17. Hukuk Dairesi 2016/1167 E. , 2018/11490 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı vekilince temyiz edilmiş, mahkemece davacılar vekilinin temyiz talebinin reddine dair verilen ek karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalının kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada davacı ..."nın ağır yaralandığını ve %100 oranında malul kaldığını, devamlı surette başkasının bakımına muhtaç olduğunu açıklayıp davacı ... için 10.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 4.500,00 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 3.000,00 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminat ile tedavi giderleri için 4.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile talebini artırmıştır.
Davalı vekili, kusura ve tazminat miktarına itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile davacı ... için maluliyet zararı, bakıcı ücreti, alt bezi masrafı ve yol giderine ilişkin toplam 150.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline, diğer davacıların maddi tazminat taleplerinin reddine, davacı ... ve ... için 1.500,00"er TL, davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı vekilince temyiz edilmiş, mahkemece davacılar vekilinin temyiz talebinin süresinde yapılmadığı gerekçesi ile temyiz talebinin reddine dair verilen ek karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Hükmün davalı vekilince temyizi üzerine temyiz dilekçesinin davacılar vekiline 04.12.2015 tarihinde tebliğ edildiği, davacılar vekilince de 10 günlük yasal süresi içinde katılma yolu ile 11.12.2015 tarihinde hükmü temyiz ettiği anlaşılmakla davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ek kararın kaldırılmasına karar verildi.
Davacılar vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi;
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin ve davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili meydana gelen kazada yaralanan ve %100 malul kalan müvekkili için iş göremezlik tazminatı, bakıcı gideri, tedaviler için ulaşım gideri, maluliyeti sebebi ile belgeli/belgesiz tedavi giderlerinin tahsilini talep etmiştir.
Mahkemece tarafların kusuruna ilişkin olarak alınan raporda; meydana gelen kazada yaya olan davacının %75 oranında kusurlu olduğu, davalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Tazminata ilişkin alınan raporda ise; iş göremezlik zararı, bakıcı gideri ve tedavi giderleri toplam 860.244,16 TL olarak hesaplanmış, bu miktardan davacının %75 kusuru indirildiğinde davacının iş göremezlik, bakıcı gideri ve tedavi giderlerine yönelik talep edebileceği toplam zararın 215.061,04 TL olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece anılan bilirkişi raporları hükme esas alınmış, hesaplanan 215.061,04 TL tazminattan tarafların kusur durumları dikkate alınarak hakkaniyet indirimi de yapılmak suretiyle maddi tazminat talebine ilişkin açılan davanın kısmen kabulü ile 150.000,00 TL"nin tahsiline karar verilmiştir. Anılan indirim şekli usul ve yasaya aykırıdır.
Türk Borçlar Kanununun 51. maddesinde tazminatın kapsamının nasıl belirleneceği, 52. maddesinde zarar görenin kusurunun dışında zararın meydana gelmesinde ve artmasında müterafik kusurunun olması halinde yapılacak indirim, 55. maddede ise; bedensel zararlara ilişkin hesaplanan tazminatın, miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamayacağı veya azaltılamayacağı düzenlenmiştir.
Anılan yasa hükümleri dikkate alındığında, davacının meydana gelen kazadaki kusuru, tazminatın belirlenmesinde dikkate alınacak hususlardan olup hesaplanan tazminattan kusur indirimi yapılmak suretiyle davacının kusuruna göre tazminat miktarı belirlenmiş olduğuna ve davacının meydana gelen zararın artmasında müterafik kusuru da bulunmadığına göre; TBK"nın 55. maddesine aykırı olacak şekilde davacının kusurunun hakkaniyet indiriminde dikkate alınarak indirim yapılması doğru değildir. (H.G.K. Görüşü de bu yöndedir)
4-Zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince ve sebepsiz zenginleşmenin önlenmesi amacı ile aynı olay nedeni ile aynı zarar kalemlerine ilişkin ödemeler var ise bu ödemelerin hesaplanan tazminatlardan indirilmesi gerekmektedir.
Davalı vekili aşamalardaki savunmasında; dava dışı ... A.Ş. tarafından davacıya ödeme yapıldığını, yapılan ödemenin zarardan indirilmesi gerektiğini savunmuş, mahkemece anılan savunma üzerinde durulmaksızın karar verilmiştir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Buna göre dava dışı ... A.Ş. tarafından davacıya yapılan ödeme ve varsa ödemenin niteliğinin araştırılarak sonucuna göre hüküm kurulmak üzere kararı bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 18.01.2016 tarihli ek kararın kaldırılmasına, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin ve davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara ve davalıya geri verilmesine, 29/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.