
R.G. Tarih ve Sayı: 23/2/2018 - 30341 |
|
İKİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
Başkan |
: |
Engin
YILDIRIM |
Üyeler |
: |
Osman Alifeyyaz PAKSÜT |
|
|
Recep
KÖMÜRCÜ |
|
|
Celal Mümtaz
AKINCI |
|
|
Recai AKYEL |
Raportör |
: |
Akif
YILDIRIM |
Başvurucu |
: |
Bedir AYDIN |
Vekili |
: |
Av. Yusuf
Kenan ALTAN |
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1. Başvuru, yürütülen ceza davasının makul sürede
sonuçlandırılmaması veyüklenen suçtan beraat kararı
verilmesine rağmen lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesi nedenleriyle adil
yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvuru 3/9/2015 tarihinde yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
6. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle ilgili
olaylar özetle şöyledir:
7. Başvurucunun da aralarında bulunduğu şüphelilerin 15/7/2007
tarihinde mağdurun bulunduğu işyerine giderek senet ile inşaat devir
sözleşmesini zorla imzalatmaya çalıştıkları iddia edilmiştir.
8. Anılan olayla ilgili yapılan soruşturma sonunda başvurucu
hakkında yağma suçunu işlediği iddiasıyla Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığının
12/2/2008 tarihli iddianamesiyle Bakırköy 9. Ağır Ceza Mahkemesine (Mahkeme)
kamu davası açılmıştır.
9. Yargılama sırasında başvurucu müdafii
olarak Avukat Y.K.A. birçok celseye katılmıştır. Başvurucu, Mahkemenin 5/4/2011
tarihli kararıyla atılı suçtan beraat etmiştir. Başvurucu müdafii,
beraat kararının gerekçesine ve vekâlet ücretine yönelik olarak hükmü temyiz
etmiştir.
10. Yargıtay, gerekçeye yönelik temyiz itirazları yerinde
görmemiş; müdafinin Mahkemeye sunduğu vekâletnamenin hüküm tarihinden sonra
alındığını da belirterek 30/6/2015 tarihinde hükmü onamıştır. Başvurucu, anılan
karardan 31/8/2015 tarihinde haberdar olmuştur.
11. Başvurucu3/9/2015 tarihinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İLGİLİ HUKUK
A. Ulusal Hukuk
12. 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun “Yargılama giderleri” kenar başlıklı 324.
maddesinin birinci ve ikinci fıkraları şöyledir:
“Harçlar ve tarifesine göre ödenmesi gereken
avukatlık ücretleri ile soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın
yürütülmesi amacıyla Devlet Hazinesinden yapılan her türlü harcamalar ve
taraflarca yapılan ödemeler yargılama giderleridir.
Hüküm ve kararda yargılama giderlerinin
kimlere yükletileceği gösterilir.”
13. 3/12/2010 tarihli ve 27774 sayılı Resmî Gazete’de
yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin “Ceza davalarında ücret” kenar başlıklı
13. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:
“Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil
ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir.”
14. Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 27/11/2017 tarihli ve
E.2016/8239, K.2017/13521 sayılı kararının ilgili kısmı şöyledir:
“Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5.
maddesinde yer alan “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık
yararına hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir.” biçimindeki
düzenleme nazara alınarak; kendilerini iki farklı vekaletname ile vekille
temsil ettiren ve beraatine karar verilen sanıklar
yararına hazine aleyhine vekaletname sayısınca maktu avukatlık ücretine
hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş[tir.]”
B. Uluslararası Hukuk
1. Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesi
15. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin (Sözleşme) 6. maddesinin
(1) numaralı fıkrasının ilgili kısmı şöyledir:
"Herkes davasının, ...
cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan,... bir mahkeme tarafından ... görülmesini isteme
hakkına sahiptir..."
2. Avrupa İnsan Hakları
Mahkemesi İçtihadı
16. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM); Sözleşme"nin 6. maddesinin beraat eden kişilere ceza
davasında yapılan yargılama masraflarını isteme hakkını içermediğini, adil
yargılanma hakkının bu şekilde bir güvence sağlamadığını kabul etmektedir (Masson ve Van Zon/Hollanda,
B. No: 15346/89, 15379/89, 28/9/1995, § 49; Yassar Hussain/Birleşik Krallık, B.
No:8866/04, 7/3/2006, § 20).
V. İNCELEME VE GEREKÇE
17. Mahkemenin 7/2/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Makul Sürede
Yargılanma Hakkının İhlal Edildiğine İlişkin İddia
18. Başvurucu, makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğini
ileri sürmüştür.
1. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
19. Açıkça dayanaktan yoksun olmadığı ve kabul edilemezliğine
karar verilmesini gerektirecek başka bir neden de bulunmadığı anlaşılan makul
sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilebilir
olduğuna karar verilmesi gerekir.
2. Esas Yönünden
20. Ceza yargılamasının süresi tespit edilirken sürenin
başlangıç tarihi olarak bir kişiye suç işlediği iddiasının yetkili makamlar
tarafından bildirildiği veya isnattan ilk olarak etkilendiği arama ve gözaltı
gibi birtakım tedbirlerin uygulandığı tarih; sürenin sona erdiği tarih olarak
ise suç isnadına ilişkin nihai kararın verildiği, yargılaması devam eden
davalar yönünden ise Anayasa Mahkemesinin makul sürede yargılanma hakkının
ihlal edildiğine ilişkin şikâyetle ilgili kararını verdiği tarih esas alınır (B.E., B. No: 2012/625, 9/1/2014, § 34).
21. Ceza yargılamasının süresinin makul olup olmadığı
değerlendirilirken yargılamanın karmaşıklığı ve kaç dereceli olduğu, tarafların
ve ilgili makamların yargılama sürecindeki tutumu ve başvurucunun yargılamanın
süratle sonuçlandırılmasındaki menfaatinin niteliği gibi hususlar dikkate
alınır (B.E., § 29).
22. Anılan ilkeler ve Anayasa Mahkemesinin benzer başvurularda
verdiği kararlar dikkate alındığında somut olayda 7 yıl 11 ayı aşan
yargılamanın süresinin makul olmadığı sonucuna varmak gerekir.
23. Açıklanan gerekçelerle Anayasa’nın 36. maddesinde güvence
altına alınan makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verilmesi
gerekir.
B. Diğer İhlal İddiaları
24. Başvurucu; avukatının celselere defalarca katıldığını,
tutanaklarda sanık müdafii olarak adının geçtiğini,
Mahkemece beraat kararı verildiği hâlde lehine vekâlet ücretine
hükmedilmediğini, buna müdafinin Mahkemeye sunduğu vekâletnamenin hüküm
tarihinden sonraki tarihli olmasının gerekçe olarak gösterildiğini, bu
sebeplerle adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini ileri sürmüştür.
25. Anayasa"nın 36. maddesinin birinci fıkrasında, adil
yargılanma hakkının kapsam ve içeriği açıkça belirlenmemiştir. Bununla birlikte
Anayasa"nın 36. maddesine "adil yargılanma" ibaresinin eklenmesine
ilişkin gerekçede, Türkiye"nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerce de
güvence altına alınan adil yargılanma hakkının madde metnine dâhil edildiği
vurgulanmıştır. Nitekim Anayasa Mahkemesi de Anayasa’da adil yargılanma
hakkının kapsamı belirlenmediğinden bu hakkın kapsam ve içeriğinin Türkiye"nin
taraf olduğu Sözleşme’nin 6. maddesi çerçevesinde belirleneceğine karar
vermiştir (Birçok karar arasından bkz. Güher
Ergun ve diğerleri, B. No: 2012/13, 2/7/2013, § 38).
26. Ceza davasında yargılama giderleri; 5271 sayılı Kanun"un “Yargılama giderleri” kenar başlıklı 324.
maddesinde, harçlar ve tarifesine göre ödenmesi gereken avukatlık ücretleri ile
soruşturma ve kovuşturma evrelerinde yargılamanın yürütülmesi amacıyla devlet
Hazinesinden yapılan her türlü harcama ve taraflarca yapılan ödemeler şeklinde
belirtilmiştir. Anılan düzenleme uyarınca vekâlet ücretinin de yargılama gideri
kapsamında bulunduğunda şüphe yoktur. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"ne göre de beraat eden ve kendisini vekil ile
temsil ettiren sanık yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine
hükmedilecektir (bkz. § 13).
27. 5271 sayılı Kanun"a göre mahkemelerin yargılama giderleri
kapsamında hükmettikleri vekâlet ücretinin taraflar lehine bir hak ya da
aleyhine bir yükümlülük doğurduğu anlaşılmaktadır (Atilla İnan, B. No: 2012/615, 21/11/2013, § 29). Ancak
Anayasa"nın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkı, suç
isnadı altında olup da sonradan beraat eden kişilere yargılama masraflarını
isteme yönünde bir güvence sağlamamaktadır (Bu konudaki AİHM yaklaşımı için
bkz. § 16).
28. Sonuç olarak beraatine karar
verilen sanıklar lehine (Hazine aleyhine) vekâlet ücretine hükmedilmediğine
ilişkin soyut iddiaların -adil yargılanma hakkına etkisi ortaya konulmadan-
incelenmesi olanaklı değildir.
29. Açıklanan gerekçelerle başvurunun bu kısmının açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle
kabul edilemez olduğuna karar verilmesi gerekir.
C. 6216 Sayılı Kanun"un
50. Maddesi Yönünden
30. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinin (1) numaralı
fıkrasının ilgili kısmı şöyledir:
“Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının
ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi
hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere
hükmedilir…”
31. Başvurucu, 15.000 TL manevi tazminata karar verilmesitalebinde bulunmuştur.
32. Somut olayda, makul sürede yargılanma hakkının ihlal
edildiği sonucuna varılmıştır.
33. İhlal tespitiyle giderilemeyecek olan manevi zararları
karşılığında başvurucuya net 9.500 TL manevi tazminat ödenmesine karar
verilmesi gerekir.
34. Dosyadaki belgelerden tespit edilen 226,90 TL harç ve 1.980
TL vekâlet ücretinden oluşan toplam 2.206,90 TL yargılama giderinin başvurucuya
ödenmesine karar verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. 1. Makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine ilişkin
iddianın KABUL EDİLEBİLİR OLDUĞUNA,
2. Diğer ihlal
iddialarının açıkça dayanaktan yoksun olması
nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
B. Anayasa"nın 36. maddesinde güvence altına alınan makul sürede
yargılanma hakkının İHLAL EDİLDİĞİNE,
C. Başvurucuya net 9.500 TL manevi tazminat ÖDENMESİNE,
tazminata ilişkin diğer taleplerin REDDİNE,
D. 226,90 TL harç ve 1.980 TL vekâlet ücretinden oluşan toplam
2.206,90 TL yargılama giderinin BAŞVURUCUYA ÖDENMESİNE,
E. Kararın bir örneğinin bilgi için Bakırköy 9. Ağır Ceza
Mahkemesine (E.2008/134, K.2011/84) GÖNDERİLMESİNE,
F. Ödemenin, kararın tebliğini takiben başvurucunun Maliye
Bakanlığına başvuru tarihinden itibaren dört ay içinde yapılmasına, ödemede
gecikme olması hâlinde bu sürenin sona erdiği tarihten ödeme tarihine kadar
geçen süre için yasal FAİZ UYGULANMASINA,
G. Kararın bir örneğinin Adalet Bakanlığına GÖNDERİLMESİNE
7/2/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.