Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12827
Karar No: 2019/2549

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/12827 Esas 2019/2549 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/12827 E.  ,  2019/2549 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Kadastro sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü 102 ada 338, 339 nolu parseller sırasıyla 1278 m², 2294 m², 103 ada 1 parsel 5212 m², 104 ada 1 parsel 6853 m², 105 ada 194, 195, 196, 197 nolu parseller sırasıyla 1210 m², 1063 m², 4196 m², 1699 m², 106 ada 221, 222, 223 ve 224 nolu parseller sırasıyla 4617 m², 5012 m², 2307 m², 1900 m², 107 ada 266, 267, 268 nolu parseller sırasıyla 0993 m², 1985 m² ve 2153 m² yüzölçümü ile nitelikleri ve malik haneleri ... Kadastro Mahkemesinin 2015/33 Esas sayılı dosyasında davalı oldukları gerekçesi ile vasıfları ve malik haneleri açık bırakılmıştır.
    Davacı dava dilekçesi ile, ... ili, ... ilçesine bağlı ... mahallesi ve ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve Sorhun köylerinde 3402 sayılı Kadastro Kanununun Ek 5 ve 8. maddesi gereğince ... kadastro çalışmasının yapıldığını 12/09/2015 tarihinden itibaren 3402 sayılı Kanunun 11. maddesi gereğince 30 gün askıya çıkartıldığını, işletme müdürlüklerince kurulan komisyonca yapılan inceleme sonucunda "... ili, ... ilçesi, ... köyü H37-b-05-a paftası içindeki ve 101 ada 1 nolu ... parseli içerisinde ve sınırlarında yer alan tescil harici (TH-1, TH-2 ve TH-9) olarak gösterilen sahaların" kısmen ... sayılan yerlerden olduğunu, tespitin kısmen iptal edilerek dava konusu yaptıkları taşınmazların ... vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece kadastro müdürlüğüne yazılan müzekkere cevabında; davacının dava konusu yaptığı taşınmazların 103 ada 1, 104 ada 1, 102 ada 338, 339 ve 105 ada 194, 195, 196, 197, 106 ada 221, 222, 223, 224 ve 107 ada 266, 267 ve 268 nolu parseller olduğunu, henüz askı ilanına çıkarılmadığını, dava açılması sebebiyle kadastro tutanağı düzenleyerek kadastro mahkemesine gönderdikleri açıklanmıştır.
    Mahkemece; kadastro mahkemesinin görevinin, 3402 sayılı Kanunun 26. maddesinde düzenlendiği yine aynı Kanunun 11. maddesine göre kadastro sonuçları 30 günlük süreyle ilan edileceği ve itirazı olanların bu süre içerisinde dava açabileceklerinden 30 günlük askı ilanına çıkarılmadan açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava kısmi askı ilan süresi içerisinde açılan kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Yörede 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4/3. maddesi uyarınca yapılan ... kadastrosunda ... sınırları dışında bırakılan taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanunun 26/4. maddesi gereğince henüz olumlu tesbit tutanağı ve haritası düzenlenmemiş olmakla birlikte ... olmadığı konusunda "olumsuz tutanak ve harita düzenlendiği" kabul
    edilip, 6831 sayılı Kanunun 11/1. maddesi gereğince kadastro mahkemesinin görevi (yetkisi) başlayacağı ... Genel Müdürlüğünün otuz günlük kısmi ilan süresi içinde kadastro mahkemesinde dava açabileceği, açılacak bu davada yapılan kadastro işleminin özelliği ve açılacak davanın niteliği nedeniyle bu davada husumet Hazine veya taşınmazın içinde bulunduğu köy tüzel kişiliği ya da davaya konu taşınmaza zilyet olanlara yöneltilebileceği, kendilerine husumet yöneltilerek dava açılan özel yada tüzel kişilerin gerçek hak sahibi olmadığı gerekçesiyle dava husumet yönünden ret edilmeyip, kadastro mahkemesinin, dava dilekçesinde nitelikleri bildirilen taşınmazın tesbit tutanağının, malik hanesinin açık bırakılmak suretiyle düzenlenip, Yasa ve Yönetmelik hükümlerine göre mahkemeye göndermesini kadastro müdürlüğünden istemesi gerektiği, tesbit tutanağı düzenlenmeden keşif yapılması halinde, keşif sırasında belirlenecek hak sahiplerinin davaya katılması, bu arada tesbit tutanağının gönderilmesi halinde dava dosyası ile birleştirip 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri gereğince yargılamaya devamla, tesbit tutanağında yazılı hak sahiplerini de davaya katıp, husumet yaygınlaştırılarak taraf oluşturulduktan sonra 3402 sayılı Kanunun 30/2. maddesi gereğince tarafların gösterecekleri deliller ile mahkemece resen lüzum görülen diğer deliller de toplanıp dava konusu taşınmazın gerçek hak sahibi adına tesciline karar verilmesi gerekir.
    Somut olayda bu ilkeler gözönünde bulundurulduğunda davacı ... Yönetiminin dava dilekçesine ekli krokide gösterilen sınırlar içinde kalan taşınmazlar hakkında dava açmakta hukuki yararı bulunduğu gözönüne alınmalı, buna göre dava dilekçesine ekli kroki içinde kaldığı tespit edilen malik haneleri ve vasıfları açık bırakılan ... köyü 103 ada 1, 104 ada 1, 102 ada 338, 339 ve 105 ada 194, 195, 196, 197, 106 ada 221, 222, 223, 224 ve 107 ada 266, 267, 268 nolu parsellerin davalı olduğu mahkemece kabul edilmelidir. Nitekim 3402 sayılı Kadastro Kanunun 5. maddesi gereğince kadastro müdürlüğünce 103 ada 1, 104 ada 1, 102 ada 338, 339 ve 105 ada 194, 195, 196, 197, 106 ada 221, 222, 223, 224, ve 107 ada 266, 267, 268 nolu parsellerin davalı oldukları kabul edilerek kadastro tutanak asılları mahkemeye gönderildiğinden artık mahkemece 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri hükümlerine göre kadastro tutanaklarının askı ilanlarının yapılması, bu tutanaklara itiraz edenler ile Hazine ve ilgili köy tüzelkişiliğini ve tespit tutanaklarının edinme sebebinde ismi geçen kişiler yada keşif sırasında belirlenecek olan hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler davaya katılıp kendilerine duruşma günü tebliğ edilerek husumet yaygınlaştırılıp davada taraf teşkili oluşturulduktan sonra taraf delilleri ve 3402 sayılı Kanunun 30. maddesi gereğince mahkemece lüzum görülen diğer deliller de toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 11/04/2019 günü oy birliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi