
Esas No: 2014/9765
Karar No: 2014/12565
Karar Tarihi: 25.06.2014
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2014/9765 Esas 2014/12565 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 06.03.2007 gün 2007/6-13 esas 2007/54 karar sayılı içtihatında da açıklandığı üzere; 5271 sayılı Yasada müdafii "şüpheli ve sanığın ceza muhakemesinde savunmasını yapan avukatı" (madde 2) şeklinde tanımlanmıştır. Yine aynı Yasanın 149. maddesinin 1. Fıkrasında "Şüpheli ve sanık soruşturma ve kovuşturmanın her aşamasında bir veya birden fazla müdafiinin yardımından faydalanabilir" madde de, "soruşturma ve kovuşturma" diyerek hukuki yardımın muhakemenin tüm evresini kapsadığı belirtilmiştir. 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 163. maddesinde "avukatlık sözleşmesi" deyimiyle bunun avukat ile iş sahibi arasında vekalet sözleşmesinden ayrı, kendisine özgü bir "sözleşme" olarak kabul edilmiştir. Avukatlık Yasasının 163. maddesine göre; "avukatlık sözleşmesi serbestçe düzenlenir. Avukatlık sözleşmesinin belli bir hukuki yardımı meblağı yahut değeri kapsaması gerekir. Yazılı olmayan anlaşmalar, genel hükümlere göre ispatlanır. Yasaya aykırı olmayan şarta bağlı sözleşmeler geçerlidir." şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Bir şekle bağlı olarak yapılması şart olmayan bu sözleşme, müvekkilin vereceği sözlü bir talimatla kurulabileceği gibi, vekilin müvekkilinin lehine işe girmesi ve müvekkilinin buna izin vermesi ya da ses çıkarmaması şeklinde de ihdas edilebilir. Bu açıklamalar ışığında, yokluğunda verilen kararın sanığa tebliğinden sonra süresi içinde sanık müdafii sıfatıyla Av. ... tarafından temyiz edildiği, bu aşamada vekaletname ibraz edilememişse de, Dairemizin 30.10.2013 tarihli tevdii kararı sonrasında, sanığın adına hükmü temyiz eden ..."nın avukatı olduğuna, temyizin bilgisi ve rızası dahilinde yapıldığına ilişkin beyanları ve ibraz ettiği temyiz tarihinden sonrasına ait vekaletname birlikte değerlendirildiğinde; sanık ile hükmü temyiz eden Av. ... arasında vekalet ilişkisinin bulunduğu ve sanığın temyiz istemine ilişkin açıkça kabul ve görevlendirmesinin mevcut olduğu anlaşıldığından tebliğnamedeki temyizin reddini isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Hükmolunan netice ceza miktarı itibariyle CMK"nun 231/5. maddesinin uygulama koşulları bulunmayan sanık hakkında toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı arttırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 25.06.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.