
Esas No: 2015/15180
Karar No: 2016/513
Karar Tarihi: 20.01.2016
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/15180 Esas 2016/513 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen 08/07/2014 gün ve 2013/179 - 2014/465 sayılı kararı onayan Daire"nin 11/02/2015 gün ve 2014/16336 - 2015/1726 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltmesi isteğinde bulunulmuş olmakla, tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin tanınmış “...” esas unsurlu markaların sahibi olup, ... nezdinde de 1980 yılından itibaren tescilli markaları bulunduğunu, işbu marka tescillerine dayalı olarak marka başvurusu yaptığını ancak davalının adına tescilli dava konusu markaları mesnet göstererek itiraz ettiğini, davalının “...” unsurlu markalarını KHK"nın 14. maddesinde öngörülen şekilde kullanmadığını ileri sürerek, davalı adına tescilli.... sayılı markaların hükümsüzlüğü ve sicilden terkini ile devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbire karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, .... tescil no"lu “....”, .... tescil no"lu “...” ve ... tescil no"lu “....” isimli markaların 556 sayılı KHK"nın 14. maddesi uyarınca kullanılmama sebebiyle hükümsüzlüklerine ve sicilden terkinine, aynı KHK"nın 76 vd. maddeleri uyarınca davacının tedbir isteminin de kabulüne ve hükümsüzlüğüne karar verilen markaların ..."deki sicil kayıtları üzerine devri engelleyici şerh konulmasına dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar dairemizce onanmıştır.
Davalı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebepler ile Anayasa Mahkemesi"nin 09/04/2014 günlü kararı ile 24/06/1995 günlü 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname"nin hükümsüzlük hallerini düzenleyen 42. maddesinin birinci fıkrasının c bendinin Anayasa"nın 91. maddesinin birinci fıkrası uyarınca Anayasa"ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verilmiş ise de söz konusu maddenin atıfta bulunduğu aynı kararnamenin 14. maddesi hükmü uyarınca markaların iptali koşullarının mevcut olmasına ve mahkeme kararının davaya konu markaların iptali ile sicilden terkini şeklinde anlaşılacağının tabii bulunmasına göre, davalı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin HUMK’nun 442. maddesi gereğince REDDİNE, ödediği karar düzeltme harcının isteği halinde karar düzeltme isteyene iadesine, 20/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.