17. Hukuk Dairesi 2018/2394 E. , 2018/12379 K.
"İçtihat Metni"
Davacılar ... (Mert Can ve Metehan’a Velayeten, Kendi Adına Asaleten), ... ve davalı .... Şti. aralarındaki dava hakkında ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nden verilen 27/11/2014 gün ve ... sayılı kararın Dairemiz’in 26/09/2017 gün ve 2015/6416-2017/8186 sayılı kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, murisin yolcu olarak bulunduğu aracın bozulması üzerine aracın yol kenarına dörtlüleri açık şekilde park edildiğini, muris aracın kaputunu açtığı sırada davalının maliki olduğu aracın bu araca hızla çarpması sonucu aracın takla atarak murisin araç altında kalıp sürüklenerek vefat ettiğini, murisin müvekkillerinin eşi, babaları ve evladı olduğunu, müvekkillerinin elem çektiğini beyanla, davacı eş Perihan için 150.000 TL manevi, çocuklar ... ve Metehan için ayrı ayrı 100.000’er TL manevi ve anne Havva için 50.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, ceza yargılaması devam ederken davacıların müvekkiline ait aracın sigorta şirketinden önemli miktar tazminat alıp karşılığında müvekkilini ibra ettiğini, muris gece, havanın yağışlı olduğu şartlarda gerekli önlemleri almadığından kusurlu olduğunu, müvekkilinin kasko sigorta şirketinin 30.000 TL manevi tazminatı karşılamaya hazır olup kasko sigorta şirketine başvurulmadan müvekkiline başvurulmasının doğru olmadığını, talebin fahiş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Dairemiz’in ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kısmen kabulü kısmen reddi ile; davalı tarafça davacı ... için 40.000,00 TL manevi tazminat talebinin olay tarihi olan 26/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı tarafça davacı ... için 50.000,00
manevi tazminat talebinin olay tarihi olan 26/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı tarafça davacı Metehan için 50.000,00 TL manevi tazminat talebinin olay tarihi olan 26/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine, davalı tarafça davacı ... için 20.000,00 TL manevi tazminat talebinin olay tarihi olan 26/01/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte verilmesine fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hükmün davacılar vekili tarafından katılma yoluyla ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz’in 26/09/2017 gün ve ... sayılı bozma ilamı ile hükmün davacılar lehine de faiz türü yönünden bozulmasına karar verilmiş, bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin manevi tazminat miktarına ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmediği belirtilmiştir. Ancak yerel mahkemece verilen 15.1.2013 tarihli ve ... sayılı ilk hüküm davacılar tarafından temyiz edilmeyip sadece davalı tarafça temyiz edilmiş olup Dairemizin 13.5.2014 tarihli, 2013/5687-2014/7587 sayılı ilamıyla özetle “...Kısa kararda ‘davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine’ denilip mahkemenin kısa kararından davadaki tazminatın ne kadarının kabul edildiği, ne kadarının reddedildiği anlaşılmadığından, karar usulünce tefhim edilmediğinden...” bahisle hükmün bozulmasına karar verilip davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar verilmiştir. Yerel mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama sonucunda 27/11/2014 tarihli ve 2014/567-2014/713 sayılı karar ile 15.1.2013 tarihli ilk hüküm ile aynı miktarda tazminata ve aynı faiz türüne (yasal faiz) hükmedilmiştir.
27/11/2014 tarihli ikinci hükmü davalı yanında bu kez davacılar da temyiz etmiş olup Dairemizin 26/09/2017 gün ve 2015/6416-2017/8186 sayılı bozma ilamının 3) nolu bendi ile hükmün davacılar lehine de faiz türü yönünden bozulmasına karar verilmiş, 4) nolu bendinde ise bozma neden ve şekline göre davacılar vekilinin manevi tazminat miktarına ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmediği belirtilmiştir. Oysa ki 15.1.2013 tarihli ilk hükmü sadece davalı temyiz edip davacılar temyiz etmediğinden, 15.1.2013 tarihli ilk ilamda hükmedilen tazminat miktarı ve faiz türü (yasal faiz) yönünden davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmuş olup, 27/11/2014 tarihli
ikinci yerel mahkeme ilamında da 15.1.2013 tarihli ilk ilam ile aynı miktarda tazminata ve aynı faiz türüne (yasal faiz) hükmedildiğinden, Dairemizce davacıların faiz türü ve tazminat miktarına yönelik olan tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekirken, sehven davacıların temyiz itirazları incelenerek davacılar lehine de hükmün bozulması doğru olmayıp davalı vekilinin karar düzeltme itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme itirazlarının kabulü ile, Dairemizin 26/09/2017 gün ve 2015/6416-2017/8186 sayılı bozma ilamının (1) nolu bendinin “Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair, bozma öncesi ilk hükmü temyiz etmeyen davacılar vekilinin aynı doğrultudaki işbu ikinci hükme yönelik tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.” şeklinde düzeltilmesine, bozma ilamının (2) nolu bendinin aynen muhafazasına, bozma ilamının (3) nolu bendinin ortadan kaldırılmasına, bozma ilamının (4) nolu bendinin (3) nolu bent olarak teselsül ettirilerek bu bentte yer alan “ve davacılar vekilinin” ibarelerinin çıkartılmasına, sonraki bendin numara olarak teselsül ettirilmesine; bozma ilamının sonuç kısmının ise “Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,”, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı lehine BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin manevi tazminat miktarına ilişkin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına,” şeklinde değiştirilerek düzeltilmesine, "1.480,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine " ibarelerinin çıkartılmasına, ve aşağıda dökümü yazılı 35,90 TL kalan harcın temyiz eden davacılardan alınmasına, tashihi karar peşin harcının davalıya geri verilmesine 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.