Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2496
Karar No: 2018/11849
Karar Tarihi: 06.12.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/2496 Esas 2018/11849 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/2496 E.  ,  2018/11849 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalılar ... ve ... vekili ile davalı SGK vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili; yaya olan müvekkilinin 26/02/2007 tarihinde davalıların sürücüsü ve maliki olduğu aracın çarpması sonucu yaralandığını, 02/03/2007 tarihinde Milas Devlet Hastanesinde ameliyat edildiğini, 08/03/2007 tarihinde taburcu edilerek 90 günlük istirahat raporu verildiğini, kaza sonrasında yaralanması nedeniyle bu sürede iyileşemediği için 06/06/2007 tarihinden itibaren 3 aylık istirahat raporu düzenlendiğini, ileride başkaca ameliyatlar geçirebileceğini, mesleğini yapmakta zorlanacağını, çalışamama ihtimalinin olacağını, kaza nedeniyle 7 ay boyunca yatağa bağımlı hale geldiğini, kaza öncesinde 750,00 TL ücretle sigortalı olarak torna atölyesinde çalışmakta iken sonrasında çalışamaması nedeniyle maddi olarak büyük kayba uğradığını, Sosyal Güvenlik Kurumunun karşılamaması nedeniyle ameliyat malzemelerinin bir kısmını kendisinin aldığını, 5.250,00 TL çalışamadığı günlerdeki ücreti ile kendisinin karşıladığı tedavi giderleri toplamının 6.250,00 TL olduğunu beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 6.250,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle taleplerini geçici iş göremezlik, sürekli iş göremezlik ve tedavi giderleri yönünden toplam 69.665,65 TL’ye yükseltmiştir.
    Davalılar Esfariye ve ... vekili; kazada motosiklet kullanıcısı Kaan"ın kusurunun olmadığını, davacıda önceden kemik erimesi rahatsızlığı bulunması nedeni ile kemik kırılmasını kolaylaştıracak bir durumun bulunup bulunmadığının Adli Tıp"a sorulmasını istediklerini, davacının kazadan sonra Bodrum Devlet Hastanesinde 2-3 gün sonra kendi isteği ile Milas Devlet Hastanesine gittiğini, davacının sigortalı olarak çalışması nedeniyle SGK"dan geçici iş göremezlik ödenmesi gerektiğini, ayrıca motosikletin sigortalandığı sigorta şirketinden davacıya ödenen tazminatın düşülmesi gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile 31.139,00 TL maddi tazminat ile 7.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 26/07/2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili, davalılar Esfariye ve ... vekili ile dahili davalı SGK vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Hükmü temyiz eden davalı ... vekili 02.07.2018 tarihli dilekçesi ile temyiz isteğinden feragat ettiğini bildirdiği ve vekaletnamesinde temyizden feragata ilişkin yetkili kılındığı anlaşıldığından temyiz isteminin feragat nedeniyle reddi gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına ve manevi tazminatın takdirinde B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı ... Bakır vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Kişinin, hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesi, usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir. 1982 Anayasasının 36. maddesi ve HUMK"nın
    73. maddesi (6100 sayılı HMK m. 27) uyarınca çok açık bir şekilde vurgulanan temel kurala göre, mahkeme tarafları dinlemeden, onları iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hükmünü veremez.
    Değinilen işlemlerin yanında tebligat, bilgilendirme yanında, belgelendirme özelliği de bulunan bir usul işlemidir. Bu nedenle tebliğ ile ilgili 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tüzüğü hükümleri tamamen şeklidir. Kanun ve Tüzüğün amacı, tebliğin muhatabına ulaşması, konusu ile ilgili olarak kişilerin bilgilendirilmesi ve bu hususun belgeye bağlanmasıdır. Hal böyle olunca, kanun ve tüzük hükümlerinin en ufak ayrıntılarına kadar uygulanması zorunludur.
    Somut olayda mahkemece davacı vekiline tedavi giderleri yönünden SGK’yı davaya dahil etmesi için süre verilmiş, davacı vekilinin 30.04.2015 tarihli dilekçesi ile SGK davaya dahil edilmiş ancak SGK’ya dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilmeden dava karara bağlanmış, SGK’ya sadece gerekçeli karar tebliğ edilmiştir.
    Bu durumda mahkemece davalı SGK’ya usulüne uygun şekilde dava dilekçesinin tebliği ile savunma ve delillerinin toplanması ve 6111 sayılı Yasa değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerekir.
    4-Dava dilekçesinde iş göremezlik zararı, belgeli belgesiz tedavi gideri talep edildiği halde, mahkemece kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilip tedavi giderleri hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir.
    5-Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü veya Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Somut olayda mahkemece, Muğla Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği"ne göre düzenlenen rapor esas alınarak hesaplama yaptırılmıştır. Ancak 26.02.2007 kaza tarihi itibari ile SSK Sağlık İşlemleri Tüzüğü yürürlükte olup kaza tarihinde yürürlükte bulunmayan Çalışma ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Tespit İşlemleri Yönetmeliği"ne göre rapor düzenlenmesi ve bu raporun hükme esas alınması isabetli değildir. Bu durumda mahkemece Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlardan kaza tarihinde yürürlükte bulunan SSK Sağlık İşlemleri Tüzüğü’ne uygun şekilde rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.
    6-Bozma sebep ve şekline göre dahili davalı SGK vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin feragat nedeni ile REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle dahili davalı SGK vekilinin, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (6) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre dahili davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ile davalılar ... ve ..."a 06/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi