1. Hukuk Dairesi 2014/6552 E. , 2015/6037 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : AFŞİN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/12/2013
NUMARASI : 2012/577-2013/417
Taraflar arasında görülen tespit davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... "ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu kaydında malik gözüken kişi ile aynı kişi olduğunun tespiti isteğine ilişkindir.
Davacı, 11 ada 36 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, ancak mahallede aynı isim ve soyismi taşıyan kişiler bulunması nedeniyle taşınmazın satışında engel çıktığını ileri sürerek taşınmazın mülkiyetinin kendisine ait olduğunun tespitini istemiştir.
Mahkemece, hükme yeterli araştırma ve inceleme yapılarak, dava konusu 11ada 36 parsel sayılı taşınmazın mülkiyetinin davacı H... ve H.. oğlu, 1948 doğumlu M.. A.."ya ait olduğunun tespiti ile davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davalı tarafın bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
Ne var ki; tapu sicilindeki yanlışlıklardan kaynaklanan davaların mahiyeti gereği 6100 sayılı HMK’nin 382/2-ç-1 maddesi uyarınca çekişmesiz yargı usulünce görülmesi gerektiği, başka bir ifadeyle hasımsız dava ve işlerden olduğu ancak kayıtları tutmakla görevli ve sorumlu tapu müdürlükleri olduğundan, açılan davalarda tapu müdürlüklerinin ilgili sıfatıyla yer alması gerektiği açıktır. Bu tür davalarda tapu müdürlüğü yasal hasım olması nedeniyle yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı halde dava değeri üzerinden belirlenen harcın davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına ve tapu müdürlüğü aleyhine yargılama giderine hükmedilmiş olması doğru değildir.
Davalı vekilinin bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.04. 2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.