4. Ceza Dairesi 2018/8552 E. , 2019/3059 K.
"İçtihat Metni"
Basit tehdit suçundan sanık ... Orak"ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-2. cümle, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 500,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Aydıncık (Mersin) Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2018 tarihli ve 2018/73 esas, 2018/137 sayılı kararının, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 17/12/2018 gün ve 94660652-105-33-14706-2018-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/12/2018 gün ve 2018/103443 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
Dosya aslının diğer suç yönünden istinaf incelemesi amacıyla Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş olması nedeniyle suret üzerinden yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre; basit tehdit suçunun soruşturulmasının ve kovuşturulmasının şikâyete tabi olduğu, suçun mağduru ..."nun 25/05/2018 tarihli duruşmada alınan beyanında sanık hakkındaki şikâyetinden vazgeçmesi karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73/4. ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan davanın anılan suç yönünden düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
I-Olay:
Basit tehdit suçundan sanık ... Orak"ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-2. cümle, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 500,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Aydıncık (Mersin) Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2018 tarihli ve 2018/73 esas, 2018/137 sayılı kararının, basit tehdit suçunun soruşturulmasının ve kovuşturulmasının şikâyete tabi olduğu, suçun mağduru ..."nun 25/05/2018 tarihli duruşmada alınan beyanında sanık hakkındaki şikâyetinden vazgeçmesi karşısında, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 73/4. ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkında açılan davanın anılan suç yönünden düşürülmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediği gerekçesiyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Mağdur ..."nun yargılama sırasında şikayetinden vazgeçmesine karşın, kovuşturulması şikayete bağlı olup TCK"nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen basit tehdit suçundan, sanık ... Orak hakkında mahkumiyet hükmü kurulmasında isabet bulunup bulunmadığının belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
TCK"nın soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı suçlar kenar başlıklı 73. maddesi; "(1) Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan suç hakkında yetkili kimse altı ay içinde
şikayette bulunmadığı takdirde soruşturma ve kovuşturma yapılamaz. (2) Zamanaşımı süresini
geçmemek koşuluyla bu süre, şikayet hakkı olan kişinin fiili ve failin kim olduğunu bildiği veya öğrendiği günden başlar. (3) Şikayet hakkı olan birkaç kişiden birisi altı aylık süreyi geçirirse bundan dolayı diğerlerinin hakları düşmez. (4) Kovuşturma yapılabilmesi şikayete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür ve hükmün kesinleşmesinden sonraki vazgeçme cezanın infazına engel olmaz. (5) İştirak halinde suç işlemiş sanıklardan biri hakkındaki şikayetten vazgeçme, diğerlerini de kapsar. (6) Kanunda aksi yazılı olmadıkça, vazgeçme onu kabul etmeyen sanığı etkilemez. (7) Kamu davasının düşmesi, suçtan zarar gören kişinin şikayetten vazgeçmiş olmasından ileri gelmiş ve vazgeçtiği sırada şahsi haklarından da vazgeçtiğini ayrıca açıklamış ise artık hukuk mahkemesinde de dava açamaz." biçimindedir.
TCK"nın 106. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde, malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte, mağdurun şikayeti üzerine, sanık hakkında altı aya kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunacağı belirtilmiştir.
İncelenen dosyada; sanık ... Orak hakkında mağdur ..."na yönelik eylemleri nedeniyle TCK"nın 125/1-2, 107/2 delaletiyle 107/1 ve 106/1-1.cümle maddeleri uyarınca yargılanıp cezalandırılması talebiyle kamu davasının açıldığı, sanığın 25/05/2018 tarihli duruşmada şikayetten vazgeçme olursa kabul ettiğini ifade ettiği, mağdur ..."nun da aynı duruşmada şikayetçi olmadığını beyan ettiği, eylemin TCK"nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen basit tehdit suçunu oluşturduğu kabul edilerek sanığa ek savunma verildiği, yargılama neticesinde Aydıncık (Mersin) Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2018 tarihli ve 2018/73 esas, 2018/137 sayılı kararıyla hakaret suçundan açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeniyle düşmesine, şantaj suçundan sanığın mahkumiyetine, basit tehdit suçundan da sanığın TCK"nın 106/1-2. cümle, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 500,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, şantaj suçundan kurulan hükmün istinaf kanun yoluna konu edildiği, basit tehdit suçundan tayin olunan cezanın türü ve miktarı itibariyle hükmün kesin nitelikte olduğu anlaşılmıştır.
Dosya kapsamı, kanun yararına bozma istemi ve tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde;
Sanığa isnat olunan ve TCK"nın 106. maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesinde düzenlenen basit tehdit suçunun kovuşturulmasının şikayete bağlı olması, TCK"nın 73. maddesinin dördüncü fıkrasında, kovuşturma yapılabilmesi şikayete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesinin davayı düşüreceğinin, anılan maddenin altıncı fıkrasında da kanunda aksi yazılı olmadıkça, vazgeçmenin onu kabul etmeyen sanığı etkilemeyeceğinin belirtilmesi, mağdurun hükümden önce 25/05/2018 tarihli duruşmada şikayetinden vazgeçmesi, sanığın da şikayetten vazgeçme olursa kabul edeceğini ifade etmesi ve mağdurun şikayetinden vazgeçmesine itirazının bulunmadığının anlaşılması karşısında, basit tehdit suçundan kamu davasının düşmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın TCK"nın 106/1-2. cümle, 62/1 ve 52/2. maddeleri uyarınca 500,00 Türk Lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Aydıncık (Mersin) Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2018 tarihli ve 2018/73 esas, 2018/137 sayılı kararında isabet bulunmamaktadır.
IV-Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1)Kanun yararına bozma istemine ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarnamede yer alan bozma nedeni yerinde görüldüğünden, sanık hakkında basit tehdit suçundan kurulan, Aydıncık (Mersin) Asliye Ceza Mahkemesinin 27/06/2018 tarihli ve 2018/73 esas, 2018/137 sayılı kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2)Yargılamanın tekrarlanması yasağı nazara alınarak ve aynı Kanun maddesinin 4-d fıkrasına göre bozma nedeninin, cezanın kaldırılmasını gerektirdiği anlaşıldığından, sanık ... Orak"ın basit tehdit suçundan cezalandırılmasına ilişkin hüküm fıkralarının,
“1)Sanık ... Orak hakkında tehdit suçundan TCK"nın 106/1-1. cümlesi uyarınca cezalandırılması talebiyle kamu davası açılmış ise de, yargılama neticesinde sanığın eyleminin kovuşturulması şikayete bağlı olan TCK"nın 106/1-2. cümlesi kapsamında basit tehdit suçunu oluşturduğu, mağdur ..."nun 25/05/2018 tarihli duruşmada şikayetinden vazgeçtiği, sanığın da şikayetten vazgeçme olursa kabul edeceğini ifade ettiği ve mağdurun şikayetinden vazgeçmesine itirazının bulunmadığı anlaşıldığından, TCK"nın 73/4 ve CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE,
2)Bu suça ilişkin yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına,”
şeklinde DÜZELTİLMESİNE,
bozulan kararda yer alan diğer hususların olduğu gibi bırakılmasına, 27/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.