14. Hukuk Dairesi 2015/17464 E. , 2016/10042 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine asıl dosyada 26.11.2008, birleştirilen dosyada 03.01.2012 gününde verilen dilekçe ile asıl dosyada gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, birleştirilen dosyada tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; asıl davanın husumet yokluğundan reddine, birleştirilen davanın esastan reddine dair verilen 09.05.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Asıl dava; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemi, birleştirilen dava tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili; davalı ...."nin müvekkiline .... 2. Noterliğinin 31.07.1995 gün ve yazılı yevmiye sayılı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile ..."nin İstanbul, .... 2. Etap konutlarında B6 Bölge, A602 Blok ve 65 no"lu daireyi gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile 31.07.1995 tarihinde 500.000.000 TL bedelle sattığını, müvekkilinin satış sözleşmesinde de belirtildiği üzere satış bedelinin nakden ve peşin olarak ödediğini, ancak davalının tapu devrini yapmadığını, müvekkili tarafından fiilen kullanılan gayrimenkulün davalı adına tapu kaydının iptalini, davacı ... ... adına tesciline karar verilmesini, talep etmiştir.
Davacı vekili; birleştirilen dosyada ise davalı ..."ye karşı, dava konusu dairenin tapusunun ...adına kayıtlı olması gerekirken hukuka aykırı şekilde davalı idare adına tescil edildiğinden satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan kişisel hakkından kaynaklanan tapu iptali ile tescil talebinde bulunmuştur.
Davalı ... vekili; söz konusu satış vaadinin geçerli olmadığını, devrin geçerliliği için idarece belirlenen hukuki prosedürün yerine getirilmediğini, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; Asıl davada, davacının davalı ....."ye karşı açtığı dava konusu gayrimenkulün davalı adına tapuda kayıtlı olmaması nedeniyle husumet yokluğundan reddine, birleştirilen davada ise, devir işleminin vekil şartını taşımadığından davacının ..."ye açtığı davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile TMK"nın 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür. Vaat alacaklısı, taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile mülkiyet devir borcu yüklenen satıcıdan edim yerine getirilmediğinde TMK"nın 716. maddesi uyarınca açacağı tapu iptali ve tescil davasında borcun hükmen yerine getirilmesini isteyebilir.
Somut olayda; Dosyadaki bilgi ve belgelerden dava konusu 65 no"lu bağımsız bölümde davalı ....."nin hak sahibi olduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki bu hususta taraflar arasında bir ihtilaf da yoktur. Mahkemece; davalı ... ile diğer davalı ..... arasında imzalanan sözleşme temin edilerek, sözleşme incelenerek alacağın temliki hükümlerinin uygulanılabilirliği araştırılmalı, dava konusu dairenin davacıya devrinin kesin yasak kapsamında olmadığı anlaşıldığı takdirde davacının davasının kabulüne karar verilmesi, aksi halde davanın reddi gerekeceğinden eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.