15. Ceza Dairesi 2017/9184 E. , 2019/11562 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1-TCK"nın 158/1-d, f, 52, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
2-TCK"nın 204/1, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümleri, katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, ... adına sahte düzenlenmiş nüfus cüzdanı ile asliye hukuk mahkemesine başvurduğu ve ... adına belirlenen kamulaştırma bedelinin ödenmesini talep ettiği, mahkemenin ödeme yazısı düzenleyerek sanığa verdiği, sanığın da bu belge ile katılan bankadan 20.643,78 TL parayı aldığı, bu şekilde sanığın nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmümlerine yönelik, katılan banka vekili tarafından yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçundan doğrudan doğruya zarar görmeyen Türkiye Vakıflar Bankasının, kamu davasına katılma hakkı bulunmadığı ve usulsüz verilmesinden dolayı hukuken geçersiz olan katılma kararının hükmü temyiz etme yetkisi vermeyeceğinden, katılan vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık tarafından yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkemenin ele geçmeyen ve bu nedenle aldatıcılık vasfı belirlenemeyen nüfus cüzdanındaki sahteciliği hükme esas alması doğru görülmemiş ise de, sanığın mahkemeye sahte nüfus cüzdanı ile müracaat ederek düzenlettirdiği ödeme yazısı ve bu belgeyi aldığına ilişkin teslim tesellüm belgesine imza atarak sahte belgeler oluşturulmasını sağlaması göz önüne alındığında resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğine yönelik mahkemenin mahkumiyete ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sübuta ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
3-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık tarafından yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Suçun işlenmesi sırasında bankanın araç olarak kullanılmamasına rağmen TCK"nın 158/1. maddesinin d bendinde düzenlenen suçun yanında, f bendindeki suçun da oluştuğu gerekçesi ile hüküm kurulması sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamış, sanığın savunması, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporu ile oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğine yönelik mahkemenin mahkumiyete ilişkin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 158/1-d, maddeleri gereğince belirlenmiş olan 4 yıl hapis cezası ve 1440 gün adli para cezasının, aynı Kanun"un 52/2. maddesi gereğince günlüğü 20 TL"den olmak üzere 28.800 TL adli para cezasına çevrilmesi gerekirken, hesap hatası sonucu 43.200 TL adli para cezasına çevrilmek suretiyle, sanık hakkında fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasından, adli para cezasına ilişkin “43.200 TL" adli para cezası terimi çıkarılarak, yerine "28.800 TL" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/11/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.