17. Hukuk Dairesi 2016/2599 E. , 2018/11822 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ... Aslan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; müvekkillerinin desteğinin yolcusu olduğu aracın tek taraflı kazasında desteğin öldüğünü, davalıların zarara neden olan aracın işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduklarını açıklayıp 1.000,00"er TL destekten yoksun kalma tazminatı ile 30.000,00"er TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini yükseltmiştir.
Davalı ... Aslan vekili, desteğin araçta hatır için taşındığını belirterek tazminattan indirim yapılması gerektiğini, ayrıca alkollü sürücünün aracına bilerek binmesi sebebi ile müterafik kusurunun bulunduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Diğer davalılar davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş hüküm, davalı ... Aslan vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ... Aslan vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat davalarında davalı desteğin ölümü nedeni ile ortaya çıkan gerçek zararda sorumludur. Gerçek zarar belirlenirken aktüerya alanında uzman bilirkişiden alınacak raporda öncelikle ölenin kusurunun indirilmesi, ardından eğer davacı tarafından davadan önce alınmış bir ödeme var ise yapılan bu ödemenin ödeme günü ile tazminatın hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizi de hesaplanarak, ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan tazminattan indirilmesi, bütün bu hesaplamadan sonra eğer somut olayda hatır taşıması ve müterafik kusurun varlığı söz konusu ise hesaplanan tazminatlardan en son müterafik kusur ve/veya hatır taşıması indiriminin yapılması gerekir.
Somut olayda, davacıların desteğinin araçta yolcu iken gerçekleşen kazada öldüğü, davacılara davadan önce davalı tarafından ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut aktüer raporunda ölenin annesi davacı ..."nun destekten yoksun kalma zararının 36.742,15 TL olduğu, ölenin babası davacı ..."nun destekten yoksun kalma zararının 34.262,67 TL olduğu belirlenmiştir. Mahkemece, hesaplanan bu tazminatlar üzerinden, araçta yolcu olarak bulunan desteğin alkolü sürücünün aracına binmesi nedeniyle müterafik kusuru bulunduğu gerekçesiyle %20 müterafik kusur indirimi ve %10 hatır taşıması indirimi yapılmış; bakiye zarardan davacılara davadan önce davalı tarafından yapılan ödemenin güncellenmiş değeri tenzil edilerek karar verilmiştir.
Ancak mahkemenin yaptığı bu hesaplama yöntem ve sırası, Borçlar Kanununda belirlenen önce zararın belirlenmesi sonra hakimin müdahalesi ile tazminatın belirlenmesi kuralı ve Dairemizin yerleşik içtihatlarına uygun değildir.
Bu halde mahkemece öncelikle davacı ... için hesaplanan 36.742,15 TL, davacı ... hesaplanan 34.262,67 TL miktardan öncelikle zararın belirlenirken davacılara davadan önce davalı tarafından yapılan ödemenin güncellenmiş hali ile ulaşılan miktarın düşülmesi, bundan sonra bulunan rakam üzerinden hakimin takdirinde olan ve tazminatın belirlenmesi için hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozma nedeni yapılmıştır.
Kabule göre;
Desteğin kazaya karışan araç içinde hatır için taşındığı sabittir. Somut uyuşmazlıkta mahkemece, Yargıtayca benimsenen oranlara göre az olacak şekilde %10 oranında indirim uygulanmıştır. Mahkemece Yargıtay İçtihatlarına uygun olarak %20 oranda indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Aslan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Aslan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Aslan"a geri verilmesine 06/12/2018 gününde Üye ... ve ..."ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
(Muhalif) (Muhalif)
-KARŞI OY-
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Çoğunluğun hatır taşıması indiriminin, dairemiz uygulaması istikametinde %20 olması gerektiği yönündeki bozmasına katılmakla beraber, müterafik kusur ve hatır taşıması indiriminin, güncellenmiş ödemenin hesaplanan tazminattan önce düşülüp sonra indirilmesi yönündeki indirim sıralamasına ilişkin bozmasına katılmıyoruz.
Tazminatın kapsamını belirleme biçimi ve tazminattan yapılacak indirimler ve sıralaması TBK 51 ve 52. (818 Sayılı BK 43-44 Mad) Maddelerinde düzenlenmiştir.
TBK 51. Maddesine(BK 43. Mad.) göre hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Bir başka anlatımla hakim durumun gereği ve özellikle tarafların kusurlarının ağırlığını göz önüne alarak tazminatı belirleyecektir. Böylece tazminat belirlendikten sonra Karayolları Trafik Kanunu’nun 87. Maddesine göre yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa bir başka anlatımla zarar gören bir menfaat karşılığı olmadan hatır için taşınıyorsa gerek öğreti gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsendiği üzere TBK 51.(818 sayılı BK.’nun 43. Mad.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılacaktır. Ayrıca zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili
olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise TBK 52. (818. Sayılı BK 44. Mad.) maddesine göre hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 14.03.2012 2011/4-824 E., 2012/134 K. Yine HGK 16.03.2016 Tarih 2014/1018 E., 2016/326 K.) (Yargıtay 17. HD 31/10/2017 2016/12403 E., 2017/9904 K.)
Özetlemek gerekirse hakim tarafların kusur durumunu dikkate alarak tazminatın kapsamını belirledikten sonra bir menfaat karşılığı olmayan hatır için taşıma varsa hatır indirimi yapılacak, ayrıca zarar gören zararın artmasına sebep olmuş yada zarar doğuran fiile rıza göstermiş ise Yargıtay kararlarında yerleşmiş olduğu üzere tazminattan müterafik kusur indirimi yapılarak nihai zarar ve ödenmesi gereken tazminat belirlenecektir.
Her ne kadar çoğunluk belirlenen tazminattan önce yapılan ödemenin indirilmesi kalan tazminat miktarından ise müterafik kusur ve hatır indiriminin oranlanarak indirilmesi gerektiği şeklinde mahkeme kararının bozulması gerektiği belirtilmiş ise de öncelikle belirtmek gerekir ki tazminatı belirleme de uygulanacak bu sıralama yukarıda açıkladığımız gibi TBK 51 ve 52.maddesinde (BK 43-44 Mad.) açıkça düzenlenen sıralamaya uygun düşmemektedir. İlgili kanun maddeleri incelendiğinde yapılan ödemeler bir indirim nedeni olarak gösterilmemiştir. Kaldı ki ödemeler tazminatı belirlemede bir indirim sebebi olmayıp Yargıtay uygulamaları ile artık yerleşik hale geldiği gibi borcu söndüren bir nitelik taşımaktadır.(Hukuk Genel Kurulu 03.05.2017 Tarih 2017/2097 E., 2017/894 K.)
Bir başka açıdan kanunun belirlediği sıralamaya uygun olarak nihai tazminatı belirleme biçimi aynı şartlarda zarar görene ödenecek tazminatta bir denge ve adalet oluşturacaktır. Bu durumu bir örnek ile anlatmak gerekirse, 100 TL belirlenen bir tazminattan hiç ödeme yapılmadığı durumda %20 hatır indirimi, %20 müterafik kusur indirimi olmak üzere %40 oranında 40 TL indirim yapıldığında nihai ödenmesi gereken tazminat 100-40 = 60 TL olacaktır.
Dava açılmadan önce güncellenmiş değeri 30 TL bir ödeme yapılmış olması durumunda mahkemenin uyguladığı gibi öncelikle yapılan ödeme tazminattan indirildiğinde 70 TL tazminat kalacak. Bu miktar üzerinden hatır indirimi ve müterafik kusur indirimi olarak toplam %40 oranın da yani 28 TL indirim yapıldığında ödenmesi gereken nihai tazminat 70-28=42 TL olacaktır. Bu durumda yapılan 30 TL güncellenmiş ödeme ve karar altına alınacak 42 TL olmak üzere toplam ödenen tazminat 72 TL olarak belirlenmektedir.
Kanunda belirtilen ve savunduğumuz sıralama uygulandığında yani 100 TL tazminattan önce hatır indirimi (TBK 51. Mad. BK 43. Mad.) ve müterafik kusur indirimi (TBK 52. Mad. BK 44. Mad.) olarak %40 oranında yani 40 TL indirim yapıldığında nihai tazminat 60 TL olarak belirlenecektir. Buradan 30 TL güncellenmiş ödeme düşüldüğünde karar altına alınması gereken tazminat 60-30=30 TL olarak belirlenecektir. Bunun sonucu olarak 30 TL güncellenmiş ödeme ve 30 TL ödenmesi gereken tazminat olmak üzere 30+30=60 TL tazminat ödenmiş olacaktır.
Görüldüğü gibi tazminattan önce yapılan ödeme düşülüp daha sonra müterafik kusur ve hatır indirimi yapıldığında toplam ödenen miktar 72 TL olurken hiç ödeme yapılmaması durumu ve ödeme yapılması durumunda önce hatır indirimi ve müterafik kusur indirimi yapılması ve daha sonra güncellenmiş ödemenin mahsubu durumunda verdiğimiz örneğe göre eşit yani 60 TL tazminat ödenmiş olacaktır. Nitekim Yargıtay 11. HD 06.11.2008 Tarih 2007/3948 Esas, 2008/12426 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir.
Bu haliyle güncellenmiş ödemenin borcu sündüren niteliği gereği en son mahsup edildiğinde adalete uygun bir tazminat belirlenmiş olacağından mahkemenin indirim sıralamasına ilişkin kararı doğru olup, bozma sebebi yapılmaması gerekirken, kararın bu yönden de bozulması yönündeki çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.