17. Hukuk Dairesi 2016/1853 E. , 2018/11766 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde birleşen dosyada davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Asıl davada davacılar vekili, davacıların oğlu 1993 doğumlu ... "ın 23.10.2013 tarihinde içinde bulunduğu aracın kaza yapması neticesinde ağır yaralandığını, bir süre komada kaldıktan sonra 10.11.2013 tarihinde vefat ettiğini, muris Oğuzhan"ın ailenin tek erkek çocuğu olması nedeniyle babasının işlerinde büyük katkısı olduğunu, ailenin çocuklarının ölümü ile destekten yoksun kaldığını, davacıların çocuklarını kaybetmesi sonrası büyük üzüntü ve korku yaşadıklarını, murisin ölümüne neden olan aracın davalı ... adına kayıtlı olup kaza esnasında davalı ... yönetiminde olduğunu, aracın Axa Sigorta tarafından Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı olduğunu belirterek fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davacı ... için 50.000,00 TL,
davacı ... için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın, davacı ... için 1.500,00 TL, davacı ... için 1.500,00 TL olmak üzere toplam 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili ve davalı ...vekili, davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada davacılar vekili, müvekkillerinin oğlu 1993 doğumlu ... "ın 23.10.2013 tarihinde içinde bulunduğu aracın kaza yapması neticesinde ağır yaralandığını, bir süre komada kaldıktan sonra 10.11.2013 tarihinde vefat ettiğini, muris Oğuzhan"ın ailenin tek erkek çocuğu olması nedeniyle babasının işlerinde büyük katkısı olduğunu, ailenin çocuklarının ölümü ile destekten yoksun kaldığını, davacıların çocuklarını kaybetmesi sonrası büyük üzüntü yaşadıklarını, davalı ..."ın ... plaka sayılı aracı davalı ..."e ait kiralama şirketine kiraladığını, 2918 sayılı KKTK.nun 3. maddesine göre davalı ..."in işleten konumunda olduğunu belirterek davacılar için ayrı ayrı talep edilen 50.000,00 TL manevi tazminatın ve sigorta şirketince karşılanmayan kısımlar yönünden davacılar için ayrı ayrı 1.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davalı vekili davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan delillere göre; asıl davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacıların maddi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine, davacı ... için 13.349,26 TL maddi tazminatın olay tarihinden (23.10.2013) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsili ile bu davacıya ödenmesine, aynı tazminatın dava tarihinden (13.03.2014) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş."den tahsili ile bu davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı ... için 14.217,63 TL maddi tazminatın olay tarihinden (23.10.2013) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."dan tahsili ile bu davacıya ödenmesine, aynı tazminatın dava tarihinden (13.03.2014) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...Ş."den tahsili ile bu davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine, davacılar için ayrı ayrı 30.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden (23.10.2013) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ...
Kahriman"dan tahsili ile bu davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı ... aleyhindeki davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, birleşen dosyanın kısmen kabul kısmen reddine, (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile) davacıların maddi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine, davacı ... için 13.349,26 TL maddi tazminatın olay tarihinden (23.10.2013) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."den tahsili ile bu davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacı ... için 14.217,63 TL maddi tazminatın olay tarihinden (23.10.2013) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."den tahsili ile bu davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabul kısmen reddine, davacılar için ayrı ayrı 30.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden (23.10.2013) itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ..."den tahsili ile bu davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm birleşen dosyada davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
2918 sayılı KTK.nun hükümlerine göre, trafik kaydı "işletenin" kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işletenliğin 3. kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı yasanın 3. maddesinde, "İşleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır." şeklinde tanımlanmıştır. Aynı kanunun 85. maddesinde ise, "Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, moturlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar." hükmüne yer verilmiştir.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, bu araçların
sahipleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılmasının bir başka kimseye devir edilmesi halinde (çok kısa bir süre olmamak kaydıyla) artık üzerindeki fiili hakimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının bulunmaması durumlarında, o aracı kaza sırasında fiili hakimiyeti altında bulunduran ve ondan ekonomik yönden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekip, bunun sonucu olarak da araç malikinin sorumlu tutulmaması gerekecektir. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay"ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması gerekmektedir.
Somut olayda, davacılar desteğinin içinde bulunduğu ... plaka sayılı araç davalı ... adına kayıtlıdır. Dosya içerisinde bulunan sözleşme örneğine göre ... plakalı araç davalı ..."ın eşi birleşen davalı ... adına kayıtlı kiralama şirketince 22.10.2013-23.10.2013 tarihleri arasında davacılar desteği ..."a 1 günlük süre kiralanmış, kaza 23.10.2013 günü meydana gelmiştir. Söz konusu kira sözleşmesinin geçerliliği tartışılabilir ise de kira sözleşmesi geçerli kabul edilse dahi, Yukarıda açıklanan yasal düzenlemelerde göz önünde bulundurularak, davalı ... adına kayıtlı araç davacılar desteği Oğuzhan"a 1 günlük süre ile kiralandığına göre, taraflar arasında yapılan kira sözleşmesi uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesi olarak kabul edilemez. O halde, araç malikinin işleten olduğu gözetilerek, davalı ... hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle birleşen dosyada davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden birleşen dosyada davalı ..."e geri verilmesine 05/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.