Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3861
Karar No: 2018/9714
Karar Tarihi: 21.11.2018

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2018/3861 Esas 2018/9714 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2018/3861 E.  ,  2018/9714 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi

    Dava, 2926 sayılı 5510 sayılı Kanunun 4/b-4.maddesi kapsamında ... ... sigortalılığının tespiti ile 6111 sayılı Yasa kapsamında prim borçlarını yapılandırılmasından yararlandırılması istemine ilişkindir.
    Mahkemece, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 05.04.2017 tarihli bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama neticesinde ilamında belirttiği gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacı 1994 yılı ve sonraki yıllara ait tütün mahsullerini Tekel Yaprak Tütün Müdürlüğüne verdiğini ve tütün bedeli üzerinden prim tevkifatı yapıldığını belirterek sigortalılığının tespiti talebiyle açılmış olan davada Hukuk Genel Kurulunun 05.04.2017 tarih ve 2017/10-1556 K.2017/646 sayılı bozma kararı gereği Kuruma davacının kabul edilen sigortalılık süresinin ve kabul edilen süreye ilişkin prim kesintisi, başvurusu, prim ödemesi bulunup bulunmadığı sorulmuş, Kurumun verdiği cevapta davacının sigortalılık tescilinin, tevkifata istinaden 01.07.1998 olarak geriye çekildiği, sigortalılık sona eriş tarihi olarak ... Odası kayıt siliniş tarihi olan 25.07.2012 olarak bildirildiği, sigortalının hiç prim ödemesi yapmadığından sigortalılığının 5510 sayılı Kanunun geçici 17. maddesince 01.07.1998-30.04.1998 tarihleri arası geçici 63. maddesince, 01.05.2008-25.07.2012 tarihleri arası durudurulduğu da bidirilmiş, Mahkemece davanın kısmen kabulü ile prim kesinti tarihi olan 08.05.2001 tarihini takip eden ay başı olan 01.06.2001 tarihinden 31.12.2001 tarihine kadar olan süreler için 2926 sayılı Yasa kapsamında ... ... sigortalısı olduğunun tespitine,süre ile ilgili doğacak prim borçlarının 6111 sayılı Yasa kapsamında yapılandırılmasına ve davacının diğer hükümlerden faydalandırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş olması eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalıdır.
    5754 sayılı Kanunun 73"üncü maddesiyle 5510 sayılı Kanuna eklenen ve 30.04.2008 tarihinde yürürlüğe giren geçici 17’nci maddesindeki, "Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, 1479 ve 2926 sayılı Kanunlara göre tescilleri yapıldığı halde, bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla beş yılı aşan süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, prim borçlarının ödenmesine ilişkin Kurumca çıkarılacak genel tebliğin yayımı tarihini takip eden aybaşından itibaren 6 ay içerisinde ödememeleri halinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibariyle, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibariyle sigortalılığı durdurulur. Prim borcuna ilişkin süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek, Kurum alacakları arasında yer verilmez.
    Ancak, sigortalı ya da hak sahipleri daha sonra müracaatları tarihindeki 80"inci maddenin ikinci fıkrasına göre belirlenecek prime esas kazanç tutarı üzerinden hesaplanacak borç tutarının tamamını, borcun tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödedikleri takdirde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir.
    6645 sayılı yasanın 56. maddesiyle 5510 sayılı Yasaya eklenen geçici 63. maddesine göre,
    “Kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlarla tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, Kuruma kayıt ve tescilleri yapıldığı hâlde, bu maddenin yayımlandığı ayın sonu itibarıyla 12 ay ve daha fazla süreye ilişkin prim borcu bulunanların, bu sürelere ilişkin prim borçlarını, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihi takip eden ay başından itibaren üç ay içinde ödememeleri veya ilgili kanunları uyarınca yapılandırmamaları hâlinde, prim ödemesi bulunan sigortalıların daha önce ödedikleri primlerin tam olarak karşıladığı ayın sonu itibarıyla, prim ödemesi bulunmayan sigortalıların ise tescil tarihi itibarıyla sigortalılığı durdurulur. Durdurulan süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu sürelere ilişkin Kurum alacakları takip edilmeyerek bunlara Kurum alacakları arasında yer verilmez. Sigortalılıkları durdurulanlardan bu Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında çalışmaya devam edenlerin sigortalılıkları bu maddenin yayım tarihini takip eden ay başı itibarıyla yeniden başlatılır.
    Ancak, daha sonra sigortalı ya da hak sahipleri tarafından talep edilmesi hâlinde durdurulan sigortalılık sürelerinin tamamı, talep tarihinde 80 inci maddenin ikinci fıkrasına göre belirlenecek prime esas kazanç tutarı üzerinden borç tutarı hesaplanarak ihya edilir. Hesaplanan borç tutarının tamamını, borcun tebliğ tarihinden itibaren üç ay içinde ödedikleri takdirde, bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilir. Tebliğ edilen borç tutarının bu süre içinde tamamen ödenmemesi hâlinde bu süreler sigortalılık süresi olarak değerlendirilmez ve bu madde kapsamında ödenmiş olan tutarlar ilgilinin prim ve prime ilişkin borcunun bulunmaması kaydıyla faizsiz olarak iade edilir. İhya edilerek kazanılan hizmet süreleri borcun ödendiği tarihten itibaren geçerli sayılır...” hükmü mevcuttur.
    Buna göre, davacı sigortalının gerek geçici 16. madde kapsamında gerekse geçici 63. madde çerçevesinde durudurulan sigortalılığı esasen Kurumca kabul edilen ve ihya edilebilecek sigortalılık süreleridir. Dolayısıyla bu sürelere ilişkin prim borcunun ödenmesi halinde canlanabilecek sürelerdir. Bu nedenle Mahkemece yapılacak iş, Kuruma tekrar davacının kabul edilmeyen sigortalılık sürelerinin olup olmadığının sorulması,kabul edilmeyen dönemin olmadığının anlaşılması halinde davanın konusuz kalacağı hususu da gözetilerek karar verilmesi gerekirken davanın kısmen kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 21.11.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi