
Esas No: 2014/2863
Karar No: 2014/2863
Karar Tarihi: 24/1/2018
Anayasa Mahkemesinin bu kararı bireysel başvuru kararı olup kişisel veri içerme ihtimali bulunmaktadır. Her ne kadar yayınlamakta yasal bir sakınca bulunmasa da bunun kişilere zarar verme ihtimali karşısında bu kararı yayınlamıyoruz.
TÜRKİYE CUMHURİYETİ |
ANAYASA MAHKEMESİ |
|
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
AHMET TEMİZ BAŞVURUSU (10) |
(Başvuru Numarası: 2014/2863) |
|
Karar Tarihi: 24/1/2018 |
|
BİRİNCİ BÖLÜM |
|
KARAR |
|
Başkan |
: |
Burhan ÜSTÜN |
Üyeler |
: |
Nuri
NECİPOĞLU |
|
|
Kadir ÖZKAYA |
|
|
Rıdvan GÜLEÇ |
|
|
Yusuf Şevki
HAKYEMEZ |
Raportör Yrd. |
: |
Ceren Sedef
EREN |
Başvurucu |
: |
Ahmet TEMİZ |
Vekili |
: |
Av. Sinan
ZİNCİR |
|
|
|
I. BAŞVURUNUN KONUSU
1.Başvuru, bir dokümanın ceza infaz kurumu idaresi tarafından
hükümlü olan başvurucuya verilmemesi nedeniyle ifade özgürlüğünün ihlal
edildiği iddiasına ilişkindir.
II. BAŞVURU SÜRECİ
2. Başvurular sırasıyla 19/2/2014, 18/7/2014, 21/7/2014, 7/8/2014,
14/8/2014, 25/8/2014, 26/8/2014, 1/9/2014, 2/9/2014, 18/9/2014 tarihlerinde
yapılmıştır.
3. Başvuru, başvuru formu ve eklerinin idari yönden yapılan ön
incelemesinden sonra Komisyona sunulmuştur.
4. Komisyonca başvurunun kabul edilebilirlik incelemesinin Bölüm
tarafından yapılmasına karar verilmiştir.
5. 2014/12566, 2014/12567, 2014/13257, 2014/14016, 2014/14534,
2014/14535, 2014/14790, 2014/14792, 2014/15963 sayılı bireysel başvuru
dosyalarının kişi ve konu bakımından hukuki irtibat nedeniyle 2014/2863 sayılı
dosya üzerinde birleştirilmesine karar verilmiştir.
6. Bölüm Başkanı tarafından başvurunun kabul edilebilirlik ve
esas incelemesinin birlikte yapılmasına karar verilmiştir.
7. Başvuru belgelerinin bir örneği bilgi için Adalet Bakanlığına
(Bakanlık) gönderilmiştir. Bakanlık, görüşünü bildirmiştir.
8. Başvurucu, Bakanlık görüşüne karşı beyanda bulunmamıştır.
III. OLAY VE OLGULAR
9. Başvuru formu ve eklerinde ifade edildiği şekliyle olaylar
özetle şöyledir:
10. Başvurucu başvuru tarihinde, devletin egemenliği altında
bulunan topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya çalışmak suçundan
Ankara 2 No.lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda (Ceza İnfaz
Kurumu) hükümlü olarak bulunmaktadır.
11. Başvurucuya gelen "Demokratik Modernite"
adlı derginin 8/2013 sayısı ile "Özgür Gündem" gazetesi nüshalarının
belirli sayfaları, Ceza İnfaz Kurumu Eğitim Kurulunun (Eğitim Kurulu) çeşitli
tarihli kararlarıyla başvurucuya verilmemiştir. Eğitim Kurulu, anılan dergi ve
gazete nüshalarının çıkarılmasına karar verilen sayfalarında, hakkında toplatma
ve el koyma kararı bulunan "Demokratik Toplum Manifestosu Ortadoğuda Uygarlık Krizi ve Demokratik Uygarlık Çözümü
(Dördüncü kitap)" isimli kitaptan birebir alıntılara yer verildiğini
tespit etmiştir. Anılan kararlarda ilgili sayfalar çıkarıldıktan sonra geri
kalan kısımların talebi hâlinde başvurucuya verileceği de belirtilmiştir.
12. Eğitim Kurulu kararlarına karşı başvurucu, Ankara Batı İnfaz
Hâkimliğine (İnfaz Hâkimliğine) şikâyette bulunmuştur. İnfaz Hâkimliği,
yasaklanmış bir kitaptan alıntı yapıldığı anlaşılan sayfaların başvurucuya
verilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle şikâyetleri
reddetmiştir.
13. Başvurucu, İnfaz Hâkimliğinin ret kararlarına itiraz
etmiştir. İtirazları inceleyen Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesi (Sincan 2.
Ağır Ceza Mahkemesi), İnfaz Hâkimliğinin kararlarının usul ve yasaya uygun
olduğu gerekçesiylebaşvurucunun itirazlarını
reddetmiştir.
14. Başvurucu 6/2/2014 tarihli ret kararına karşı 19/2/2014; 3/7/2014
tarihli ret kararlarına karşı 18/7/2014 ve 21/7/2014; 14/7/2014 tarihli ret
kararına karşı 7/8/2014; 21/7/2014 tarihli ret kararına karşı 14/8/2014;
12/8/2014 tarihli ret kararlarına karşı 25/8/2014 ve 26/8/2014; 18/8/2014
tarihli ret kararlarına karşı 1/9/2014 ve 2/9/2014;3/9/2014 tarihli ret
kararına karşı ise 18/9/2014 tarihlerinde bireysel başvuruda bulunmuştur.
IV. İLGİLİ HUKUK
A. Ulusal Hukuk
15. Mevcut başvurunun değerlendirilmesi sırasında gözönünde bulundurulan ulusal hukuk kaynakları için bkz. Mehmet Çelebi Çalan, B. No: 2014/4163,
19/12/2017, §§ 14-15.
B. Uluslararası Hukuk
16. Mevcut başvurunun değerlendirilmesi sırasında gözönünde bulundurulan uluslararası hukuk kaynakları için
bkz. Ahmet Temiz (6), B. No:
2014/10213, 1/2/2017, §§ 17-18.
V. İNCELEME VE GEREKÇE
17. Mahkemenin 24/1/2018 tarihinde yapmış olduğu toplantıda
başvuru incelenip gereği düşünüldü:
A. Başvurucunun İddiaları
ve Bakanlık Görüşü
18. Başvurucu, başvuruya konu dokümanların kendisine
verilmemesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüş ve Anayasa"nın 26. maddesininihlal edildiğini iddia etmiştir.
19. Bakanlık görüşünde, başvuruya konu dokümanlarda yer alan
yazıların, hakkında toplatma ve el koyma kararı bulunan bir kitaptan birebir alıntı
içermesi nedeniyle başvurucuya verilmediği, bu noktada Eğitim Kurulunun söz
konusu yazıların içeriği konusunda bir takdir yetkisinin olamayacağı ileri
sürülmüştür. Dolayısıyla Bakanlık, somut başvuruya ilişkin kısıtlamanın
demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun ve hedeflenen meşru amaçlarla
orantılı olduğunu ifade etmiştir.
B. Değerlendirme
20. Anayasa’nın 26. maddesi şöyledir:
“Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı,
resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına
sahiptir. Bu hürriyet resmi makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir
almak ya da vermek serbestliğini de kapsar...
Bu hürriyetlerin kullanılması, ... kamu
düzeni, kamu güvenliği, ... suçların önlenmesi, ... gereğine uygun olarak
yerine getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabilir...
Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyetinin
kullanılmasında uygulanacak şekil, şart ve usuller kanunla düzenlenir.”
1. Adli Yardım Talebi
Yönünden
21. Anayasa Mahkemesinin Mehmet
Şerif Ay (B. No: 2012/1181, 17/9/2013) kararında belirtilen ilkeler
dikkate alınarak geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin yargılama
giderlerini ödeme gücünden yoksun olduğu anlaşılan başvurucunun açıkça
dayanaktan yoksun olmayan adli yardım talebinin kabulüne karar verilmesi
gerekir.
2. Kabul Edilebilirlik
Yönünden
22. Anayasa"nın 26. maddesinin birinci fıkrasında ifade
özgürlüğüne herkesin sahip olduğu belirtilmiş, bunun sonucu olarak da Anayasa
Mahkemesi pek çok kararında hükümlü ve tutukluların ifade özgürlüğünün de
Anayasa"nın koruması altında olduğunu vurgulamıştır. Anayasa Mahkemesi, hükümlü
ve tutukluların süreli veya süresiz yayınlara ulaşabilmesinin bilgi ve
kanaatlere ulaşma özgürlüğünün somut yansıması olarak ifade özgürlüğünün
koruması altında bulunduğuna karar vermiştir (Kamuran
Reşit Bekir [GK], B. No: 2013/3614, 8/4/2015, § 43; Hüseyin Sürensoy,
B. No: 2013/749, 6/10/2015, § 44; İbrahim
Bilmez, B. No: 2013/434, 26/2/2015, § 74; Ahmet Temiz (6), § 34).
23. Öte yandan ifade özgürlüğü, Anayasa"da sayılan meşru amaçlar
uyarınca sınırlanabilir. Özellikle başvuru konusu olaydaki gibi terörle
mücadelenin söz konusu olduğu durumlarda, kişinin temel ifade özgürlüğü ile
demokratik toplumun terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı kendisini korumaya
ilişkin meşru hakkı arasında bir denge kurulması ihtiyacı ortaya çıkmaktadır (Halil Bayık [GK], B. No: 2014/20002,
30/11/2017, § 32).
24. Başvurucunun şikâyeti, söz konusu dergi ile gazete
nüshalarının, hakkında toplatma kararı bulunan kitaptan alıntılar içeren
sayfalarının kendisine verilmemesidir. Başvurucu, sayfaların kendisine
verilmemesine gerekçe olarak gösterilen toplatma kararına karşı herhangi bir
hukuk yoluna başvurmamıştır. Bu doğrultuda Anayasa Mahkemesinin önündeki
mesele, ilgili sayfaların verilmemesine gerekçe olarak gösterilen toplatma ve
el koyma kararının Anayasa"ya uygun olup olmadığı değil hakkında toplatma ve el
koyma kararı bulunan kitaptan alıntılar içeren sayfaların başvurucuya
verilmemesine ilişkindir (bkz. Sinan İyit(2) [GK],
B. No: 2013/1495, 30/11/2017, § 51).
25. Anayasa Mahkemesi Sinan İyit kararında, hakkında toplatma kararı bulunan
yayınların ya da bu yayınlardan alıntı içeren dokümanların hükümlü ya da
tutuklulara verilmemesi şeklindeki müdahalenin demokratik bir toplumda gerekli
olduğu sonucuna varmıştır. Anılan kararda, bireylerin ifade özgürlüğüne
toplatma ve el koyma kararlarıyla müdahalede bulunulduğu hâllerde mevcut olan
zorunlu toplumsal ihtiyacın, özellikle terörle mücadelenin söz konusu olduğu
durumlarda hükümlü ve tutuklular yönünden de mevcut olduğunda şüphe bulunmadığı
belirtilmiştir. Bu doğrultuda hakkında toplatma kararı bulunan yayınlar ya da
bu yayınlardan alıntı içeren dokümanların hükümlü ve tutuklulara verilmemesi
şeklindeki müdahalenin ceza infaz kurumunun güvenliği, düzeni, disiplininin sağlanması
ve mahkûmun ıslahı amaçlarının gerçekleştirilmesi için gerekli olmadığından
bahsedilemeyeceği ifade edilmiştir (Sinan İyit(2), §§
52-53).
26. Bu bağlamda terör suçundan mahkûm olan başvurucuya, hakkında
toplatma ve el koyma kararı bulunan bir kitaptan alıntılar içerdiği
gerekçesiyle yalnızca alıntı bulunan sayfaların verilmemesi şeklindeki
müdahalenin demokratik bir toplumda gerekli olduğu ve müdahalede açık bir
dengesizlik bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
27. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin
Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 48. maddesinin (2) numaralı
fıkrasında açıkça dayanaktan yoksun başvuruların Anayasa Mahkemesince kabul
edilemezliğine karar verilebileceği belirtilmiştir. Başvurucunun ihlal
iddialarını kanıtlayamadığı, temel haklara yönelik bir müdahalenin olmadığı
veya müdahalenin meşru olduğu açık olan başvurular ile karmaşık veya zorlama
şikâyetlerden ibaret başvurular açıkça dayanaktan yoksun kabul edilebilir (Hikmet Balabanoğlu,
B. No: 2012/1334, 17/9/2013, § 24).
28. Açıklanan nedenlerle ifade özgürlüğüne yönelik bir ihlal
olmadığının açık olduğu anlaşıldığından başvurunun diğer kabul edilebilirlik
koşulları yönünden incelenmeksizin açıkça
dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna karar
verilmesi gerekir.
VI. HÜKÜM
Açıklanan gerekçelerle;
A. Adli yardım talebinin KABULÜNE,
B. Başvurunun açıkça
dayanaktan yoksun olması nedeniyle KABUL EDİLEMEZ OLDUĞUNA,
C. 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri
Kanunu’nun 339. maddesinin (2) numaralı fıkrası uyarınca tahsil edilmesi
mağduriyetine neden olacağından başvurucunun yargılama giderlerini ödemekten
TAMAMEN MUAF TUTULMASINA 24/1/2018 tarihinde OYBİRLİĞİYLE karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.