
Esas No: 2018/3817
Karar No: 2018/12801
Karar Tarihi: 10.10.2018
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2018/3817 Esas 2018/12801 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-İddianamede müşteki ...’ın oto yıkama ve yağlama isimli işyerinde, yeni işe başlayan sanık ...’ın müştekinin oğlu olan ...’ın cep telefonunu elinden çekip alarak kaçtığı, ayrıca aynı zamanda müşteki ...’ın masasının çekmecesinde bulunan 135,00 TL para ve başka bir cep telefonunu da çaldığından bahisle Kartal 3. Asliye Ceza Mahkemesi’ne TCK’nın 142/2-b, 43. maddeleri gereğince kamu davası açıldığı, yargılama sırasında mahkemece dava konusu yapılan üç eylemden, müştekinin oğlu ...’ın elinden cep telefonunun çekip alınmasına dair eylemin yağma suçunu oluşturabileceği gerekçesiyle dava konusu eylemler hakkında herhangi bir ayırma kararı verilmeden, eylemlerin tamamı hakkında görevsizlik kararı verilerek dosyanın tamamının Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildiği, çekmeceden 135,00 TL para çalınması ve başka bir telefonun da çalınmasına dair Asliye Ceza Mahkemesi’nde bir dosyanın kalmadığı, dosya içeriği ve UYAP’tan yapılan araştırmadan anlaşıldığı, ancak inceleme konusu karar ile sadece müştekinin oğlu olan ...’ın cep telefonunun elinden çekip alınması eylemi ile sınırlı değerlendirme yapılarak hüküm kurulduğu, diğer iki eylemle ilgili hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, her üç eyleminde mahkemece birlikte değerlendirilip vasıflandırması buna göre yapılıp hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
2-Müştekinin oğlu ...’ın elinde bulunan cep telefonunun sanık tarafından çekip alınması, mahkemece de eylemin bu şekilde gerçekleştiğinin kabulü karşısında; Yargıtay CGK’nun niteleme konusunda hatalı uygulamaya dair 2012/1-1563 Esas ve 2013/123 karar sayılı kararında belirtildiği gibi aleyhe temyiz olmayan hallerde suçun niteliğinde yanılgıya düşüldüğü belirlendiğinden, cezanın tür ve miktarı yönünden, kazanılmış hakkı saklı tutmak şartıyla hükmün bozulmasına karar verilmesi gerektiği şeklindeki kabul ve ilke de dikkate alınarak, sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nın 142/2-b maddesindeki suçu oluşturduğu halde aynı Yasanın 141/1. maddesi ile uygulama yapılması suretiyle suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde basit hırsızlıktan hüküm kurulması,
3-Sanığın adli sicil kaydında bulunan Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2000/635 Esas ve 2001/364 Karar sayılı 01.12.2005 kesinleştirme tarihli, 8 yıl 4 ay hapis cezasına ilişkin ilam, tekerrüre esas olmasına rağmen sanık hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanıkların kazanılmış hakkının gözetilmesine, 10.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.